Herkes yanlış!

Maalesef herkesin suçlu olduğu bir toplumda yaşıyoruz! Sadece iktidardakiler günahsız. Onların dışındaki herkes gırtlağına kadar suça batmış durumda. Başbakan Erdoğan dünkü grup toplantısında onların sicilini ortaya çıkardı. Bakınız kimleri hangi gerekçelerle suçladı:
Muhalefet milletvekilleri Birgen Keleş, Tuğrul Türkeş, Ertuğrul Kumcuoğlu: Avrupa Konseyi Parlamentosu Meclis Başkanlığı’na seçilen AKP’li Mevlüt Çavuşoğlu’na destek vermedikleri gerekçesiyle.
Tekel işçileri: İdeolojik davranmakla ve başkaları tarafından kullanıldıklarını görememekle!
Kimi sivil toplum örgütleri: Tekel işçilerinin eylemine destek vermekle.
Türk - İş ve Tek Gıda İş yöneticileri: 4-C’ye önce evet deyip şimdi karşı çıkmakla. (Bu sendikacılara ülkesi ve milleti adına teessüf ettiğini söyledi. Ayrıca dürüst davranmamakla suçladı.)
Deniz Baykal: TEKEL işçilerini ziyaret edip destek vermekle... CHP’li bir belediyenin işlerine son verdiği işçilerin eylemini görmezden gelmekle... Darbe iddiaları ve Ergenekon davasındaki tutumu nedeniyle, vd.
CHP ve MHP: TEKEL işçilerini istismar etmekle. Çalışma Bakanı Ömer Dinçer hakkında gensoru vermekle...
Medya: Bir bölümünü kendisine gaz vermeye çalışmakla... Diğer bölümünü Baykal’dan aldıkları işaret fişeğine göre yazıp çizmekle...
Ataması yapılmayan öğretmen adayları: Olayı istismar etmekle ve TEKEL işçilerine destek vermekle.
Marjinal örgütler!: TEKEL işçilerinin eylemine destek vermekle.

RTE, TEKEL işçilerini “Bu paraya çalışacak milyonlarca işsiz var” diye tehdit ediyor.
Maaşallah! Ülkeyi kötü yönetmek bile hükümetin kozu oldu...
Gülhan Elmas

Genel greve...
TEKEL işçilerinin mücadelesine destek büyüdü.. Türkiye genel greve gidiyor...
Başbakan dün grupta:
- Biz bu milletin tüyü bitmemiş yetimin parasının emanetçisiyiz, bunu dürüst kullanmak zorundayız, diyor.
Bu sözler doğrudur ama TEKEL işçilerinin sokakta bırakılması için yeterli gerekçe değildir.
TEKEL tesislerin satılması sonucu işsiz kalan 12 bin işçi peyderpey kamu işletmelerine yerleştirilse bugün bu sorun ortaya çıkmayacaktı.
TEKEL satılırken AB ülkelerindeki gibi alıcı şirkete 5 yıl gibi bir süre işçi çıkarmama şartı konulsa bu işçiler bugün perişan olmayacaktı. İşçilerin sokakta kalmasının müsebbibi bu iktidardır.
Çözüm bulmaya o yüzden mecburdur.
* * *
Tazminatlarını verip ilişkilerini kestik, daha ne istiyorlar, diyor Başbakan...
Tek Gıda - İş Başkan Danışmanı Engin Ünsal izah ediyor:
- Direnen işçilerin temel sorunu sürekli iş ve emeklilik hakkının kazanılmasıdır... Bu işçilerin TEKEL’deki çalışma süreleri 15-18 yıl aralığında... Yaşlılık aylığına hak kazanamamış durumdalar. 4 - C uygulamasında geçen yılları emekliliğe sayılmıyor. Bu işçilerin özel sektörde iş bulup emeklilik aylığını hak edecek konuma gelmesi de çok zor. Bugün piyasada 6 milyon işsiz var.... O yüzden sürekli iş bekliyorlar...
Geçmişte direnen SEKA işçilerine sürekli iş bulunmuştu.
TEKEL işçileri benzer bir formül bulunmalı..

Küçük
Profesör Yalçın Küçük geçen pazar günü Tolga Yarman’ın sunduğu “Enerji Savaşları” adlı programa davet edildi.
Ancak TV yönetimi Küçük’ün Cem TV’ye konuk olacağını öğrenince telaşlandı, Yarman’a “Yalçın Hoca kanala gelmese iyi olur” dedi. Bu sözler üzerine Yarman kendi programını iptal etti.
Gerçekgündem’in bildirdiğine göre Yönetim Kurulu Başkanı İzzettin Doğan çevresine “Yalçın Küçük kanala çıkarsa Tayyip Bey kanalı kapatır” demiş.
Konu bu... Eleştirilecek olan İzzettin Doğan değil. Bu korkuyu medyaya salanlar...
Ve yaşanan örtülü faşizmi demokrasi diye etrafa yutturmaya çalışanlar.

AKP yüzde 10 barajının düşürülmesine karşıymış.
Normal...
“Tek parti, tek adam” hayaliyle yaşayanlar Meclis’te daha çok parti ister mi?
Haldun Ertem

“Balyoz belgeleri” Adli Tıp’a gönderilecekmiş.
Gönderenler nasıl bir rapor istediklerini bildirmeyi unutmazlar inşallah!
Fahrettin Fidan

Ceza
İstanbul Belediye Başkanı Kadir Topbaş metrobüs zammının geri alınması konusunda yargı kararlarını uygulamıyor.
Ona yargı işlemiyor.
Peki yargı kime mi işliyor?
Masum gençlere...
Gazeteler yazdı... TKP’li gençler metro istasyonunda eylem yapmışlar, turnikelerin üzerinden atlayarak geçmişlerdi. Savcılık Emniyet Müdürlüğü’ne yazı yazarak bu gençlerin tespitini ve ifadelerinin alınmasını istemiş. Emniyet eylemde çekilen fotoğraflardan hareketle öğrencilerin okuduğu üniversitelere yazı yazmış. Dün 10 öğrenci ifade vermek için Şişli Adliyesi’ne geldi. Ancak savcı “Ben ifadeyi emniyetin almasını istedim” diyerek öğrencileri geri çevirdi. Öğrenciler doğru Emniyet’e gittiler. Ancak orada ifade vermeyip ifadeleri savcılığın almasını istediler. Dün oradan oraya dolaşıyorlardı. Belki de bu yüzden fişlenecekler. Suçları büyük; metrobüs turnikesinin üzerinden atlamak...

“Biz de sadece otomobiller, mutfak ocakları, ısınma araçları, balonlar, çakmaklar gaz ile çalışır sanıyorduk... Meğer bazı siyasi liderler de gaz ile çalışıyormuş...”
S. Arslan

Taraf gazetesinin spor sayfasında 5 - 1’lik FB - Sivas maçı sonrası şöyle bir manşet:
“Fenerbahçe Sivas’ı katletti” Okurumuz, spor sayfasının başlıklarını birinci sayfayı hazırlayanların attığını düşünmüş...
Galiba öyle...