Melih Aşık

Melih Aşık

m.asik@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Diyor ki:- Tam 2 yıldır Tüketicinin Korunması Yasası'na topu topu 15 kelimelik bir madde eklenmesi için uğraşıyorum. Başaramıyorum.- Nedir o teklif?- Tüketicinin Korunması Yasası'nın 10. maddesine, "Kredi kartları, müşterilerin talebi üzerine son ödeme tarihinden itibaren tüketici kredisi kapsamında işlem görür" cümlesinin eklenmesi...- Cümle eklenince ne değişecek?- Misal... Diyelim evinize mobilya alacaksınız, 5 milyar lira lazım ama bu para sizde yok. Bir bankaya gidip tüketici kredisi alırsanız aylık ödeyeceğiniz faiz yüzde 1.80 ile 2 arasında... Ama aynı mobilyayı aynı bankanın kredi kartını kullanarak alırsanız ödeyeceğiniz aylık faiz yüzde 4 ile 7 arasında... Özünde her ikisi de bankadan aldığınız tüketici kredisi... Birinde yıllık bileşik faiz yüzde 25 dolayında, diğerinde yüzde 100'ü geçiyor... Benim teklifim kabul edilirse bu fark ortadan kalkacak, kart sahibi 15 milyon insanımız rahatlayacak.- AKP'liler ne diyor?- 2 yıldır, bu konuda bizim hazırladığımız bir yasa tasarısı var, onu bekle diye oyalıyorlar. Anladığım kadarıyla bu işten büyük kazanç sağlayan bankalardan çekiniyorlar. CHP Malatya Milletvekili Mevlüt Aslanoğlu, bir yasaya 15 milyon vatandaşı soygundan kurtaracak tek bir cümleyi ekleyememenin sıkıntısı içinde... KKTC Cumhurbaşkanı Talat, "Eski KKTC muz cumhuriyetiydi" demiş. İyi ama... Hiç değilse satılmıyordu... Aydın kime denir? Okuyan, yazan, ekmeğini kafa çalıştırarak kazanan kişiye mi?Hayır... Atom bilginleri, hekimler, öğretmenler de beyinleriyle çalışırlar ama aydın değildir.Kimdir aydın? Jean Paul Sartre, şu hoş tanımı yapıyor:"Çabası hâkim sınıfça suç sayılan kimse."Yani kitleler adına egemenleri eleştiren kimse... Bilgiç laflar eden, çok okuyormuş havaları atan ama işinde iktidar yağcılığı yapan her kimse o aydın değildir. Kuldur... Sartre, onu söylüyor... Sartre gözüyle... Nerdeee o eski ramazanlar, eski iftarlar, iftariyelikler... Zeytin, hurma, sucuk, peynir, pastırma... Peşinden su böreği, etli pilav, zeytinyağlılar... Baklava, hanım göbeği vs... Derken geldik bugünlere.. İşte bir restaurantın iftar menüsü:"...Köy ekmeğinde balkabağı çorbası, parmesan sepeti içerisinde trüf soslu mantar salatası, siyah tagiolini ve Deniz mahsülleri, limonlu risotto, kızgın tavada az pişmiş orkinos balığı..." Zamane iftariyesi Amerika, Türkiye'nin Ermenistan kapısını açıp Suriye kapısını kapatmasını istiyor. Ekmek, süt, gazete de istiyorlar mı acaba? Türkiye'ye son bir yıl içinde AB'ye üyelik hayali karşılığında imzalatılan bir dizi AB belgesi var. Örneğin: İlerleme Raporu, Etki Raporu, Tavsiye Raporu, 17 Aralık Kararları, Ortak Tutum Belgesi, Uyum Protokolü, Deklarasyon, Karşı Deklarasyon, Müzakere Çerçeve Belgesi... Hepsini toplasanız aslında 200 sayfayı bulmaz... Bu belgeler vuruşmadan kaybedilmiş bir savaşın teslim anlaşmasıdır. Önümüzdeki 10 yılda hiçbir şey almadan vereceklerimizi kapsamaktadır. Türkiye'nin tam üyelik yolunu tıkamakta, buna karşılık Kıbrıs Rumlarını tanı, KKTC'yi tanımaktan vazgeç, ruhban okulunu aç, Güneydoğu'nun ekonomik durumunu iyileştir, ordunun etkisini azalt gibi kesin koşullar öne sürmektedir. Çok ilginç ve vahim olan... Bir vatandaş hatta bir milletvekilinin ne kadar araştırsa bu belgelere ulaşamamasıdır.Türkiye'nin geleceğini belirleyen belgeleri toplu olarak bulacağınız bir internet sitesi yoktur. Ne Dışişleri Bakanlığı ne AB Bilgi Merkezi ne AB ile ilgili diğer kuruluşlarda bu belgeleri toplu halde bulamazsınız. Kimi belgenin sadece İngilizcesi vardır. Kimisinin İngilizcesi de ortada yoktur.Arkadaşımız Fahrettin Fidan, dün TBMM'de basınla sohbet toplantısı düzenleyen AKP Grup Başkan Vekili Eyüp Fatsa'ya:- Hükümetinizin AB ile imzaladığı Ek Protokol'de neler olduğunu, ne sözlerin verildiğini 25 AB üyesi ülke biliyor... Onların milletvekilleri biliyor... Bilmeyen bir tek bizim halkımız ve milletvekillerimiz. Ne diyorsunuz buna?" diye sorunca şu zarif yanıt geldi:- Bizde gizli kapaklı hiçbir şey olmaz arkadaşım.- Peki, örneğin siz... Ek Protokol'ü okudunuz mu? İçinde ne olduğunu biliyor musunuz?Fatsa, bir süre düşündükten sonra ağzından şu sözler çıktı;- Eee, biz de bir şeyler biliyoruz herhalde!Ne biliyor, nereden biliyor derseniz. Meçhul. Çünkü Ek Protokol'ü arasa da bulamaz.Türkiye zavallı duruma düşürmüştür kendini. m.asik@milliyet.com.tr AB ciddiyet düzeyi