- İdeal rakam Toplam Doğurganlık Hızının yani doğurganlık döneminin sonu kabul edilen 50 yaşına gelmiş bir kadına düşen çocuk sayısının 2.1 olmasıdır ki bu durumda nüfus kendi kendini idame ettirir. Oysa bizde bu rakam 2.6dır. Hedefe ulaşabilmenin en başta gelen yolu kadının statüsünün yükseltilmesidir. Kadının statüsü yüksekse, en azından okuma - yazma biliyorsa, Doğuda ya da Batıda yaşıyor olması fark etmez, o kadın devletin verdiği doğum kontrol hizmetlerine ulaşabileceği için istediği kadar doğurur. Ama statüsü düşükse, sosyo - ekonomik yönden en gelişmiş bölgemizde de yaşıyorsa hizmete ulaşamaz, istediğinin iki misli doğurur."Prof. Akın, doğum kontrol araçlarının birkaç yıl öncesine kadar sağlık merkezlerinde bedava dağıtıldığını... Ancak hibelerin kesilmesi ve kimi bürokratik engeller yüzünden bu malzemelerin dağıtımında 1999dan sonra yavaşlama görüldüğünü... Bu sorunun derhal çözümlenmesi gerektiğini söylüyor... Nüfus planlaması en önemli ve acil konumuz... Üzerinde duralım. Durmalıyız... Hacettepe Üniversitesi Kadın Sorunları Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Prof. Ayşe Akınla Türkiyedeki "hızlı nüfus artışı"nı konuşuyoruz. Akın, bir zamanlar yüzde 4 olan nüfus artış hızının bugün yüzde 1.5lara kadar düştüğünü, ancak rakamın yine de yüksek olduğunu söyledikten sonra şöyle devam ediyor. ABD Irakta camileri bombalamaya başladı! Meşhur atasözü biraz değişikliğe uğrayacak herhalde: "Eceli gelen ordu cami duvarını bombalar" Arif Ayhan Türkiyenin dört bir yanındaki eczacı odaları yaklaşan ilaç kazığına dikkati çekiyor, ilaç fiyatlarında sağlanan ucuzlamanın ardından büyük fiyat artışlarının geleceğini bildiriyorlar...İlaçtaki ucuzlamanın sebeplerini biliyoruz... Birincisi KDVnin yüzde 18den yüzde 8e düşürülmesi... İkincisi ithal ilaçların döviz kuruna bağlı olarak güncellenmesi... Eczacı odaları diyor ki:- Bu ucuzlamanın daha bir yıl öncesinde yapılması gerekiyordu. Yaklaşık bir yıldır ithal ilaçlar fahiş fiyatlarla ülke insanlarına yutturuldu. Sağlık otoriteleri de bu duruma göz yumdular. Bunun devlete maliyeti 500 milyon dolardır. Peki yeni ilaç kararnamesi ne gibi yenilikler (!) getirecek?Eczacı odaları diyor ki:"Yeni ilaç fiyat kararnamesi ile Türkiyede üretilen yerli ilaçlar da dahil, tüm ilaç pazarı, ABnin euro cinsinden ilaç fiyatlarına endekslenmiştir.Yani, bu ülkenin çalışanları ve emeklileri, ücretlerini Türk lirası cinsinden alırken ilacı euro cinsinden ve AB fiyatlarından satın alacaklardır. Bugün Türkiyede asgari ücret 200 euro iken, AB ülkelerinde ortalama asgari ücret 1200 eurodur. Yani 6 kat fazladır. Oysa ilaç fiyatları neredeyse eşit hale gelecektir. Eurodaki artışlar ilaç fiyatlarının otomatik olarak artmasına neden olacaktır. İlaç fiyatların oluşumundaki gerçek maliyet unsurları (hammadde, yardımcı madde, işçilik, ambalaj tanıtım vs. giderler) Türkiyedeki fiyatlarla değil, AB standartlarına göre belirlenecektir. İlaç ithalatçılarına haksız kârlar sağlanacaktır.Bu kararname, ilaç üretici ve ithalatçılarının kârlılıklarını kontrol edilemez hale getirecektir. Haksız kazanç elde etmelerinin yanında doğru bir vergilendirme yapılamayacaktır."Çözüm nedir?İlaç Fiyat Kararnamesini iptal etmek...Eczacı odaları da şimdi onun çabası içinde... İlaç eczacıları hasta etti Avrupa Konseyi Genel Sekreteri Schwimmer, "AKP Atatürkün izinde" demiş... Atatürkün izinde ama silmek için. Devlet Bakanı Babacanın makam otosu çalınmış!Bu olay üzerine herhalde ekonomik durumun cidiyetini anlamıştır.***Esenyurtun AKPli Belediye Başkanı resim ve heykellere savaş açmış!Onun suçu yok ki... Resim ve heykelleri "Put" diye öğretip göreve getirdiler.***Sanayi Bakanı Coşkun, "Bir ayol demediğimiz kaldı" demiş!Her gördüğün çıplak kadın resmini yasaklatırsan, sonunda erkeklere ayol dersin... Gündem m.asik@milliyet.com.tr Mehmet Barlas "Patronundan özür dileyecek misin?" diye soruyor... Neden? Ona önce hırsız deyip sonra yanında çalışmaya başlamadım ki...