Bir ayda fuar kadar kamu arazisi gidiyor

21 Nisan 2018

Milli Emlak Genel Müdürlü-ğü’nün verilerine göre; 2017 yılında 2 milyar 349 milyon lira değerinde kamu arazisi satıldı.

Kamu arazilerinin kiraya verilmesinden 1 milyar 395 milyon, irtifa hakkı ve ön izin gibi uygulamaların bedeli 772 milyon lira.

Toplamda geçen yıl kamu arazilerinden 4 milyar 516 milyon lira gibi önemli bir gelir elde edildi.

Bir önceki yıl yani 2016’da bu rakam 3 milyar 458 milyon liraydı.

Bu rakamlar her geçen yıl daha büyük oranlarda kamu arazisinden artık kamunun yararlanamadığını açıkça gösteriyor.

***

İzmir’de de kamu arazisi satışı her geçen yıl daha da artan oranlarla devam ediyor.

Hazine’ye ait arazilerin; Konak sınırlarında Alsancak’ta, Aliağa Helvacı’da Menderes Özdere’de , Buca Tınaztepe ve Dumlupınar ile Menemen Günerli ve Ulukent’te 15 ayrı perseldeki 11 bin metrekarelik bölümü gidiyor.

Yazının Devamı

Özel inşaatlara gürültü izni, yönetmeliğe aykırı

16 Nisan 2018

Mahalli Çevre Kurulu’nun 10 Nisan’da aldığı kararları geçen cumartesi yayıklanan yazımda aktarmıştım.

Bu kararlarla; Karşıyaka, Konak, Bayraklı, Bornova, Çiğli, Karabağlar ve Buca’da çok sayıda inşaata “kamu yararı” gerekçe gösterilerek gece çalışma ve gürültü yapma izni verildi.

Çevre Mühendisleri Odası İzmir Şubems Başkanı Helil İnay Kınay da konuyla ilgili açıklamalarda bulundu.

***

Kentleşme ve yapılaşmanın getirdiği en önemli çevresel problemlerden birinin gürültü sorunu olduğuna dikkat çeken Kınay, şu bilgileri verdi:

“Yaşam kalitesini olumsuz etkileyen gürültü; işitme kaybı, stres, uyku bozukluğu gibi fiziksel ve ruhsal sorunlara neden olmaktadır.

Çevresel Gürültünün Değerlendirilmesi ve Yönetimi Yönetmeliği; faaliyetler kapsamında oluşacak gürültü düzeyleri ile ilgili sınır değerleri ve çalışma saatlerini belirlemekte, gürültü yönetimi ve önlenmesine ilişkin süreçlerin yönetimini tanımlamaktadır.

Çevresel Gürültü Mevzuatı; bina inşaatları için de çalışma saatleri ve gürültü düzeyi ile ilgili sınırlamalar getiriyor. İşletmeler bu kısıtlara uymak ve sınır değerlerin aşılması durumunda da önleyici tedbirler almak durumundadır.

Yazının Devamı

Gürültüye resmi izin

14 Nisan 2018

Tüm Türkiye bilir. İzmirliler evlere kapanmayı, zamanlarının büyük bölümünü dört duvar arasında geçirmeyi tercih etmez.
Neredeyse günün 24 saati hareket vardır bu kentte. Sokaklar, caddeler, meydanlar her daim doludur.
‘Baykuş seferi’ diye bir ulaşım sistemi var İzmir’de. Gecenin 3’ünde bile evinize otobüsle gidebilirsiniz.
Ve elbette balkon sefası.
İsterse evi 500 metrekare olsun, ilkbaharla birlikte İzmirliler balkonu tercih eder.
Çay içenin de rakı içenin de tüm akşamı balkonda geçer bu kentte.
Ama ne yazık ki bu yaz İzmirlilerin keyfini kaçıracak gelişmeler var.Mahalli Çevre Kurulu, önümüzdeki günlerde etkisi daha da fazla oranda hissedilecek kararlar aldı. Bu kararlar; özel kişi ya da kuruluşlara ait inşaatların da devlete ait inşaatlar gibi “kamu yararı” ilkesinden yararlanarak 24 saat boyunca faaliyetlerine devam etmesini içeriyor. Çevresel Gürültünün Değerlendirmesi ve Yönetimi Yönetmeliği’nin Şantiye Alanları İçin Çevresel Gürültü Kriterleri adlı 23’üncü maddesi şöyle:

Yazının Devamı

Ormana da imar

9 Nisan 2018

Bugüne kadar Orman Yasası 29 kez değiştirilmiş; 30. değişiklik bugünlerde yolda...

TBMM’de görüşülen yasa tasarısı, komisyonlarda kabul edildi.

Tasarıya göre, ormanlardaki dikili ağaçlar özel sektöre satılabilecek. Hatta ormanlar, dikili ağaçları satın alacak şirketlere ‘uzun yıllar’ tahsis edilebilecek.

Ayrıca kabul edilen maddelere göre, orman alanları Hazine’ye takas yoluyla devredilip her türlü imara açılabilecek.

Orman içlerine, göl ve baraj göletleri, balık üretme çiftlikleri yapılabilecek. Ormanlarla deniz ve göl kıyılarına balık tesisleri kurulabilecek. Ormanlardaki ağaçların altı 6-7 metre oyulup, başta sebze ve meyve saklamak üzere depo haline dönüştürülebilecek.

***

Ormanlık alanlara yapılan müdahale konusunda durum gerçekten vahim.

