Rıdvan Dilmen

Bank Asya 1. Lig’de bu hafta oynanacak maçlarda sürpriz sonuçların çıkabileceğini düşünüyorum. Boluspor’un konuğu olan Karşıyaka, play-offlara kalmak için yerini korumak istiyor. Konuk ekip bu zor deplasmandan üç puan çıkaracak güce sahip. Sahasında çok başarılı sonuçlar alan Altay, teknik direktör değişikliğine giden ve zirve yarışından az da olsa uzaklaşan Antalya’yı geçecektir.
Süper Lig’deki en önemli favorim ise Gaziantep’i konuk eden Galatasaray. Ankaragücü-Bursa maçında  beraberlik ilk seçenek olarak düşünülmeli. Zirve yarışında kayıp yaşamak istemeyen Sivas da Kasımpaşa deplasmanından üç puanla döner. Düşmeme mücadelesi veren iki takımdan Vestel Manisaspor, rakibi Çaykur Rize’yi saha avantajıyla mağlup eder.
Almanya’da Hamburg ve Werder Bremen haftanın favorileri. Sahalarında galibiyete ulaşırken zorlanmazlar. İtalya’da Inter’in puan kaybetmesiyle liderlik için umutlanan Roma, Cagliari deplasmanında kayıp yaşamaz.

Ligde sona yaklaşmışız. Hem şampiyonluk, hem de kümede kalma yarışı büyük değer kazanmış. Buna hafta sonu oynanacak Beşiktaş - Fenerbahçe derbisini ve Fenerbahçe - Chelsea maçını da eklerseniz, doğal olarak Beyaz Rusya maçında taktik anlayış ikinci planda kaldı. Fatih Terim haklı olarak daha çok oyuncuların performanslarını ve ilk kez milli formayı giyenlerin takıma adaptasyonunu görme fırsatı buldu.
Ceyhun nasıl stoper? Servet ile nasıl uyum sağlar? Kontrataklarda nasıl? Mevlüt dar alanda iyi mi? Mehmet Topal, Galatasaray’daki kadar sakin mi? Kaleci Tolga bu yükü kaldırabilir mi? En azından bunların cevabını bulma şansı yakaladı Fatih hoca.
Zaten bu maçta önemli olan oyuncuların performansı ve sakatlanmadan Türkiye’ye dönmeleriydi. Beyaz Rusya maçının bıraktığı izler; savunma arkasına atılan toplarda çabuk oyuncular savunmamızda tehlikeler yarattı. Bu ciddi bir sıkıntı. İyi tarafımız da skor ne olursa olsun önde baskı kurup, arayış içinde olmamızdı. İkili ön libero Mehmet Topal ve Aurelio iyi uyum sağladılar. Onların önündaki Serdar,

Hafta içi boşluğunu iyi değerlendirmek isteyen milli takımlar hazırlık maçlarına çıkacaklar. Avrupa Şampiyonasına ev sahipliği yapan İsviçre’nin konuğu olan Almanya’nın rakibi karşısında üstünlük kurabileceğini düşünmüyorum ve bu karşılaşmada ilk tercihimi beraberlikten yana kullanıyorum. Beyaz Rusya deplasmanına giden ay-yıldızlılar ise kazanacaklardır. Avusturya’nın konuğu olan Hollanda da hazırlık maçı olmasına rağmen geniş ve yetenekli kadrosuyla galip gelen taraf olacaktır.
TFF 2. Lig Klasman Grupları’nda ev sahiplerinin 3 puana ulaşacaklarını düşünüyorum. Bozüyük Zeytinburnu’nu mağlup eder. Eyüp ise Güngören Belediye karşısında zorlansa bile kazanacaktır.
Bucaspor, son hafta aldığı mağlubiyetle liderlik koltuğundan inen Fethiye karşısında iç saha avantajını iyi kullanır ve galibiyete ulaşır. Yimpaş Yozgat da Sebat’a puan kaptırmaz.

Son dakika!
*Fransa Milli Takımı’nın 39 kişilik aday kadrosuna Benzema’nın yerine Juventus’ta forma giyen Trezeguet alınırken, sakatlanan Henry, İngiltere önünde yok.
*Bi

Ne Simoviç, ne Mondragon, ne Hayrettin, ne Aykut, ne Orkun. Bu Souleymanou, Galatasaray’a hepsinden daha fazla faydalı oldu. İki sezon önce son maçta Fenerbahçe’ye karşı harikalar yarattı. Son dakikalarda müthiş toplar çıkardı. Dün de iyi götürdüğü maçta Galatasaraylılar’ın yapamadığını yaparak üç puanı ikram etti. Kolay değil, bir sezon şampiyonluğu Souleymanou ile kazanıyorsunuz. Bu kez de ligin mesafesi kısalırken, liderin iki puan gerisine düşme tehlikesine dakikalar kala Souleymanou yine lehinize sahne alıyor. Tabii bunlar futbolun içinde hep var.
Ahmet Akcan’ı sayarım, severim. O işini yapıyor. Feldkamp telefonla talimat veriyor, o da uyguluyor. Fazlasını da konumu itibariyle zaten yapamaz. Futbol matematik değil. Ben iddia ediyorum, yer yüzünde hiçbir antrenör, profesyonel amatör farketmez Galatasaray’ın oynadığı son yarım saati takımına oynatmaz. Futbolda 4-4-2 var, 4-3-3 var, 3-5-2 var, 3-4-1-2 var, 4-4-1-1 var. Rakam sayarsak çok şey bulursun. Ancak son yarım saati izledim, sonra düşündüm taşındım,

