Melih Aşık

Melih Aşık

m.asik@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Başbakan Erdoğan, "Kürt sorunu" deyimini kullandı ama ne sorunun kendince tanımını yaptı... Ne de düşündüğü demokratik adımlarla ilgili ipucu verdi.Karşı taraf ise, hem sorunu hem beklentilerini açıkça ortaya koyuyor.Genel af, anadilde eğitim, seçim barajının düşürülmesi, siyasetteki engellerin temizlenmesi, APO'ya ve PKK'lılara siyaset yolunun açılması vs... vs...Başbakan Erdoğan, bu isteklerden hangisini karşılayabilir? Herhalde pek azını. Kürtçe yayını yaygınlaştırıyor... 1999'dan sonra dağa çıkmış ama olaylara karışmamış militanlar için af sözü verebilir. Bir de seçim barajının düşürülmesi yolunda adım atabilir. O kadar...Karşı tarafın beklediği, Türkiye'nin yapısını değiştirecek adımları herhalde atmaz, atamaz. O zaman ne olacak?Kürt örgütleri, "Biz iyi niyet gösterdik, ateşkes ilan ettik, ama Başbakan verdiği vaatlerin içini doldurmadı, bize silahlı mücadeleden başka çare bırakmadı" diyerek tekrar silaha sarılacak...Böylece sayın okurlar... Terör bu defa gerekçe bulacak, kendince haklılık kazanmış olacak.PKK ile başlatılan plansız, programsız, hesapsız diyalog, ülkeyi çok tehlikeli bir sürece götürebilir. KONGRA-GEL bugün muhtemelen ateşkes kararı açıklayacak ve Başbakan Erdoğan'ın demokratik adımlarını bekleyecek. Araç sahipleri, her ay 210 YTL "otopark vergisi" ödeyecekmiş. Katlı otoparktan sonraki bu buluşun adı "tatlı otopark" ! Yapılan araştırmaya göre Türkiye'de en çok satılan korsan albüm Sezen Aksu'nun "Yaz bitmeden gel"i imiş. Yaz biterken o güzel şarkının sözlerinden birkaç satırı size aktaralım:"Yaşarız, bu tende bu heves oldukça yarimCoşarız, ayın şavkı aşka vurdukça yarimAşığız, sarıştık sarmaşıklar misaliGel gör ki geçti geçiyor bu yazlar ne hain... Söz, hiç incitmem, ipek şal gibi akarım omuzlarından / Sen uyurken ben bir sevinç olur geçerim / Rüyalarından... Yaz bitmeden gel CHP Ankara Milletvekili Mehmet Tomanbay, geçenlerde ERDEMİR'in özelleştirilmesiyle ilgili Maliye Bakanı Kemal Unakıtan'a 5 - 6 sorudan oluşan bir soru önergesi verdi. Soruların yanıtı önceki gün geldi. Soruların ve yanıtların neler olduğunu Tomanbay'dan dinliyoruz."Sorularımdan biri, ERDEMİR'in verimsiz ve etkin olmayan bir şekilde mi çalıştırılmakta olduğu, bundan dolayı mı özelleştirilmek istendiğiydi. Sayın Bakan bu soruma, ERDEMİR, bugün itibariyle değişen piyasa şartlarında rekabetçi yapısını koruyarak büyümesini sürdürdüğü görülmektedir, yanıtı verdi. Nitekim bana verdiği bilgiye göre son 5 yılda personel sayısının 18 binden 15 bine düşmesine karşın elde ettiği ettiği toplam kâr 864 milyon doları bulmuştu.Verimli ve etkin çalışıyorsa, giderek de büyüyorsa o zaman neden özelleştirmek istiyorsunuz, diye sormuştum. Ona yanıtı da şu oldu... Efendim çelik fiyatları şimdi yüksekmiş ama yakında inişe geçecekmiş... O yüzden bu fırsatı kaçırmamalıymışız. Şimdi Sayın Bakan'a soruyorum:Siz falcı mısınız, çelik fiyatlarının yakında inişe geçeceğini nereden biliyorsunuz? Yabancı çelik tröstleri sizin bu bildiğinizi bilmiyor mu da Erdemir'i satın almak için canla başla uğraşıyorlar? Onların da yeni tesis almak yerine ellerindeki fabrikaları satışa çıkarmaları gerekmez miydi?" Falcı Unakıtan Formula 1 yarışları nedeniyle, geceliği 20 euro olan otellerin fiyatı 100 euroya fırlamış. *** Kazıklama formülasında bizi geçsinler de görelim. Şalvarlı ve sakallı bazı kişiler İstanbul'da barlara girerek din propagandası yapıyormuş. Belki de oraların ne menem bir yer olduğunu merak ediyor, dini bahane olarak kullanıyorlardır... Gazeteler "Bulgaristan ayıbı" diye başlık atmış. Ne o? Bulgar seyirciler İstiklal Marşımız okunurken ıslık çalmışlar.Kusura bakmayın ama... Türkiye'de hemen her milli karsılaşmada rakiplerin ulusal marşı çalınırken bizim kendini bilmezler ıslık çalmıyor mu? Bu konuda önce kendimizi eğitsek iyi olmaz mı?NOT: İtalya sonrası antrenörlük mesleğini adeta unutan Fatih Hoca, Milli Takım'daki ilk sınavında beklenen sonucu aldı. Futbolla ilgisiz bir "Hoca"nın kulisiyle Ersun Yanal'ı harcayanlar mutlu mudur? m.asik@milliyet.com.tr Bulgar ayıbı...