Melih Aşık

Melih Aşık

m.asik@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

YÖK yeni bir kararla... Akademik Personel ve Lisansüstü Eğitimi Giriş Sınavı (ALES) sınavında “başı açık olma” zorunluğunu kaldırdı...
Adaylar türbanlı fotoğraf verebileceği gibi sınava da türbanla girebilecek.
ALES sınavında alınan puanlar lisansüstü yerleştirmelerde kullanıldığı gibi, öğretim görevlisi, araştırma görevlisi, okutman, uzman kadrolarına yapılacak atamalarda hesaba katılıyor. Ayrıca YÖK’ün lisansüstü öğrenimi görmek üzere yurtdışına göndereceği adayların seçiminde de bu sınavın sonuçları kullanılıyor.
Sınava türbanla giren kişiler, kadrolara atandıklarında türbanı çıkaracaklar mı?
Anlaşılan buna gerek kalmayacak, türban öğretim üyelerine de serbest bırakılacak.
Üniversite Konseyleri Derneği Genel Sekreteri Nevzat Evrim Önal diyor ki:
- Bu olay, toplumsal hayatın dinselleştirilmesi konusunda AKP’nin bir freni olmadığını ve olamayacağını bir kez daha gözler önüne sermiştir. Dinci köşe yazarları artık tüm memurlar için de, ilk ve ortaöğretimde de türbanın serbest olması gerektiğini açıktan tartışmaktadır.
AKP Kurucular Kurulu üyesi Fatma Ünsal, Kızılcahamam kampında Başbakan’a “Kadınlar, başörtüsüyle Meclis’e giremiyor. Bu konuda adım atmayacaksanız siyasi tercihimi değiştirip, bağımsız hareket edeceğim” diyor. Başbakan kendisine:
- Her şeyin bir zamanı var. Çocuk bile 9 ay 10 günde oluyor,
diyerek Meclis’i de türban gündeminde sıraya koyduğunu anlatıyor.
Ana muhalefet lideri ise hâlâ türbanın üniversiteyle sınırlı kalması için AKP’den garanti alacağı umudunda.


Kurultaya doğru
Güzel bir özdeyiş vardır: “Dert bir tane olsaydı ağlamak kolaydı” derler...
CHP’nin hali o misal... Bir de tüzük sorunu var partinin...
Parti bu yüzden seçime bile giremeyebilir...
Nedir mesele? 2008 yılında yapılan kurultayda partinin yapısı yenilendi, tek başına genel sekreterde toplanan yetkinin 14 MYK üyesine dağıtılması kayıt altına alındı... Bir kişi genel sekreter kalacak diğer 13 üye genel başkan yardımcısı olacaktı.
Tüzük değişikliğinin geçen 22 Mayıs’ta yapılan kurultayda yürürlüğe girmesi kararlaştırıldı.
Ne var ki kurultayda kimsenin ne olduğunu anlamadığı bir önerge oya konulup kabul edildi. Bu önergeyle yeni tüzük erteleniyor eski tüzükle yola devam kararı alınıyordu.
Ancak tüzük değişikliği nasıl yapılmışsa aynı yoldan geri alınabilirdi. Bu şekilde ertelemeye gitmek siyasi partiler yasasına aykırıydı. Şikâyet üzerine Yargıtay Başsavcılığı harekete geçti. Çarpık duruma el koydu. CHP’yi takibe aldı.
CHP’nin yeni bir kurultay yaparak partiyi yeni tüzüğe göre yapılandırması gerekiyor. Önder Sav ve ekibi ise ayak sürüyor. Kurultaysız çözüm arayışını sürdürüyor...
Olası bir kurultayda genel başkanlık için de seçim yapılabilir. Heyecan dorukta...

HSYK’nın yeni açılımı: “Hükümete Sadık Yargıçlar Kurulu”
Haldun Ertem


Anayasa değişikliği sonucunda HSYK “parti örgütüne” dönmüş. AKP - MKYK olur da, AKP - HSYK olmaz mı?
Gülhan ELMAS



Şiar
Hukukçu, yazar, briç şampiyonu, çevirmen Şiar Yalçın Ankara’da vefat etti... Babası Maliyeci Cavit Bey, Atatürk’e suikast teşebbüsünde bulunduğu gerekçesiyle İstiklal Mahkemesi’nde yargılanmış ve asılmıştı. Şiar’ın babasını astıran Kılıç Ali’nin oğlu Altemur Kılıç anlatıyor:
“Maliye Nazırı Cavit bey, Şiar iki yaşındayken, babamın üye olduğu, Ankara İstiklal Mahkemesi tarafından idama mahkûm edilmiş ve asılmıştı... Bundan, 4 yıl sonra, 1930’da, İstanbul’daki İngiliz okulunda, İngiliz öğretmenler bizi yan yana oturttular ve o günden beri en yakın arkadaşız.
Uğur Mumcu ölümünden önce bizi buluşturdu ve Şiar’a sordu;
‘Altemur’un babası, babanın ölüm hükmünü imzaladı, onunla nasıl dost olursun?’
Şiar, ‘Babasını bağışlamam ama Altemur benim can dostum’ diye cevap verdi..
Şiar, Mustafa Kemal’e düşman olmadı, aksine sıkı bir Atatürk’çü idi, göğsünde, Atatürk rozeti taşırdı... Şiar’la beni hiçbir şey; onun solcu - benim sağcı olmam dahil ayıramadı...”

Haberin Devamı



Makarnada İtalya’nın tahtını sallıyormuşuz.
Keşke İtalya da palavrada bizim tahtımızı sallasa!
Fahrettin Fidan


Fatma
Haber Türk kanalında Ali Poyrazoğlu’nun “Gölgede Muhabbet” adlı bir programı başladı. “Ekranlarda fark yaratan” sloganıyla başlayan program gerçekten fark yarattı! Programın bir yerinde iki genç “Fatmagül’ün Suçu Ne?” dizisindeki tecavüz sahnesini akılları sıra gırgıra alıyordu... Parodi şu sözlerle bitti: “Gençler 4 Fatmagül 0...”
Tecavüzü komikleştiren bölümü kadın izleyiciler dahil herkes gülerek alkışlarken, oyun sonrasında Ali Poyrazoğlu, oyunculara teşekkür etti. Program konuğu Nilgün Belgün oyuncuları performanslarından dolayı kutladı...
Gazeteci Mine Kılıç gönderdiği notta parodiyi şu sözlerle yorumluyor: İğrenç...

Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç bu cümleyi inşa etmek için çok düşünmüş olmalı.. Ağır ve oturaklı bir cümle:
“Statükonun kibirli mensupları artık halkı ikna edemiyor”
Kim onlar? Tabii ki AKP’ye teslim olmayan Yargıtay ve Danıştay yargıçları ile bürokratlar...
Halkı neden ikna edemiyorlar peki?
Yalan söyleyemedikleri için olsa gerek...
Bravo Haşim Bey... Bir puan daha aldınız iktidardan...