* * *Peki nedir karanlıktaki olay? Bilemeyiz. Ancak bir dostumuzun dikkat çekici fikir jimnastiğini aktarabiliriz:"Senaryoyu bir dış istihbarat örgütü yazıyor... Bu örgüt AKP'nin son dönemdeki politikalarına kızan bir ülkenin örgütü olabilir... Alparslan Arslan'ı tetikçi olarak kullanıyor... Azmettirici olarak da Muzaffer Tekin'i hazırlıyor. Danıştay baskını sonrasında Muzaffer Tekin devreye sokulup dikkatler milliyetçi çevrelere yönlendirilerek hedef şaşırtılıyor. Türkiye iç tartışmalara giriyor. Gerçek azmettiriciler kendilerini gözden kaybettiriyor... İktidar ve emrindeki teşkilat, olayın ucu kendisine dokunmasın diye hedef saptırma senaryosuna katkıda bulunuyor. Olay düğüm oluyor. Ortada kalıyor." Aslında "Ulusalcı çete" balonu büyük başarıyla şişirilmişti. Muzaffer Tekin adlı bir emekli yüzbaşı bulundu. Yüzbaşının daha önceden hazır edildiği anlaşılan Susurlukçular ve Veli Küçük'le birlikte çekilmiş fotoğrafları büyük gazetelere servis yapıldı, manşetler atıldı, halkın zihninde "Vay beee, bu işin altında da Susurluk yani derin devlet varmış" izlenimi uyandırıldı. Fakat aksi şeytan! O arada küçük bir başarısızlık yaşandı! Muzaffer Tekin'in Danıştay baskınını düzenleyen Alparslan Arslan'la bağlantısı kurulamadı. Şeytani senaryo cascavlak oldu. Erdoğan'ın Almanya gezisinin gurbetçiler açısından özeti: Türbana serbestlik isteyene sempatik nazar... İslami holdingde parası batana şiddetli azar... Berlin Büyükelçisi M. Ali İrtemçelik'le ilk tanışmamız 1978 yılında Belgrad Konferansı'nda oldu. Günaydın adına izlediğim konferansta İrtemçelik'ten "heyetteki en genç diplomat" diye söz etmişim. Bunu unutmamış. Birkaç yıl önce telefonda anımsattı. İrtemçelik, Mesut Yılmaz'ın askerlik arkadaşı. Dışişleri'nden ayrıldı. Siyasete girdi. Ecevit'in başbakan olduğu hükümette AB'den sorumlu devlet bakanı idi. 2000 yılı mayısında, Ecevit'i "beyin sarsıntısı geçirmiş futbolcuya" benzetti, eleştirdi, sonra istifa etti. Yeniden Dışişleri'ne döndü. Ve Berlin Büyükelçiliği sırasında bir başka başbakan tarafından tarihin en ağır muamelesine tabi tutuldu...İrtemçelik'in gördüğü son muamele, Ecevit'e tepki gösterdiği olaylardan çok daha ağırdır. Yapması gereken iş derhal istifa idi. Dışişleri'nin ve devletin onurunu da o istifa ile savunabilirdi. Çok geç kaldı. M. Ali İrtemçelik Başbakan türban için büyükelçiyle tartışmış. Erbakan'ın "ağır sanayi hamlesi" ile geçtiği siyasi tarihimize, Erdoğan "ağır türban hamlesi"yle geçecek!... "Başkalarını azarlar gibi kendini azarla, kendini affeder gibi başkalarını affet." İktidar aşkı... Hediye merakı... Muhalefet öfkesi... Şark kafası... Bütün bunlar yeni şeyler değil... Eskiden de vardı...Seksenini deviren ağabey ve meslektaşımız Muammer Kaylan, "Kemalistler" (Remzi Kitabevi) adlı kitabında meslekte geçirdiği yıllarda tanık olduğu ilginç olayları anlatıyor. Mesela:"...Bir DC3 dakota uçağıyla Arap ülkelerine yaptığı ziyaretten dönen Menderes'in yanındakiler bir sorunla karşılaşmışlardı... Uçak, hediyeler ve hurma sandıklarıyla aşırı derecede yüklenmiş durumdaydı. Yükü azaltmak amacıyla Başbakan'ın güvenliği için görevlendirilmiş olan bir polis şefi uçaktan indirilerek geride bırakıldı. O sırada Cumhuriyet'e yazan Nuyan Yiğit'le birlikte gözünde yaşlarla Şam havaalanında geride kalan o polis şefini gördük. Polise "Başbakan sizin geride kaldığınızın farkında olmayabilir" dedim. "Biliyor, hurmalar daha önemliydi" dedi.* * *Filozof Bertrand Russel, kayısı hakkında bilgilere sahipseniz yerken size daha lezzetli gelecektir, diyor...Müzik de öyle... Bilerek dinlerseniz, lezzetini daha fazla yudumlarsınız...Müzik yazarı Üner Birkan, bizleri klasik müzik konusunda bilgilendirmek amacıyla kapsamlı bir kitap meydana getirmiş: "Dinleyicisinin Kitabı"... 100'den fazla bestecinin hayatı ile eserleri hakkında bilgiler veriyor. Rahat okunuyor. Kapak yazısında Ahmet Say, Türkiye'de klasik müzik dinleyicisinin nüfustan daha hızlı arttığını, Anadolu'daki konserlerde bu durumun gözlendiğini kaydediyor. Demek klasik müziğin lezzetini keşfettik. Kitap bu lezzeti artıracaktır (Yakın Yayınları)...Elimize ulaşan ilginç kitaplardan biri Doğan Kitap yayını Neo Takiye... Serdar Akinan, kitabına, Amerikalı gazeteci ve uzmanlarla yaptığı konuşmaları da eklemiş. Kitaptaki röportajları okurken, ABD'deki bazı çevrelerin ve Musevi lobisinin AKP'ye kaygılı bakışını da görüyorsunuz... Hurmalar önemli Erkek: Tanrım kadınları neden bu kadar güzel yarattın? Tanrı: Onlara âşık olasınız diye... Erkek: Ama niye bazen aptal oluyorlar? Tanrı: Onlar da size âşık olabilsin diye... m.asik@milliyet.com.tr