Muhtemelen okuyucular artık benden sıkıldı. Doğal olarak bu maçın yorumu da Konyaspor karşılaşmasından farklı olmayacak.
Fenerbahçe bu maç öncesi zirve yarışındaki rakipleri ile oynadığı dört karşılaşma dışındaki 22 maçta 45 puan almış. Beşiktaş ise 55 puan toplamış. Fenerbahçe takımı Sivasspor, Beşiktaş ve Galatasaray ile 4 maç yapmış 12 puana ulaşmış. 22 maçta doğan 10 puanlık fark yüzünden bu hata başlarken hâlâ 3. sıradaydı.
Aslında zor bir şey değil futbol. Biz zorlaştırıyoruz. Rakip Konya iki maçta 11 gol yemiş. Tek forvet oynuyorsunuz. Sevilla’ya karşı oynar gibi. Golü yedikten sonra 4-3-1-2’ye dönüyorsun. Bir anda 60 dakika pozisyonu olmayan Fenerbahçe dört gol atıyor. Hadi ders çıkarmadın, ligde uzatmaları oynayan Kasımpaşa’ya karşı yine tek forvet başlıyorsun. 45 dakika boyunca rakibin 4-5 korner atıyor, pozisyonun yok. 45+1’de güç bela bir korner atıyorsun. Konya’daki gibi Semih’i sokuyorsun, maç üçe gidiyor. Daha fazlasını da kaçırıyorsun. O dakikaya kadar bol pas yapan,

Süper Lig’de zirve yarışından kopmak istemeyen Fenerbahçe, sahasında Kasımpaşa’yı yenerken zorlanmaz. Küme düşme hattına daha fazla yaklaşmak istemeyen Gaziantep de Bursaspor karşısında galibiyete yakın gördüğüm takımlardan. Galatasaray ise Gençlerbirliği deplasmanında aldığı yenilgiyi ligde telafi eder. Bank Asya 1. Lig’de iç saha avantajıyla oyuna başlayacak olan Altay, Giresun’u mağlup ederek haftayı üç puanla kapatır. Kayseri Erciyes ve Ordu da galibiyete yakın gördüğüm takımlar.
İtalya Ligi’nde zirveye daha da yaklaşmak için Inter’in puan kaybetmesini bekleyen Roma, Empoli karşısında favorim. Hafta içi Milan’ı yenerek büyük bir sürprize imza atan Sampdoria ise Cagliari önünde zorlanmaz. İç saha avantajını iyi kullanacağını düşündüğüm Udinese de Livorno’yu mağlup eder.
İngiltere Premier Ligi’nde Everton, West Ham karşısında 3 puanı alır. Aston Villa ise deplasmanda galibiyeti olmayan Sunderland’i zorlanmadan geçer. Blackburn de Wigan’ı yener. İspanya’da

Galatasaray açısından bu maç da nereden çıktı havası vardı. Gençlerbirliği açısından da “yüzmüşüm, yüzmüşüm sonuna gelmişim. İlk maçta iyi bir skor koparayım da kestirmeden finale çıkayım” düşüncesi hakimdi. Canlı ve istekli bir görüntüye sahiptiler.
Galatasaray’ın en önemli özelliği yerden çabuk ve öne doğru oynayan bir takım. Ancak zemin kötü olunca bu oyunlarını da etkiledi. Ayrıca konsantrasyon eksikliği de üzerine binince tek bir pozisyona giremeden maçı bitirdiler. Tam aksine Gençlerbirliği’nin iştahlı oyunu 3-4 net pozisyon bulmalarını sağladı. Bunlardan biri gol oldu. İki tanesini Aykut çıkardı. Biri de direkten döndü.
Teknik Direktör Feldkamp yok. Hakan Şükür, Ümit Karan, Song, Mehmet Topal ve Lincoln gibi takımın kilit oyuncuları da yok. Ayrıca sahadaki futbolcular maç bitse de gitsek gibi oynayınca aslında ortaya normal bir sonuç çıktı. Rövanş için ise tehlikeli bir sonuç. Galatasaray, Ali Sami Yen’de

Fortis Türkiye Kupası yarı final ilk maçlarında kazananın çıkacağını düşünmüyorum. Aklı ligde olan Çaykur Rizespor sahasında Kayserispor ile yenişemez. Süper Lig’de Ankara karşısında zorlanan Galatasaray ise Gençlerbirliği maçında beraberlikle yetinebilir.
İtalya Serie A’da lider Inter rakipleri ile arasındaki puan farkını korumak için Genoa deplasmanında da kazanacaktır. Bir sezon aradan sonra tekrar ligine dönen ve fırtına gibi esen Juventus da Empoli karşısında galip gelecektir. Napoli-Fiorentina müsabakasında ise beraberliği ilk seçenek olarak görüyorum. İngiltere Premier Ligi’nde oynanan erteleme maçında Chelsea, Tottenham deplasmanında zorlanmasına rağmen galip gelecektir.