Batı’yı Yardıma Çağırmanın Dayanılmaz Hafifliği

3 Nisan 2025

Bu topraklarda Batı’ya bakışta eski reflekslerden kurtulmak oldukça zor görünüyor. Kendi meselelerine kendi başına çözüm üretmek yerine kolaycılığa kaçıp Batı’nın tercihini çözüm olarak sunmak ve bu sunuş esnasında sıkışınca da Batı’yı yardıma çağırmak uzun geçmişi olan bir refleks. Bu refleks elbette bir anda oluşmadı. Türk siyasal hayatında bugünlere önemli kırılmalarla gelindi. Bu refleksin arka planında, geçmişte devlet-toplum ilişkilerinde geleneksel düzenin bozularak bürokratik tahakküm düzenine evrilmesi ve bu evrilmenin Batılılaşma ile tahkim edilerek kültürel yapıda Batılılaşma politikalarının ana akım oluşturması var. Böylece uzun bir dönem, imkânlar merkezde toplandı ve çevre tek yönlü bir endoktrinasyona maruz bırakıldı. Dolayısıyla, bürokrasi ve kültürel yapı sadece Batı merkezli bir okuma içine girerek çevreyi ve toplumu uzun yıllar buna göre dönüştürmeye çalıştı. Toplum bu yaklaşımın, bu projenin uygulanacağı saha olarak

Yazının Devamı

Eğitim Politikalarında Uyum ve Tutarlılık

24 Mart 2025

Ülkeler, vatandaşlarının eğitime erişimlerini artırmak için önemli yatırımlar yapmaktadır. Eğitimin kitleselleşmesinden sonra eğitimde kalite tartışmaları, kaliteli eğitime toplumun tüm kesimlerinin erişimi, eğitimde fırsat eşitliği gibi konular eğitim tartışmalarının ana gündemine oturmuştur. Özellikle, eğitimin beşerî sermaye üzerinden ekonomi ile ilişkisinin çok daha görünür kılındığı son onlu yıllar, ülkeleri ekonomik rekabette vekâleten eğitim rekabetine sokmuştur.

Her eğitim sisteminin içerisinde bir bütün olarak yaşadığı bir ekosistemi, iklimi bulunmaktadır. Dolayısıyla sistemin çalıştığı, sistem bileşenlerinin yaşadığı bir sosyokültürel bağlam söz konusudur. Bu bağlam göz ardı edildiğinde diğer ülkelerin iyi örneklerinin doğrudan transferine dayalı politika değişiklikleri çoğu kez beklenen sonuca yol açmamakta veya başarısızlıkla sonuçlanmaktadır. Çoğu ülkede yaşanan da tam olarak budur. Özellikle düşük performans gösteren ülkeler, yüksek performans gösteren ülkelerin eğitim

Yazının Devamı

Eğitimde Yeni Gündem Zorunluluğu

17 Mart 2025

Teknolojide çok hızlı dönüşümlerin yaşandığı bir dönemdeyiz. Teknolojik kırılmalar yaşamın tüm alanlarını etkilemekte ve süreçleri dönüştürmektedir. Özellikle yapay zekâ ile gelen kırılma önceki teknolojik kırılmalardan çok daha güçlü bir şekilde gerçekleşmekte, kısa sürede yeni bir ekosistem oluşturmaktadır. Eğitim sistemleri bu dönüşümlerden iki türlü etkilenmektedir. Öncelikle, bu teknolojik dönüşümler diğer alanlardaki süreçleri dönüştürdüğü gibi eğitim sistemlerini de dönüştürmektedir. Yapay zekânın sunmuş olduğu faydalara karşı eğitim sistemlerinin kendilerini kapalı tutabilmesi mümkün değildir. Başlangıçta bu tip uygulamaların kullanımı çoğu ülkede yasaklanırken gelinen noktada bu tip uygulamaların nasıl etik ve sorumlu bir şekilde kullanılabileceğine yönelik yaklaşımlar yaygınlık kazanmıştır. Eğitim müfredatları bu bağlamda güncellenmeye çalışılırken öğretmenler ve akademisyenlerin yapay zekâ

Yazının Devamı

Beşeri Sermaye ve Sosyal Ağlar

10 Mart 2025

Beşeri sermayenin önemine yapılan vurgular, tüm ülkelerde beşeri sermayeye odaklanmayı getirmiş ve ülkeler kalkınmalarını gerçekleştirmek ve rekabet güçlerini artırmak için vatandaşlarının, yani beşeri sermayelerinin niteliğini artırmada eğitim sistemlerine merkezi bir rol biçmişlerdir. Bu nedenle, işgücü piyasasını güçlendirme ve ekonomik kalkınma okul öncesinden yükseköğretime kadar eğitimin tüm kademelerinde kitleselleşmenin ana sürücü kuvvetine dönüştürülmüştür.  Ülkeler, eğitimin tüm kademelerinde okullaşma oranlarını artırmak için devasa bütçeler ayırmaya ve özellikle okul öncesi, temel ve ortaöğretimde evrenselleşmeyi, yani tüm yaş grubunun okullaşmasını sağlamayı politika gündemlerinin tepesine yerleştirmişlerdir. Benzer eğilim, yükseköğretimde de kendisini göstermektedir. Dahası, beşeri sermayenin niteliğinin artırılması hedefi sadece eğitim kurumları ile sınırlı tutulmayarak hayat boyu öğrenme stratejileri ile yetişkin vatandaşları da kapsamına almıştır.

