Uluslararası Basın Enstitüsü (IPI) jürisi tarafından “Dünya Basın Özgürlüğü Kahramanı” ilan edilen arkadaşımız Nedim Şener ödülünü Viyana’da törenle aldı. Kendisini yürekten kutluyoruz.
Nedim Şener bu ödüle Hrant Dink cinayetindaki ihmaller ve sorumsuzlukları “Dink Cinayeti ve İstihbarat Yalanları” adlı kitabında belgeleriyle yazdığı için layık görüldü. Ödül Nedim Şener’e gerçekleri cesur şekilde sergilediği, bu kitap yüzünden onlarca yıl hapisle yargılanmayı göze aldığı için verildi. Nedim Şener’in cinayet ve sonrasıyla ilgili tespitleri şunlardır:
“Devlet onu hedef haline getirirken, hayatını koruyacak önlemleri de almadı. Ve sonunda öldürüldü. Sorumlu olan jandarma, polis ve istihbaratçılar delilleri kararttılar.
Hrant Dink’in hayatını korumayan hükümet de, cinayete adı karışan tüm görevlileri görevlerinde tutarak korudu. Hatta onları terfi ettirdi. Üç yıl geçti ve onlar halen görevde ve tek bir polis ve istihbaratçı yargılanmadı.
O istihbaratçılar ilk günden basını kontrol altına aldı ve onları yalanlarıyla aldattı. Zaten o gazeteciler de aldanmaya hazırdı...”
* * *
İktidar Hrant Dink cinayetinin aydınlanmasını neden istemiyor? Cinayetin perde arkasında ortaya çıkmasından endişe edilen ne var? Ana sorular işte bunlar. Gözden kaçırılmaması gereken bir unsur da... Bazı gazetecilerin olayın aydınlatılmasını ister görünürken cinayetin saptırılmasına yardımcı olması... Üstelik bunların önemli bölümünün “Hrant’ın dostu” rolünde görünmesidir...
Referandum ne işe yaradı?
“Evetistan, Hayıristan ve Boykotistan”
eyaletlerinin sınırları vatandaşa çizdirildi...
HSYK yarışı...
HSYK üyeliği için amansız yarış başladı... 22 üyeli kurula birinci sınıf savcı ve yargıçlardan 10 kişi seçilecek... Seçime 11 bin dolayında yargı mensubu katılacak...
Üyeliğe rağbet büyük... Adalet Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı İbrahim Okur, yeni düzenlemeyi anlatırken kendinden de söz etti... Meslektaşlarının HSYK’ya aday olmasını istediklerini, kendisinin bu isteği değerlendireceğini söyledi. Adalet Bakanlığı’ndan, Personel Genel Müdürü dahil, daha birçok bürokratın adaylık için hazırlandığı söyleniyor.
Avukat Turgut Kazan ne yazık ki bu hayallere limon sıkıyor.
Diyor ki:
- Referandumda kabul edilen 159. maddenin 3. fıkrasına göre, hiçbir bakanlık bürokratının, HSYK üyeliğine aday olabilmesi mümkün değildir. Çünkü, bu görevler bakanlığa bağlı idari görevlerdir. Değişen madde ise, birinci sınıfa ayrılmış olan, “hâkim ve savcıların” HSYK üyeliğine seçilebileceğini öngörmüştür. Dolayısıyla, ancak kürsüde görev yapan hâkim ve savcılar seçilebilir. Unutmayalım ki, getirilen kuralın temel gerekçesi, kürsüdeki hâkim ve savcıların temsil edilmesidir.
- Peki Adalet Bakanlığı bürokratları Cumhurbaşkanı kontenjanından seçilemez mi?
- Hayır... Çünkü, 19. maddenin a fıkrasına göre, Cumhurbaşkanı ancak hukuk dalında öğretim üyesi veya avukatlardan 4 üye seçebilir...
* * *
Bu küçük tartışma ayrıca neyi mi gösteriyor? Değiştirilen anayasa maddelerinin hukuk ve adalet dünyasında bile tam anlaşılamadığını...
Havale
Okurumuza, bir süre önce kaybettiği Alman uyruklu eşi nedeniyle Almanya’daki sigorta şirketinden banka havalesi yoluyla 17 bin 600 euro para gelmiş. Bu parayı, kuruşuna dokunmadan Almanya’da yaşayan kızına göndermek istemiş. Paranın geldiği İş Bankası’nın Başkent Şubesi’ndeki memur;
- Parayı şimdi değil 15 gün sonra göndermenizi tavsiye ederim, demiş.
- Niye 15 gün sonra?
- 15 günden önce gönderirseniz 970 lira kadar bir masrafınız olur. Ama 15 gün sonra gönderirseniz cebinizden sadece 70 lira çıkar.
Okurumuz, parayı çekip uçakla kendim götürsem bana maliyeti daha az olur, bu nasıl iş, dedi dün telefonda. Akıl sır ermez bankaların işlerine!
Soru: Referandumdan sonra ne değişti?
Yanıt: “Asmayalım da besleyelim mi” anayasasından
“İster asarsın ister kesersin” anayasasına geçtik...
Haldun Ertem
Ödül
Dil Derneği Ömer Asım Aksoy Ödülü’nün bu yıl Şeytan Minareleri romanının yazarı Hidayet Karakuş’a verilmesi kararlaştırıldı... Karakuş ödülünü 27 Eylül’de 78. Dil Bayramı’nda alacak...
Sivas katliamından Aziz Nesin’le birlikte kıl payı kurtulan Hidayet Karakuş bu romanında hem İzmir’i hem Sivas’ı anlatıyor... Daha önce de Orhan Kemal Ödülü’nü kazanan romanla ilgili bir eleştiride şu satırlar gözümüze çarpıyor:
“İzmir’in Kemeraltı’nı hiç görmemiş olsanız, bilmeseniz bile onun anlatımıyla öyle tanıyorsunuz ki sanki yıllardır tanıdığınız bir şehir oluveriyor İzmir. Arka sokaklarını bile, sıradan yaşayandan çok daha iyi tanıyorsunuz... Katliam ânını dinlerken ise, yakıcı ölümün nefesini ensenizde hissediyor... 37 insanın karşı karşıya kaldığı dehşeti an be an yaşıyorsunuz.”
Elektrikte toptan fiyat inmiş ama bu halka yansımayacakmış.
Zam olsaydı anında ve katmerli olarak yansırdı.
Fahrettin Fidan
Balçova
İzmir’e bağlı Balçova Belediyesi sınırları içindeki liselerden üniversiteyi kazanma oranı bu yıl yüzde 62 oldu. Balçova Belediyesi bir tören düzenleyerek bu öğrencilere birer plaket ve kalem seti armağan etti. Ayrıca İzmir dışındaki üniversiteleri kazanan gençlerin gidiş dönüş ücretleri belediye tarafından karşılanacak... Başkan M. Ali Çalkaya, bu öğrencilere şubat ayında birer dizüstü bilgisayar armağan edeceklerini de bildirmiş bulunuyor. Diğer belediyelere örnek olmalı...