Türkiye Kültür Yolu Festivali Artık Uluslararası Bir Marka

17 Temmuz 2025

Ülkemiz zengin kültürel mirası ve doğal güzellikleriyle yabancıları kendine çekmeye devam ederken bu çekimin sürdürülebilir olması için Kültür ve Turizm Bakanlığı, 2021 yılında bu zenginliklerimizi kültür ve sanat etkinlikleriyle harmanlayarak farklı bir deneyim imkânı sunan yeni bir proje başlattı: Türkiye Kültür Yolu Festivali. Festivalde kültür ve sanat etkinlikleri kadar, etkinliklerin düzenlendiği mekânlar da son derece önemli. Proje ile çok sayıda yerli sanatkâr ve zanaatkâr da desteklenmiş oluyor. Her yıl eksiklikleri de düzeltilerek daha kapsamlı hale getirilen bu festivallerle vatandaşlarımızın nitelikli kültür ve sanat etkinliklerine erişimleri kolaylaşmış oldu.

Bu festivallerde sadece 2024 yılında 40 binden fazla sanatçı ile 6 binden fazla etkinlik düzenlenmiş ve bu etkinliklere 33 milyon vatandaşımız katılmış. Kültür yolu festivalleri vatandaşlarımızın yaşamlarının artık ayrılmaz bir parçası olacak. 2021 yılında yaklaşık 100 gün süren etkinlikler 2025 yılında 8 aya yani 240

Yazının Devamı

İslam Düşüncesinde Paradigmadan Perspektife Geçiş

14 Temmuz 2025

İslam düşünce tarihinde hakikate erişmede farklı yaklaşımlarla ilgili yoğun tartışmaların yaşandığı 12.yüzyılda bu gerginlikleri aşmada hakikate ulaşma yöntemlerinin çokluğuna meşruiyet veren önemli kırılmalar yaşanır. İhsan Fazlıoğlu bu kırılmaları hakikatin tekliğini yöntemin çokluğu ile desteklediği için paradigmatik sistemden perspektif/bakış açılı yeni bir sisteme evrilme olarak tanımlamaktadır (İhsan Fazlıoğlu, Derin Yapı: İslam-Türk Felsefe-Bilim Tarihinin Kavram Çerçevesi, Papersense Yayınları, 2015, sh.137-138). Bu kırılmalar sadece yöntemler arasındaki gerginlikleri azaltmakla kalmaz ayrıca her bir yöntemin de diğerlerinden etkilenerek kendisini zenginleştirebilmesine imkân verir.

Bu kırılmaları genellikle hem akli hem de nakli ilimlere vakıf yani her iki alanda da uzman bilginler, âlimler yapmıştır. Bunların başında Gazâli gelir. Gazâli fıkıhtan kelama, felsefeden mantığa tüm alanlara girerek yeni bir çerçeve inşasında bu yaklaşımı sıklıkla kullanır. Örneğin, nedensellikle ilgili tartışmalarda bazı eserlerinde Eş’ari okasyonalizmi

Yazının Devamı

Yapay Zekâ Bağımlılığı Eleştirel Düşünmeyi Zayıflatıyor mu?

10 Temmuz 2025

Yapay zekânın yaygın kullanımının yol açtığı sorunlar artık yavaş yavaş daha belirgin olmaya başladı. Bu sorunların uzun vadede en maliyetlisi yapay zekâ bağımlılığının bilişsel beceriler üzerindeki olumsuz etkileri ile ilişkili olanıdır. Özellikle üretken yapay zekânın bilişsel yük oluşturan çoğu görevi üzerine alması, bireye bu kapsamda özgürlük veriyormuş gibi görünse de uzun vadede eleştirel düşünmenin belkemiği olan bilgiyi analiz etme, değerlendirme ve çıkarım yapabilme becerilerini zayıflattığına yönelik kaygılar giderek artmaktadır. Günlük yaşamda ve mesleki yetkinliklerde en önemli bilişsel beceri olan eleştirel düşünme becerisi uzun vadede bu ilişkiden kalıcı yara alabilir.

