Konya’da alkol!

Pazar günü gazeteleri okurken gözümüze ülkemizin önde gelen AKP savunucularından Prof. Eser Karakaş’ın Star’daki yazısı takılıyor.
Karakaş yazısında, 18 Nisan Cuma günü Konya Selçuk Üniversitesi’nde bir konferansa gittiğini... Konuşmacılar arasında kendisi dışında Prof. Ergun Özbudun, İsveç Büyükelçisi, İsveç Başkonsolosu’nun da olduğunu belirttikten ve Konya’nın caddelerini övdükten sonra sözü akşam onurlarına verilen yemeğe getiriyor:
“İsveçlilerle beraber gittiğimiz çok şık lokantada normal olarak içki servisi yapılmıyor ama anlaşılan lokanta sahipleri tembihli ve bizi ayrı bir camekân salona alıyorlar, bu salonda mutfaktan şarap şişeleri siyah torbalar içinde, sanki eroin ya da silah taşınıyormuş gibi getiriliyor ve servis şişeler bezle kapanarak yapılıyor; ben bir kadeh rakı talep ediyorum ama boşuna, anlaşılan rakının kadehte görünümü lokanta sahiplerinin hoşgörüsünü ve kabulünü aşıyor.
Konuştuğum garson, Konya’nın merkezinde, yanınızda kadınlarla gidilebilecek, beş yıldızlı oteller dışında içkili lokanta olmadığını söylüyor; içki şişelerinin mutfaktan bizim özel salona siyah naylon torbalar içinde taşınması beni çok huzursuz ediyor, kalkıp gitmek istiyorum ama İsveçli konuklara ayıp olmasın diye yapamıyorum.
Konya’da yaşanan muazzam olumlu gelişmelerle bu durumu beraber düşünmek insanın aklını karıştırıyor, düşündürüyor ve emin olun biraz da yeise, ümitsizliğe sevk ediyor...”
Acaba gerçekten umutsuzlanmalı mı? Yok canım... İran veya Suudi Arabistan’da bu işler daha sıkı... Konya şimdilik nisbeten daha özgür!

İş dünyasında “Karl Marx mı, Adam Smith mi?”  tartışması yapılıyormuş.
Tartışmanın, durumu simitle idare eden vatandaşa faydalı olmasını temenni ederiz...
Haldun Ertem

Likör arsası...
İstanbul’da Mecidiyeköy’deki TEKEL likör fabrikasının arsası önümüzdeki cuma günü açık artırma ile satılıyor... Yörenin tek yeşil alanı da böylece betonlanacak... Mimar Doğan Hasol uyarıyor:
- “Mecidiyeköy Likör ve Kanyak” fabrikası 1930 yılında Atatürk’ün direktifleri ile Fransızlar tarafından kurulmuştu. Fabrika ünlü Fransız mimar Robert Mallet - Stevens’ın eseridir. Fransa’nın mimarlık tarihinde önemli yeri olan Mallet-Stevens’ın Fransa dışındaki tek eseridir aynı zamanda. Mutlaka korunmalıdır. Acaba bu gerçek bilinerek hareket ediliyor mu?

Oktay Rifat...
Şair Oktay Rifat Horozcu’nun (1914 - 1988) 20. ölüm yıldönümüydü geçen hafta... Oktay Rıfat, Melih Cevdet ve Orhan Veli ile birlikte Garip akımının öncüsüydü... Konuşur gibi özgürce yazar, gündelik yaşamı, sıradan insanı şiirleştirirdi...
“Ağzımın tadı yoksa, hasta gibiysem,
Boğazımda düğümleniyorsa lokma,
Buluttan nem kapıyorsam, vara yoğa
Alınıyorsam, geçimsiz ve işkilli,
Yüzüm öfkeden karaya çalıyorsa,
Denize bile iştahsız bakıyorsam,
Hep bu boyu devrilesi bozuk düzen,
Bu darağacı suratlı toplum!”

Kongreye doğru
CHP Kongresi hafta sonunda yapılıyor... Genel Başkan adaylarından biri de Ayhan Yalçınkaya... Yalçınkaya, CHP’nin son seçilmiş gençlik kolları başkanıydı. Dün ziyaretimize geldi... Parti Meclisi üyesi olduğu için kurultayda konuşma hakkına sahip olduğunu, orada projelerini anlatacağını söyledi. Genel başkan adaylığı için 253 delege tarafından desteklenmesi gerekiyor. Bu rakamı bulma umudu yok. Ancak kurultayın ertesi gününden itibaren Anadolu’yu yeniden dolaşacağını bildiriyor. Yerel seçimler için 81 ilde her ilin özelliğine göre projeler geliştirip genel merkeze sunacaklarını ekliyor. Genel başkanlık için iki aday daha var... Haluk Koç ve Umut Oran... Her iki adayın, demeçlerinde:
-   Ülkede muhalefet boşluğu var, dediklerini ancak buna katılmadığını anlattı Yalçınkaya... Bizim de katıldığımız şu tespiti yaptı:
- Ülkede muhalefet boşluğu yok. Deniz Bey çok ustaca muhalefet yapıyor. Ancak iktidar umudu üretemiyor... Boşluk burada...
CHP’de bir liderlik sorunu var. Ancak laik demokrat kesim öylesine kuşatıldı ki, bu kuşatma altında liderliği tartışmak da bir  nevi lüks oldu...

* Türkiye’de 2006 yılında 1 milyar 70 milyon YTL’lik kaçak elektrik kullanılmış.
Bazı ampuller haramla beslendi demek...
Ahmet Nedim

Parti kapama
Haberi geçen hafta (17 Nisan’da) Anadolu Ajansı geçti... Birlikte okuyalım:
“Almanya’nın Bad Saarow kentinde bir araya gelen eyalet icişleri bakanları, aşırı sağcı Milliyetçi Demokrat Partisi’nin (NPD) kapatılması konusunda anlaşamıyor.
Hıristiyan Birlik (CDU/CSU) içişleri bakanları, NPD’nin kapatılması yerine, devlet tarafIndan bu partiye sağlanan para yardımın kesilmesini isterken, Sosyal Demokrat (SPD) bakanlar, NPD’nin kapatılmasını istiyor...”
Türkiye’ye gelip gidip “Demokrasilerde parti kapatılmaz” diyen Lagendijk, Rehn, Barroso gibiler acaba bu haberleri okumuyor mu? Yoksa bizi dünyadan habersiz mi sanıyorlar?