Müslüman Bir Aydın Olarak Gazâli-II

29 Mayıs 2025

‘Müslüman Bir Aydın Olarak Gazâli-I’ başlıklı bir önceki yazımızda W. Montgomery Watt’ın ‘Müslüman Aydın: Gazâli Hakkında Bir Araştırma’ (Ankara Okulu, 2017) kitabına dayalı olarak yaptığımız Gazâli değerlendirmesine bu yazıda devam ediyoruz.

Kelâm, Müslüman toplumun bağışıklık sistemi gibidir. Zayıf olduğunda hastalıklar toplumda yaygınlaşır. Bu nedenle, kelâmcılar ve felsefeciler arasındaki tartışma ve düşünce krizinin çözülmesi Müslüman toplumun varlığıyla doğrudan ilişkiliydi. Dolayısıyla, Gazâli’yi endişelendiren kelâmın felsefeye göre rasyonel zemininin zayıflığıdır (sh.71). Watt’a göre felsefedeki gelişmelerin bir kelâmcı tarafından kapsamlı değerlendirmesi Gazâli ile başlar: ‘…Me’mun devrinden beri felsefedeki gelişmelerin bir kelâmcı tarafından dikkate alınması, ancak Gazâli’yle başladı ve böylece, kelâmın, daha yüksek teknik bir düzeye çıkması mümkün oldu…’(sh.111). Özellikle, delillerin kıyas mantığına

Yazının Devamı

Müslüman Bir Aydın Olarak Gazâli-I

26 Mayıs 2025

Henry Kissinger ‘Liderlik: Dünya Stratejisiyle İlgili Altı Ders’ kitabında geçiş dönemlerinde ortaya çıkan ve uluslarını belirsizliklerden ve karmaşadan dingin limanlara ulaştırma cesaret ve kararlılığını gösteren liderleri ele almakta ve ortak özelliklerine değinmektedir. Kissinger geçiş dönemlerinin sadece siyasi liderlerine odaklanmaktadır. Gerçekte geçiş dönemlerinin bir de önemli aydınları vardır. Bu aydınlar geçiş dönemlerinin belirsizliklerini ve karmaşasını netleştiren ve gerginliklerini azaltan, dolayısıyla hayatın akışını kolaylaştıran düşünce sistematiğini örenlerdir. Aslında bu fonksiyonlarıyla geçiş dönemlerinin aydınları, liderlere de kılavuzluk ederler.

Gazâli böyle bir aydındır. Yaşadığı dönem belirsizliklerin, karmaşanın, siyasi çekişmelerin yaygın olduğu bir dönemdir. W. Montgomery Watt ‘Müslüman Aydın: Gazâli Hakkında Bir Araştırma’ kitabında Gazâli’nin bu katkılarını değerlendirir (Ankara Okulu, 2017). Gazâli ile ilgili yolculuğun sorusu ‘Bu kitap, birçok

Yazının Devamı

Yapay Zekâ Çağında Yükseköğretimin Meşruiyet Krizi

22 Mayıs 2025

Yapay zekâ toplumsal alanları hızla dönüştürmeye devam etmektedir. Bu kapsamda en köklü dönüşüm işgücü piyasalarında ve dolayısıyla eğitim sistemlerinde yaşanmaktadır. Yapay zekâ teknolojileri meslekler ve iş pozisyonlarının gerektirdiği beceri setlerini hızla değiştirmekte, sonuçta bazı meslekler ve iş pozisyonları işlevsiz hale gelmektedir. Diğer taraftan yeni ortaya çıkan veya çıkacak iş pozisyonlarının gerektirdiği yüksek beceri ve yetkinliklerin çoğu zaman eğitim sistemlerinde bir karşılığı bulunmamaktadır. Dolayısıyla, bu dönüşümün istihdamda yol açabileceği yıkıcı etkilerin şiddetini eğitim sistemlerinin ve özellikle yükseköğretim sisteminin bu hızlı dönüşüme ne kadar hızda ve doğru bir şekilde cevap üretebileceği belirleyecektir.

Yükseköğretim sistemi yapay zekânın yaygınlaşması ile bir meşruiyet krizi ile mi karşı karşıyadır? Bu sorunun cevabını araştıran Larry Liu, yükseköğretim sistemleri üzerindeki yapay zekânın dönüştürücü etkisini kuramsallaştırmak

Yazının Devamı

Avrupa’nın Krizi

19 Mayıs 2025

12 Mayıs Pazartesi günü AB Parlamento temsilcilerinin katılımıyla Budapeşte’de düzenlenen ‘Avrupa’nın Geleceği’ başlıklı konferansa katılmak Avrupa’nın halen yaşadığı siyasi sancıları siyasi temsilcilerden dinleyebilme imkânı sağladı. Dile getirilen konulardaki ortak örüntü, aslında Avrupa’nın ciddi bir kriz içerisinde olduğuna işaret ediyor.

