Biz şahsen ne hükümetin ne Dışişleri'nin bu anıtla ilgili herhangi bir tepkisini, protestosunu duymadık. Onu geçelim, daha vahim bir başka duyarsızlığa gelelim. Tayyip Erdoğan tam da böyle bir düşmanlık anıtının açılışı arifesinde ne mi yaptı? 4 - 5 Mayıs günlerinde toplanacak Güneydoğu Avrupa Zirvesi için dün gece kalktı Selanik'e gitti.Ulusal duyarlılıktan, onun gerektirdiği tepkiyi anında göstermekten falan vazgeçtik... TC Başbakanı sıfatını taşıyan bir kişi en azından böyle bir anıtın dikilişinin arifesinde biraz olsun diklenir... O anıtı protesto ediyorum ve Selanik seyahatimi iptal ediyorum, diyebilirdi.Demedi, diyemedi.Özetle... Hazret'te bir yürek ki... İçeride, kendi vatandaşı söz konusu olduğunda mangal... Dışarıda Selanik. Bu pazar Selanik'te... Şehrin merkezi caddelerinden Ermu'daki Ayasofya kilisesinin tam karşısındaki meydanda bir anıtın açılışı yapılacak... Selanik Belediye Başkanı Vasilis Papayeorgopulos'un, "Pontus Helenizminin tarihine ve fedakârlığına layık" diye tanımladığı bir anıtın; Pontuslu Rum Soykırımı Anıtı! Bizim ülkede siyasetçilerin kendilerine pahalı villalar satın alabilmesi nasıl mümkün olur? Gecekondu mahallelerinden bol oy almalarıyla... CHP Milletvekili Sinan Yerlikaya, Rahip Santoro'nun öldürülmesi gibi olayların Türk turizmine etkisini soruyor... Turizm Bakanı Atilla Koç yanıt veriyor:- Cinayet ile ilgili herhangi bir seyahat kısıtlaması, rezervasyon iptali veya olumsuz anlamda talep kayması yaşanmamış, Avrupa'da tatil yapmayı planlayan Arap ülkeleri vatandaşlarının Türkiye'ye yöneldikleri gözlenmiştir...Haberi 30 Nisan tarihli Akşam'da okuduk. Daha sonra bir yalanlama görmedik... Böyle lafı radikal dinci bir ülkenin bakanı bile sarf etmez... Türkiye böyle bakanı hak ediyor mu? "Rahip öldürelim" Başbakan Erdoğan, "Türbanla okumak isteyen Arabistan'a gitsin" diyen Demirel'e "Arabistan'a asıl sen git" demiş. Bence kimsenin Arabistan'a gitmesine gerek yok; biraz sabretsinler. Nasıl olsa memleket Arabistan'a dönüşüyor... Toprak Dede... Yani Hayrettin Karaca, bağımsızlığı, ulusalcılığı, yurtseverliği yalnız beyninde düşünce olarak dolaştırmaz, kendi yaşamında da uygular... Her adımını bu bilinçle atar... Her anını bu bilinçle yaşar... Birisinin "pardon", "baybay", "okey" falan dediğini mi duydu... Hemen sorar "Bu söz Türkçe mi?", "Bunun Türkçesi yok mu?"... Düzeltir ama kimseyi kırmaz... Bir köy bakkalının tabelasında "Market" sözcüğünü görünce köylüleri örgütleyip tabeladan market sözcüğünü sildirdiği bilinir. Yabancıların Türkiye'yi aşağılayan sözlerini sindiremez, oturur karşılığını verir. Son olarak Condoleezza Rice'a bir mektup döşenmiştir.Geçenlerde uçakla bir yerden bir yere gidiyor... Hostes yiyecek servisi yaparken Toprak Dede'ye de ne içeceğini soruyor:- Ayran, diyor Dede..- Efendim, anlamadım?- Ayrannnn!- Maalesef ayran yok efendim...Toprak Dede yüksek sesle soruyor:- Coca Cola var değil mi?- Var efendim...- Coca Cola içip paramızı Amerika'lara gönderelim... Ama ayran içip Türk çiftçisine göndermeyelim... Bu nasıl iş? Biz Amerikalı mıyız?Birkaç yolcu daha sonra gelip Toprak Dede'yi kutluyor. Dede onlara diyor ki:- Beni kutlayacağınız yerde siz de yüksek sesle aynı şeyleri söyleseniz ya...Bir defasında Coca Cola içen köylülere de şöyle çıkışmıştır:- Cola içiyorsunuz, paranız Amerika'ya gidiyor, Amerika da o parayla silah yapıp Irak'ta, Afganistan'da Müslüman kardeşlerimizi öldürüyor...Toprak Dede, insanların bilgilendikçe bilinçleneceğini, hakkına, hukukuna, ülkesine, milletine sahip çıkacağını düşünüyor... İnsanlar (demokratik) tepki verirse ülkenin düzeleceği kanısında... IMF'lere, ABD'lere, AB'lere mahkûm ve muhtaç olmayan, bağımsız, onurlu bir toplum ve ülke düşlüyor...85 yaşında... Her konferansta, her toplantıda bu görüşlerini anlatıyor... Çan çalıyor...Ona kulak verelim... Toprak konuşuyor İSTANBUL Belediyesi geçen ekim ayında büyük reklamlarla 60 YTL'den fazla Akbil satın alana 99 kuruşa otobüs seyahati sağlayacağını bildirmişti. Bu vaat birkaç ay uygulandı. Şimdi yine eskiye dönüldü. Akbili olan da 1. 250 YTL ödüyor. Ne oldu vaat? Hava cıva... MADENCİLER Konseyi, yeni Çevre Yasası'nda, maden aramalarının ÇED dışına çıkarılmasıyla ilgili olarak bilgi gönderdi. İşletme faaliyetinin kirlilik yaratabileceğini ancak arama faaliyetinin hiçbir çevre kirlenmesi yaratmayacağını bildirdiler... Duyururuz... m.asik@milliyet.com.tr