Konuyla ilgili, Orman Mühendisleri Odası İzmir Şubesi’nin daha önce hazırladığı rapor şöyle:

Yazının Devamı

İzmir’deki satışlar, TBMM gündeminde

7 Nisan 2018

Kamu arazilerinin satışının İzmir’de son yıllarda önemli ölçüde arttığını, çok sayıda değişik örnekle bu köşede aktardım.
Gerek kent merkezinde gerekse çevre ilçelerde ne yazık ki her ay mutlaka kamu arazisi satış ihaleleri yapılıyor.
İzmir Defterdarlığı ve Özelleştirme İdaresi, herkesin kullanması gereken kamu arazilerini ya satıyor ya da uzun süreyle kiralıyor.
HHH
CHP İzmir Milletvekili Murat Bakan, İzmir’in bu önemli meselesini TBMM gündemine taşıdı.
Bakan’ın, Meclis Başkanlığı’na verdiği yazılı önerge şöyle:
Milli Emlak Genel Müdürlüğü’nün verilerine göre; geçen yıl, devlet, kamuya ait taşınmaz satışından 2 milyar 348 milyon 730 bin lira, taşınmaz kiralarından 1 milyar 395 milyon 308 bin lira, ön izin, irtifa hakkı, kullanma izni gibi işlemlerden de 771 milyon 721 bin lira olmak üzere, toplam 4 milyar 515 milyon 759 bin lira kazanç sağlamıştır. Söz konusu gelir, 2016 yılında 3 milyar 457 milyon 635 bin lira civarındadır.

Yazının Devamı

İzmir manifestosu

2 Nisan 2018

Görevde geçirdiği 14 yılı değerlendiren İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, Türkiye’ye adeta bir manifesto sundu.

Ahmet Adnan Saygun Sanat Merkezi’nde Cumartesi günü yapılan toplantı, şüphesiz tarihe düşülen bir not oldu.

Toplantıyı başından sonuna izledim. Bu manifestonun maddeleri bana göre özetle şöyle:

1. Çağdaş Türkiye Cumhuriyeti’ne bağlılığından hiçbir zaman taviz vermeyen İzmir olarak, hemşeh-rilerimize sunduğumuz özgür ve demokratik yaşamı ve oluşturduğu-muz yerelden kalkınma modelini Türkiye’ye açıyoruz.

2. Çatışmaların, kamplaşmaların, karpuz gibi bölünmelerin arttığı şu dönemde mutlu, umutlu, barış içinde yaşayan İzmirlilerden feyz alsın Ankara. Farkımızı fark etsin! Bize önyargılı bakmasın. Dışlamasın. Benim partimden olmayanı yok sayarım” saplantısından kurtulsun artık. Yeni icada gerek yok! İzmir’de sonuçları test edilmiş başarılı projeleri örnek alsın.

3. Süt üreticisini, çiçek üreticisini, zeytinciyi, fidancıyı, arıcıyı destekleyip onları tarlada ve pazarda birleşmeye ve sonunda marka olmaya teşvik ettik. Uzun yıllar ‘komünist işi’ diye anti-propaganda malzemesi yapılan ve buruşturulup bir kenara atılmaya çalışılan kooperatifçiliğin aslında ne kadar önemli

Yazının Devamı

Kuş Cenneti’nde sit kararına uyulmuyor

31 Mart 2018

Menemen ve Çiğli sınırları içinde bulunan İzmir Kuş Cenneti sulak alanı; Türkiye’de gözlenen 485 kuş türünden 294’ünün gözlendiği ve barındığı bir yer. Bu türlerden yaklaşık 120’si de burada kuluçkaya yatıyor.
Uluslararası Paris 1966, Bern 1984 ve Ramsar 1994-1998 anlaşma ve sözleşmeleriyle koruma altında bir alan.
Kendi ulusal mevzuatımız olan Kara Avcılığı Kanunu, Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu ile Sulak Alanların Korunması Yönetmeliği’yle de korunuyor.
İzmir Kuş Cenneti, sahip olduğu zenginlik ve güzellikleri nedeniyle; 1982 yılında Orman Bakanlığı’nca Su Kuşları Koruma ve Üretme Sahası, 1994’te de Yaban Hayatı Koruma Sahası ilan edildi. 1985, 1999 ve 2002 yılında Kültür Bakanlığı’nca Birinci Derece Doğal Sit Alanı sayılan bölge, 1998 yılında da Çevre Bakanlığı’nca Uluslararası Sulak Alan ilan edildi.

***

Ama tüm bu koruma statülerine rağmen değişik dönemlerde ve alanın farklı kısımlarında imara açılma girişimleri oldu.
1985-1999 yılları arasında liman, tersane, plaj, balıkçı barınağı ve yüzen şehir projeleriyle yapılaşmalar denendi.

Yazının Devamı

Velilere özel lise zorlaması

26 Mart 2018

İlköğretim ve liselerdeki öğrenci sayımız Yunanistan’ın nüfusundan fazla.

Yaklaşık 18 milyon öğrenci, örgün eğitim içinde yer alıyor. Onlara ne kalitede bir eğitim sunduğumuz tartışılır.

Çocukların eğitim durumlarını ölçen ve uluslararası düzeyde yapılan PİSA testlerine göre, Türkiye 72 ülke arasında ancak 50. sırada yer alabiliyor.

Türkiye’de eğitim sistemi sürekli değişiyor. Ama kalite istenen düzeyde yükselmiyor.

10 yıl önce tüm liselerin sadece tabelaları değiştirilerek anadolu lisesi yapıldı. Ama tabii ki tabelayla sorun çözülmediği için verilen eğitim aynı kaldı.

***

Bu yıl eğitim konusunda önemli bir değişiklik daha oldu. Sadece 4 yıl önce getirilen TEOG sistemi değiştirildi.

Liselere geçişte, sınava girme zorunluluğu kaldırıldı. Adrese bağlı lise belirleme sistemine geçildi.

Yazının Devamı