Zaten bu kapsamda yapılan son çalışmalar da özellikle üretken yapay zekâ araçlarının bilişsel yükleri azaltırken eleştirel düşünmeyi zayıflattığı, öğrenmeyi yüzeysel bir düzeye indirdiği için öğrenilene yönelik hafızayı olumsuz etkilediği ve tembelliği artırdığına yönelik uyarılar

Yazının Devamı

Gazâli Bilime Karşı mıydı?

7 Temmuz 2025

Gazâli İslam düşünce tarihinde etrafında en fazla tartışma yapılan âlimlerin başında gelmektedir. Özellikle felsefe hareketine karşı tavrı ve karşı çıkışları tarihsel bağlamından kopartılarak bilimsel düşünceye ve gelişime karşı çıktığı şekilde bir yoruma tabi tutulmuş ve Gazâli sonrasında İslam dünyasında bilimsel ilerlemelerin durağanlaştığı çıkarımları yapılmıştır. Özellikle sebep-sonuç arasındaki nedensellik ilişkisi ile ilgili değerlendirmeleri bu algıyı pekiştirmek için kullanılmıştır. Frank Griffel ‘The Western Reception of al-Ghaza-li-’s Cosmology from the Middle Ages to the 21st Century’ başlıklı makalesinde bu bağlamda oluşturulan algıyı ve arkaplanını kapsamlı bir değerlendirmeye tabi tutmaktadır (Dîvân Disiplinlerarasi Çalışmalar Dergisi, 16(30), 33-62, 2011). Griffel makalesinde kendi ifadesiyle Gazâlî’nin nedensellik hakkındaki öğretilerinin, onun eserlerini İslamî öğretim geleneğinin dışından okuyan Batılılar tarafından nasıl anlaşıldığını ve yorumlandığını açıklamakta ve bu anlayışın yakın zamanlardaki

Yazının Devamı

Yapay Zekâ Bağımlılığı Bilişsel Becerileri Zayıflatıyor mu?

3 Temmuz 2025

‘Yapay Zekâ Tembelliği Artırıyor mu?’ başlıklı önceki yazımızda yapay zekânın karar alma ve tembellik üzerindeki etkilerine dair yükseköğretim öğrencilerine yönelik gerçekleştirilen yeni bir çalışmanın bulgularına atıfla bu teknolojilere aşırı güvenin ve bağımlılık davranışının yol açabileceği uzun vadeli etkilere değinmiştik. Bu bağlamda MIT’den bir araştırmacı grup tarafından oldukça kapsamlı bir yeni çalışma yayımlandı (Nataliya Kosmyna vd., Your Brain on ChatGPT: Accumulation of Cognitive Debt when Using an AI Assistant for Essay Writing Task, 2025). Çalışma ChatGPT gibi büyük dil modeli (LLM) ürünlerinin eğitim bağlamında –özellikle bir deneme yazarken– kullanımının bilişsel maliyetini ortaya koymayı amaçlıyor.

Çalışmaya katılan katılımcılar deneme yazarken LLM kullanan LLM grubu, klasik internet araması kullanan arama motoru grubu ve hiçbir dış araç kullanmayan yalnızca beyin grubu olmak üzere üç farklı gruba ayrılmış ve deneme yazmaları için üç oturum

