Melih Aşık

Melih Aşık

m.asik@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Yarbay Ali Tatar’ın hayatına son vermesinden birkaç saat önce yazdığı mektup dün Hürriyet’te yayımlandı. Mektubun çarpıcı cümlelerinden biri şu:
“Hukuksuzluk sürecine hukuk adına saygı gösterilemez...”
Peki ne yapılır?
Hukuk adına her adımda mücadele edilir... Hukuksuzluğa seyirci kalınmaz.
Yarbay Tatar devam ediyor:
“Yaşadığım bu hukuksuzluk sonucu o deliğe bir daha girmektense mezara girmeyi tercih ederim.”
Geçenlerde bir avukat dostumuz Ergenekon’dan tutuklu subayların kaldığı Hasdal Hapishanesi’ni anlattı...
Hapishanede yarbay ve albaylar dahil tüm tutukluların tek tip elbise giydiğini, er ve çavuşların komutasında hareket ettiklerini, verilen psikolojik cezanın maddi cezadan kat kat büyük olduğunu dinledik kendisinden...
Koşulları Yarbay Tatar’ın mektubu da açıkça anlatıyor:
“O deliğe bir daha girmektense mezara girmeyi tercih ederim.”
Tabii bu kadarla bitmiyor...
Orada yatan binbaşı, yarbay ya da albay bakıyorsunuz yarın bir gün tahliye ediliyor, göreve dönüyor, masasına oturuyor...
İş arkadaşları olsun emrinde çalışanlar olsun kimbilir hangi kuşkular içinde bakıyor kendisine, kimbilir hangi fısıltılar duyuluyor arkasından. Ağız torba değil ki büzesiniz...
Evet günün birinde adalet tecelli edecek, ak ile kara ortaya çıkacak. Ama Ergenekon davasının biteceği yok ki adalet yüzünü göstersin.
Özellikle tutuklama kararlarının hukuka uygunluğu önem kazanıyor...
İnsana ve hukuka saygıdan vazgeçmeyelim...

Haberin Devamı

Uğur’la Müjdat
Uğur Dündar ile Müjdat Gezen’den biri doğruyu söylemiyor ama hangisi?
Yoksa ikisi de mi?
Geçenlerde Uğur Dündar’la sohbet ederken söz bir ara Müjdat Gezen’e geldi, o anda aklımdaki soruyu sorayım dedim:
- Siz Müjdat’la Vefa Lisesi’nden arkadaşmışsınız doğru mu?
- Yok canım ne ilgisi var, dedi Uğur, ben okula girdiğimde Müjdat’ın orada büstü vardı... Adı okulun kurucuları arasında geçiyordu...
Bu konuşmayı olduğu gibi Müjdat Gezen’e aktardım...
- Doğru mu bu?
- Sen onu boş ver, dedi Müjdat, fark ettin mi Uğur’da zaman zaman nükseden bir kırıklık var?
- Evet o eski neşesi yok. Peki neden?
- Yavuz Sultan Selim’in ölümünü kaldıramadı da ondan...
Müjdat’la Uğur’un arasında bir yaş tartışması almış başını gidiyor...
Son karşılaşmalarında aralarında şöyle bir muhabbet de geçmiş...
Müjdat:
- Aydın Boysan’ın selamı var ... 89’uncu yaş gününde beraberdik...
- Öyle mi, nasıl Aydın Bey?
- Çok iyi.. Seni de özlemiş... Uğur Abi’me selam söyle dedi...

Haberin Devamı

Neler olacak?
“Tahminolog” Fahrettin Fidan 2010’un falına bakıyor...
Tayyip Erdoğan, 2010’u da tavada, pardon havada geçirecek. Yılın ilk yurtdışı seyahatini Ocak ayında “Dost ve Kardeş Ülke” İzlanda’ya yapacak. İzlanda Başbakanı, ortak basın toplantısında, “Açılım’ı bütün kalbimle destekliyorum. Desteklemeyen Fenerli olsun”, diyecek. Kendisine, “Desteklediğini söylediğin açılımın ne olduğunu biliyor musun?” diye soran İzlandalı gazeteci Tayyip Erdoğan’dan fırça yiyecek. Bunun üzerine Diyarbakır’da gösteriler yapılacak.
* * *
Yılın ilk altı ayında 4, ikinci altı ayında 6 olmak üzere toplam 10 “Darbe girişimi planı”... İlaveten bakanlara yönelik cem’an 12 “suikast krokisi” ortaya çıkacak. Krokiler sabahları aç karnına bir bardak suyla yutulacak. Üzerinde Bülent Arınç’ın adresi bulunan zarfla Çukurambar’da dolaşan şüpheli şahsın postacı olduğu anlaşılacak, buna rağmen Arınç’ın evhamlarının giderilmesi için PTT Genel Müdürlüğü’nde 4 gün üstüste arama yapılacak... 2010’da kendisine yönelik başka bir “suikast planı”nın ortaya çıkmaması Bülent Arınç’ın canını fena halde sıkacak, yaka cebine sakladığı soğanı koklayarak her gün üç posta ağlayacak.
* * *
“Malum tarihçi”ler uluslararası konferanslarda yeni bulgularını açıklayacak. Türklerin 1919’de Ege’ye ava gelen Atina Avcılar ve Atıcılar Federasyonu üyelerini Yunan Ordusu sanıp katliama giriştiği, Kurtuluş Savaşı’nın tamamen Mustafa Kemal’in provokasyonu olduğu gün ışığına çıkarılacak. Kemalistler Mustafa Kemal’in suç ortağı olarak yakalanacak, hapsi boylayacak.
* * *
Havayı solumanın ve sokaklarda dolaşmanın bedava olmasına şükretmeyen halk yine hayat pahalılığından yakınacak, gözünü onun bunun gemisine dikecek, çalıp da kazanmak mümkün olduğu halde çalışarak kazanma yoluna gittiği için aç kalacak, beceriksizliğin suçunu da yine devlet büyüklerine atacak. Halkı soyarak bilinçlendirmeye çalışan devlet büyükleri yine kimseye yaranamayacak.

Haberin Devamı

* İngiliz Daily Telegraph
“AKP, ordunun kanadını kırıyor” diye yazıyor. Yabancı medya bile yalanca pardon- yandaş medyadan daha ulusalcı!
Gülhan Elmas

* Kültür Bakanı Ertuğrul Günay,
“Kozmik oda müze olsun” demiş. Müze olur mu bilemeyiz ama sizin iktidarınızda çoktaaannn “yolgeçen hanı” oldu...
Fahrettin Fidan