Melih Aşık

Melih Aşık

m.asik@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

1986 yılında Parise yaptığı seyahatte, o sırada orada bulunan Güngör Uras ve Necati Doğru kendisine bir teklifte bulunurlar. Pariste yaşayan Türk ressamlarının her cumartesi günü Montmartrede bir kahvede toplanıp sohbet ettiklerini, isterse bu sohbete katılabileceğini söylerler. Teklifi sevinerek kabul eden Sabancı. Gerisini "Hayatım" adlı kitabında söyle anlatır."Özellikle Abidin Dino gibi bir saygın sanatçıyla yakınlık kurma fırsatını elde ettim. Abidin Dinonun dedesinin Adanada Abidin Paşa Caddesine ismini veren, Adananın en eski toprak ağalarından olduğunu bilirdik.Abidin Dinoya dedim ki:- Şu kaderin cilvesine bak ki, Adananın toprak ağasının oğlu Türkiyenin en hızlı sosyalisti, Adanada bir pamuk işçisinin oğlu olan Türkiyenin en büyük kapitalistiyle Pariste bir kahvede buluşuyor.Abidin Dinoya, yanımda götürdüğüm Sabancı Sanat Koleksiyonuyla ilgili yayınlardan verdim. Hayat hikâyemi anlatan kitaptan imzaladım. Koleksiyonumdaki resimler hoşuna gitti;- Sabancı seni sevdim, dedi. "Bir bestekâr, eseri çalınınca beğenilmesinden, alkış seslerinden nasıl zevk alırsa, ben de yatırımın tamamlanmasından, makinelerin şakur şukur işlemesinden, çıkan ürünleri görmekten öyle zevk alırım" diyen renkli, hareketli, neşeli, alabildiğine sempatik ve mütevazı bir insandı Sakıp Sabancı. Onu hoş bir anısıyla uğurluyoruz. Babacanın çalınan otomobili Vakıfbank üzerine kayıtlıymış! O zaman çok fazla üzerine düşmesinler. Zaten otomobil çalıntıymış. Öğretmen sordu:- Bu sınıfta kimse birinin Arif Ayhan Esra parmak kaldırdı:- Ben yeğenimin hayatını kurtardım.- Nasıl oldu?- Ablamın doğum kontrol haplarını sakladım.***Öğretmen sormuş:- Söyle bakalım, iki yüzlü kime denir?- Okula gülerek gelen öğrenciye...• TRT tarafından düzenlenecek Uluslararası Çocuk Şenliğine davet edilen 88ülke olumsuz yanıt vermiş!Onlar da artık TMBM Atatürkün kurduğu Meclisle ilgisi kalmadığının farkına vardı demek... hayatını kurtardı mı? • DENİZLİ Valisi Şimşek, sarık ve çarşaflıların şehirde dolaşmasını engellemesi için yazılan yazıya: "Denizli çağdaş bir kent, bizde böyle görüntüler yok" yanıtı vermiş.Şöyle de diyebilirdi: "Denizlililer, Başbakan ve bakanlarımızın ailelerinin yaşam tarzlarını takip ediyorlar..." *** Sakıp Sabancının 14 kitabının sonuncusu olan "Hayatım" bu yıl ocak ayında Doğan Kitapça yayımlanmıştı. İşte oradan cümleler, ilkeler...• Randevulara çok dikkat edilmesini isterim. Bu sebeple randevu saatinden on dakika önce gideceğim yerde olurum... Randevu defterimde altı yedi aylık randevularım var. Benim ana patronum randevu defterimdir.• Ben olduğum gibi görünmeye ve göründüğüm gibi olmaya itina gösteririm. Mesela bir tek şeyi saklamak ihtiyacını duymadım: "Tahsilliyim, kültürlüyüm, filan mektebi, filan üniversiteyi bitirdim" demedim. Lise ikiden ayrıldım, iyi talebe değildim.• Dedelerimin dedeleri Kayserinin Develi tarafından gelmiş, "bir bağı, bir tarlası" olan fakir çiftçilermiş. O zamanlar tarlaları sürmede kullanılan "karasaban"ın ağaç kısmını yapar, satar, bununla ek gelir sağlarlarmış. Bizim ailenin lakabı, o bölgenin diliyle "Zabancılar"mış.• Dinimize göre günah sayılan işler yapmış olabilirim. Bunlar özellikle, herhangi bir sebeple mezarlığa gittiğimde aklıma gelir. Ama birilerini kandırmak amacıyla yalan söylememeye itina gösteririm. "Hiç söylemedim" demiyorum, "itina gösteriyorum" diyorum.• İşe fazla dalmışsındır. Burada fren tutmuyor. Kafam gır, gır, gır gece gündüz çalışıyor. Babam elli dokuz yaşında vefat etti. Diyorum ki; "Ben de yetmiş yaşına geldim. Bu kafayı gece gündüz durmadan işletirsen, bir yerde toslar..." Maalesef buna engel olamıyorum. Nasıl ki bir koşucu finalde ipi göğüslediği zaman başarısını görebiliyorsa, biz de başarımızı çalışmalarımızın, uğraşımızın sonucunda istihdamda, üretimde, kârda, daha çok vergi ödemede görürüz. Bir koşucu hiçbir zaman, hayatında bir kere koşup, tek bir yarış kazanmak amacıyla hazırlanmaz. Yaman koşucu : Sabancı... ABD Fellucede bir camiyi bombaladı, 40 kişiyi öldürdü... Katolik dünyasının merkezi Vatikan, cami bombalanmasını kınadı. İslam ülkeleri tepki gösterdi. Eylemi, söylemi ve kılık kıyafetiyle İslam dünyasının en Müslüman hükümeti gibi duran AKP iktidarından ne bir ses ne bir nefes... Diyanetten yarım ağız bir kınama geldi mi? Duymadık... "Camiler kışlamız, kubbeler miğferimiz" şiirinin kahramanı Tayyip Bey, cami dolusu Müslüman kardeşinin bombalandığıgece bir davette "Beraber yürüdük biz bu yollarda" şarkısını söylemiş... "Beraber yürüdüğü" kimler? Iraklı Müslümanlar olmadığına göre... m.asik@milliyet.com.tr Iraktan