Yazının Devamı

Bilimsel Araştırmalarda Artan Ekip Çalışması

30 Haziran 2025

‘Yükseköğretimde Küresel Dengeler Değişiyor’ başlıklı önceki yazımızda küresel ölçekte bilimsel araştırma alanlarındaki baskınlığın ve yoğunlaşmanın bölgesel olarak nasıl değiştiğine değinmiş, örneğin mühendislik ve yaşam bilimleri alanlarında özellikle Çin merkezli artan uzmanlaşma ve bölgesel yoğunlaşmanın ortaya çıktığına, benzer şekilde Amerika’nın sosyal bilimler alanında baskın konuma sahip olduğuna, Avrupa’nın coğrafya, ekoloji, kamu ve işletme yönetimi ile eczacılık alanlarındaki liderliğiyle öne çıktığına, diğer ülkelerin ise ulaşım bilimi, hemşirelik ve konaklama ve turizm yönetimi alanlarında baskın olduklarına işaret etmiştik. Ortaya çıkan yeni eğilimler bölgesel akademik güç dengelerinde değişimler yaşandığını ve alanlara özgü küresel işbirliği odaklarının kaydığına işaret ediyordu.

Araştırma merkezlerinin baskınlığında bölgesel kümelenmeler nasıl değişiyorsa bilimsel makale ve patent üretiminde de bireysel ve ekip çalışmaları oranlarında çok önemli değişiklikler

Yazının Devamı

Turgut Cansever ve Kamusal İnsanın Yeniden Tahkimi

26 Haziran 2025

Turgut Cansever, bu ülkede insanı merkeze alan ve yapılarla ilişkisini insana saygı üzerine inşa etmeye çalışan bir mimardı. Cansever, yapılar ve yaşanan hayat arasındaki ilişkinin öneminin altını sürekli çizerek ölçeğe saygıyı, güzelliği, yapılar arasındaki tutarlı hareketliliği ve bütünlüğü önemsedi. Özellikle bu dinamiklerin yeni şehirlerin gelişmesinde odak noktası olması gerektiğini sürekli vurguladı. Bu yazıda Turgut Cansever’in 1994 yılında İnsan Yayınlarından yayımlanan ‘Ev ve Şehir’ kitabı merkeze alınarak ev ve şehire bakış açısının altında yatan sistemik bütünlük irdelenmektedir.

Mimari bakış başta insan olmak üzere insanlar arası ilişkiyi, çevreyi, aile yapısını ve sosyal ve ekonomik hayatı değerler sistemine göre yapılandırır. Herhangi bir yapıyı çevresi ile birlikte değerlendirdiğinizde hangi değerleri korumaya çalıştığını ayrıntılı olarak görebilme imkânı vardır. Hayatı boyunca Cansever’in vurguladığı şey, mimarinin değerler sisteminin bir yansıması olacak şekilde bir bütünlük arz

Yazının Devamı

Yapay Zekâ Tembelliği Artırıyor mu?

23 Haziran 2025

Yapay zekânın dönüştürücü etkisinin en fazla hissedileceği alanların başında eğitim sistemleri gelmektedir. Eğitim sistemleri bu dönüştürücü etkiye karşı iki önemli sorumluluğa sahiptir. Birincisi, işgücü piyasalarının talep ettiği becerilere sahip bireyler yetiştirmektir. Yapay zekâ sektörleri ve dolayısıyla işgücü piyasalarını hızla dönüştürdükçe yeni koşullara uygun becerilere sahip insan kaynağının yetiştirilmesi meydan okuyucu sorun olarak ortada durmaktadır. Örneğin, Çin şimdiden ilkokul, ortaokul ve lise düzeylerinde yapay zekâ becerilerini kazandırmaya yönelik ön alıcı girişimleri devreye sokmaya başlamıştır. Yükseköğretimde de benzer dönüşümler yaşanmaktadır.  

İkincisi ise, bu teknolojilerin eğitim sistemlerine doğrudan etkisi ile ilgilidir. Özellikle üretken yapay zekâ teknolojileri ile eğitim ortamlarını zenginleştirmek ve bireyselleştirilmiş eğitim fırsatları oluşturmak artık çok daha kolay bir hale gelmiştir. Diğer taraftan yabancı dil öğretimi, resim,

Yazının Devamı