Melih Aşık

Melih Aşık

m.asik@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

- Eskiden köylere yol, su, elektrik gibi hizmetleri Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğü götürürdü. AKP reform(!) yaptı, bu genel müdürlüğü kapattı. O hizmetleri artık İl Özel İdareleri verecek dedi. Şimdiye kadar hiçbir hizmet görmedik. Belediye başkanlarına gidiyoruz, ben daha şehre hizmet veremiyorum, nerede kaldı size vermek, diyorlar. Sağlık hizmetlerinde de reform(!) yaptılar. Defin ruhsatlarını artık muhtarlar değil, en yakın sağlık ocağındaki doktor ya da şehirdeki hastaneler verecek, dediler. Erzurum'un sekiz ayı kar, kış. Yollar kapalı. Adam nasıl gitsin sağlık ocağına? Devletin bize verdiği maaş 119 milyon lira. Ama cebimizden ödememiz gereken aylık Bağ - Kur primi 160 - 180 milyon lira... Bu arada muhtarların CHP'li Haluk Koç'la görüşürken iktidara ateş püskürmesi, ardından AKP'li Grup Başkan Vekili Faruk Çelik'le konuşurken iktidarı yağlaması çok dikkati çekti. Tahir Sağsöz, Erzurum'un İstasyon Mahallesi Muhtarı... Dün, Türkiye Muhtarlar Derneği yöneticileriyle birlikte sorunlarını anlatmak üzere geldiği TBMM'de arkadaşımız Fahrettin Fidan'a içini döktü... ABD'nin Nevado-Reno Üniversitesi'nde insan hücresi taşıyan koyun üretilmiş. Koyun hücresi taşıyan insanlardan esinlenmişlerdir... Fransa Kralı 14. Louis, "Devlet benim" sözüyle tarihe geçmişti. TBMM Başkanı Arınç, biraz daha mütevazı davrandı: "Meclis benim" dedi; isterse kanun çıkarıp Anayasa Mahkemesi"ni kapatabilecek kadar güçlüydü.. "Tabuları yıkıyoruz", bir başka çarpıcı mesajıydı Arınç"ın... Nur Batur, "Hangi tabuları?" diye sordu. Yanıt:- Zamanı gelince konuşurum, oldu."Meclis" yıkmakta olduğu tabuları açıklamaya çekiniyordu! Bir mesaj da hem orduya hem ortaya verildi:- AİHM'nin türbanla ilgili kararını kabul ediyorsanız Apo ile ilgili kararına da uyacaksınız... Hangi tabular? Dışişleri Bakanı Gül diyor ki: - AB içinde bize "Allah belanı versin" dedirtmek isteyenler var. Onu demek için de AB'den izin almanız lazım... Başbakan Erdoğan, Uşak'taki toplantıda "satılık böbrek" yazılı pankart açan vatandaşa hitaben; "Kusura bakma hemşerim, burası sakatatçı dükkânı değil" yanıtını vermiş. Sakatat, sözlüklerde "Kesilen hayvanın iç organları ile baş ve ayakları" olarak tanımlanıyor. Başbakan, böbreğini satan vatandaşı terslediği gibi onu hayvan yerine de koymuş oluyor. Sakat iş. Sakatatçı dükkanı Almanya Başbakanı Schröder, Türkiye"ye geliyor... Gazete ve ajanslar ön haberler veriyor:- Schröder reformların sürmesini isteyecek.- Heybeliada Ruhban Okulu açılmalı, diyecek...- Rum ve Ermeni patrikhanelerini ziyaret edecek...Eskiden bir başbakan Türkiye'ye gelince eşitler arasında bir görüşme gerçekleşir, "iki ülkenin karşılıklı sorunları eşit düzeyde" ele alınırdı. Şimdi Avrupa'dan gelen siyasetçiler biraz da sömürge valisi gibi davranıyorlar. Evet AB'ye giriş ve reformları tamamlama sürecindeyiz. Yükümlülüklerimiz var. Ama AB sürecinde yerine getirmemiz gereken konular zaten ortak komisyonlarda ve yetkili organlarda ele alınıyor. Avrupalı liderlerin ayrıca ahkâm kesmesine gerek yok... Schröder, AB Komiseri değil ki reformları denetlesin, azınlık sorunlarını bizzat ele alsın...İşin kötüsü bu tür yüksekten bakışları kanıksamış olmamız.Bizim teslimiyetçi ve ezik hükümet de bu saygısızlığa alıştı... Ağzı açık dinliyor.Schröder'i de dinleyecekler. Oysa en azından şu soruyu sorsalar adam biraz kendine gelirdi:- Azınlıkların sorunlarına karşı duyarlığınız mutluluk verici. Ama acaba bugüne dek Yunanistan'a yaptığınız ziyaretlerde hiç Batı Trakya'daki Türk azınlığın sorunlarını dile getirdiniz mi? Müslüman azınlığın şikâyetlerini bir kez olsun Yunan yetkililerine anımsattınız mı?Türk vatandaşı karşısında efelenen ama yabancının karşısında büzülenler bir cesaret şu soruyu soruverseler. Bakalım adam ne diyecek? Schröder'e sormalı Türk Tarih Kurumu Başkanı Yusuf Halaçoğlu, geçen yıl Zürih'te Ermeni soykırımı iddiaları konusunda konuştuğu için hakkında tutuklama istenirken Türkiye'den tepkiler yükseliyor. Ama bütün tepkiler laftan ibaret.İsviçre Büyükelçimiz, gidip Zürih'te bir basın toplantısı yaparak Ermeni soykırım iddialarını yalanlayabiliyor mu?Yapılması gereken odur... Alttan ala ala buraya geldik. Biraz da üstten gidelim bakalım ne olacak? m.asik@milliyet.com.tr Biraz da efelensek!