Dol

Yazının Devamı

Başkası Cehennem (mi)?

3 Mart 2025

Modern zamanlarda bireyin çevresi ile kurduğu ilişki kökünden değişti(rildi). Bu köklü değişimde birey çevresinden kopartılarak pasif/edilgen bir varlığa dönüştürüldü ve çevresine duyarsızlaştırıldı. Gündelik hayatın akışına kendisini bırakan insan kendisini ve çevresini biçimlendirmekten uzak, çevresine duyarsız siluetlere dönüştü. Sosyoekonomik dönüşümler ve bunu destekleyen mimari çözümler bireyi yalnızlaştırdı ve çevresine karşı kayıtsızlığa zorladı. Turgut Cansever, ömrü boyunca mimari yapıların bütünlüğünün açık uçlu bırakılarak ve ölçek korunarak inşaya devam etmesi gerektiği, ölçeğin ve inşaya dâhil olma sürecinin çevre ile insanlar arasındaki bağı kuvvetlendirmeye matuf kritik işleve sahip olduğunu, ölçek bozulduğunda sadece yapının bozulmadığına, asıl bozulanın insanın çevresiyle ilişkisi, yani bütünlüğü olduğuna dikkat çekti.

Cansever’in vurguladığı gibi şehrin sakinlerinin “şehrin

Yazının Devamı

Meslek Yüksekokullarını Güçlendirmek İçin Öneriler

24 Şubat 2025

Ülkemiz yükseköğretim sisteminde meslek yüksekokulları (MYO’lar) önemli bir yer tutmaktadır. Yükseköğretim sistemindeki öğrencilerin önemli bir miktarı iki yıllık eğitim veren MYO’larda eğitimlerine devam etmektedir. Yükseköğretim arzında bu kadar önemli bir yeri olan MYO’larda verilen eğitimin niteliği ve dahası çevreleriyle kurdukları ilişki hep tartışmaların odağında yer almıştır. MYO’ların normalde bulundukları bölgelerdeki sektörlerle ilişkili programlarda eğitim vermesi planlanmasına rağmen çoğu kez bu normalden sapılmaktadır. Bu durumda eğitimin kalitesi olumsuz etkilenmekte ve beşeri sermayemizin niteliğini artırmak için yapılan devasa yatırımların verimliliği de düşmektedir. Bu nedenle MYO’ların tekrar masaya yatırılmasına ve sektörlerin güçlü temsilcilerinin de katkılarıyla yeniden yapılandırılmasına ihtiyaç açıktır ve acildir. Bu kapsamda yapılacaklar bu yazının kapsamı dışındadır. Bu yazıda MYO’ların üniversitelerle ve mesleki ortaöğretimle entegrasyonunu güçlendirecek iki farklı

Yazının Devamı

Sorumluluk Alma Yerine Yankı Odalarında Pasifleşme

20 Şubat 2025

Günümüzde toplumlar parçalanmakta ve farklı kutuplara ayrıştırılmaktadır. Özellikle sosyal medya ve diğer dijital platformların yaygınlaşmasıyla bu parçalı yapı sürekli tahkim edilen yankı odalarına (echo chambers) dönüştürülmüştür. Yankı odaları oluşturulurken toplum önce farklılıklarına göre parçalanmakta, ancak daha sonra bu farklılıklarda ortak özelliklere sahip bireyler bir araya getirilerek yankı odalarında homojen bir şekilde kümelenmektedir. Bir başka deyişle, yankı odaları ile modern zamanların seküler cemaatleri oluşturulmaktadır. Yankı odalarına mahkûm edilen bireyler değerlendirmelerini, dâhil oldukları yankı odalarına hâkim olan yaklaşımlarla yapmaktadır. Bir başka deyişle insanlar giderek artan bir şekilde akıl ve vicdanlarını yankı odalarına emanet etmektedir. Yankı odaları heterojen olmadığı için zihinler tembelleş(tiril)mektedir. 

Toplumlar yankı odaları nedeniyle yaşanan olayları sağlıklı bir zeminde tartışabilme, değerlendirebilme, sorumluluk alabilme ve sorunlarına daha rasyonel çözümler üretebilme

Yazının Devamı

Yükseköğretimde Küresel Dengeler Değişiyor

17 Şubat 2025

İkinci dünya savaşı sonrasında beşeri sermayeye yapılan özel vurgu ile ülkeler beşeri sermayelerinin niteliğini artırmak için eğitim sistemlerini büyütmeye ve kapsayıcılığını artırmaya özel önem verdiler. Böylece bir taraftan temel eğitim ve ortaöğretimde çağ nüfusunun tamamını kapsayacak şekilde evrensel eğitim sistemleri inşa edilirken diğer taraftan yükseköğretimde de kitleselleşme eğilimi öne çıkmıştır. Bir başka deyişle yükseköğretim sistemleri çok dar kapsamda erişim imkânı sunan elitist yapıdan uzaklaştırılarak daha fazla arz üretmesi sağlanmış ve bireylerin erişimine daha fazla açılmıştır. Artık, ülkelerin kalkınmasında yükseköğretim mezunu bireylerin oranı kritik göstergeler arasında değerlendirilmektedir.

Yükseköğretim sistemlerine kitleselleşme için aktarılan kaynaklar arttıkça bu kaynakların verimliliklerini değerlendirmek ve rekabette nerede olunduğunu ölçebilmek için üniversite sıralamaları yapılmaya başlanmış, bu sıralamalar hem akademia içinde hem de toplum nezdinde

Yazının Devamı