Çoğu konuşmacı halklara daha yakın olunması gerektiği, süreçlerde halkın görüşünün daha fazla dikkate alınması gerektiğine sürekli vurguda bulunmaları bu bağlamda halkın siyasilere yönelik derin bir umutsuzluk içerisinde olduklarına işaret ediyor. Bir başka deyişle, Kıta Avrupası’nda halkların siyasilerin gerçek sorunlarına çözüm üretemedikleri kanısı yaygınlaşıyor ve bu temsiliyet sorunu giderek bir krize dönüşüyor. Konuşmalarda ülkelerde siyasi tercihlerin istikrarsızlığı ve uçlara savrulmasına gönderme yapılması, aslında halkın yaşadığı krizin sadece siyasi bir yansıması. Diğer taraftan ülkelerin kendi gerçeklikleri ve

Yazının Devamı

Aliya İzzetbegoviç’in Tarihe Tanıklığı

15 Mayıs 2025

Aliya İzzetbegoviç (1925-2003) 20.yüzyılın en büyük liderlerinden olmanın ötesinde düşünceleriyle de öne çıkmış Bosnalı bir filozoftur. Düşünce adamlığı ile devlet adamlığı birbirini beslemiş ve bu nedenle de ‘Bilge Kral’ olarak istisnai bir konumla anılmıştır. Avrupa’nın göbeğinde Osmanlı’dan tevarüs eden tarihsel mirasa dayalı yeni bir dil inşa etmenin ağır yükünü omuzlarına alarak ömrünün önemli bir kısmını bu minvalde okuyarak, düşünerek, yazarak ve gençlerle küçük bir ağ oluşturup bu ağı sürekli besleyerek geçirmiştir.

İki kez düşünceleri nedeniyle hapis yatar. Birincisi 1946 yılında gerçekleşir ve 3 yıl hapis yatar. İkincisi ise 1980’li yıllarda 6 yıl hapis yattığı daha uzun bir dönemdir. Sanki 1990’dan önceki yaşamı, 1990’lı yıllarda yaşanan savaşa bir devlet adamı/kurucu lider olarak hazırlık dönemidir. Aslında 1990’lı yıllarda yaşanan tam olarak bir savaş da değildir, tam tersine Bosna’nın abluka altına alınarak dünyanın gözü

Yazının Devamı

Yapay Zekâ ve Gazetecilik

12 Mayıs 2025

Yapay zekâ uygulamaları yaşamın tüm alanlarını hızla kapsamaya devam etmektedir. Nüfuz ettiği alanlardaki süreçleri ve iş akışlarını dönüştürmekte, yeni fırsatlar ortaya çıkartmaktadır. Bu katkıları yaparken veri güvenliğinden bireyleri savunmasız bırakmaya, yanlılıkları pekiştirerek eşitsizlikleri artırmadan yanlış bilgiler üretmeye kadar çok farklı boyutlarda ve alanın özelliğine göre seviyesi değişen riskleri de beraberinde getirmektedir.

Yapay zekânın kapsamlı bir şekilde etkilediği alanların başında gazetecilik gelmektedir. Gazetecilikte yapay zekânın etkisi veri analizinden içerik oluşturmaya, içerikleri kişiselleştirmeden editoryal süreçlere kadar derinden hissedilmektedir. Özellikle araştırmacı gazetecilikte en önemli destekçi olmuştur. Diğer taraftan haberlerin toplanma, raporlanma, hikâyeleştirme ve dağıtılma süreçlerinin tamamında artık katkı vermektedir. Süreçlerinde dijitalleşmenin kapsamının yüksek olduğu alanlarda yapay zekâ alana dönüştürücü bir güç olarak

Yazının Devamı

Gerçek Tehlike: Nüfusların Yok Oluşu

8 Mayıs 2025

Daha önce ‘Nüfus Artış Hızımız Alarm Veriyor’ ve ‘Genç Nüfus Fırsat Penceresi Kapanıyor’ başlıklı iki yazı yazarak ülkemiz için önemli bir fırsat penceresi olan genç nüfusun artık giderek fırsat penceresi olmaktan çıktığına dikkat çekmiştim. Nüfus artış hızımız 2023 yılında tarihin en düşük seviyesinde (binde 1,1) gerçekleşmiş, dahası, bir ülkenin nüfusunu koruması için, kadın başına ortalama 2.1 çocuk doğum oranına ulaşması gerekirken bu oranın 2023 yılında ülkemizde 1,51’a düşmüştür. Dolayısıyla, nüfusumuzun önlem alınmadığında artık yenilenemeyecek ve nüfusumuz giderek yaşlanacaktır.

Gelişmiş ülkeler başta olmak üzere çoğu ülke nüfusunu yenileyememe riski ile karşı karşıya kalmıştır. Nüfusun yenilenebilmesi için, yani yerine koyma düzeyindeki doğurganlık oranının (The replacement level fertility-RLF) kadın başına 2.1 çocuk olduğu kabul edilir. Yerine koyma düzeyindeki doğurganlık, nüfusun herhangi bir artış olmadan kendini yenilediği minimum

Yazının Devamı

Türkiye’de İşgücü Piyasasının Yapay Zekâdan Beklentileri

5 Mayıs 2025

Yapay zekâ teknolojileri son dönemde tüm alanlara hızla yayılarak alanların süreçlerini ve iş akışlarını değiştirmeye başladı. Eğitimden sağlığa, ulaştırmadan savunma sanayine, sanattan finans ve hizmet sektörüne kadar yapay zekâ uygulamalarının nüfus etmediği hemen hemen hiçbir alan kalmadı. Özellikle, ChatCPT ve DeepSeek gibi üretken yapay zekâ uygulamalarını artık her yaştan insanın günlük yaşamında kullanmaya başlaması çevrimin tamamlandığını ve yeni bir ekosistemin oluştuğunu göstermektedir. Dolayısıyla, yapay zekâ artık ülkelerin ekonomik rekabetinin de ana odağını oluşturmaya başladı. Bu teknolojilerin geliştirmek ve ortaya çıkan/çıkacak olan ekonomik pastadan daha çok pay alabilmek için ülkeler arasında kıyasıya rekabet devam ediyor.

Yapay zekâ ekosisteminin oluşması işgücü piyasalarında da köklü dönüşümlere yol açıyor. Nasıl kurum ve işletmeler iş süreçlerini tekrar gözden geçiriyorlarsa iş pozisyonlarında da köklü dönüşümler yaşanıyor. Yapay

Yazının Devamı