Fatih Terim Barcelona maçı sonrasında takımını toparlamak istiyordu. Hafta içinde oynayacağı Brugge karşılaşması ikinci tur için hayati önem taşıdığından, İstanbulspor karşısında farklı bir kadro yapmak istedi. Felipe ve Arif’i dinlendirmeyi amaçladı. Haftalardır forma hasretinde olan Emre Aşık, Balic ve Ümit Karan’ı ilk onbirde sahaya sürdü. Bu karşılaşmada hem aç futbolcularını kazanmak, hem de İstanbulspor’u yenmeyi amaçladı. Bir taşla, iki kuş vuracaktı.
Formaya açlar
"Aç" futbolcuların performansı Brugge maçı için de önemli ölçü olacaktı Terim için. Yenmesi halinde çok büyük avantaj kazanacağı bu karşılaşma öncesinde, ya yeni bir kadro yapısı oluşturacak, ya da önceki takımıyla yola devam edecekti.
Bu anlayış içinde Hasan Şaş ve Balic’in orta sahadan forvete sağladıkları önemli bir katkı söz konusuydu. İki oyuncu da top rakibe geçtiğinde kendi defanslarının önünde set oluşturmayı başarıp, rakibe baskı da uyguladılar. Ümit Karan bulduğu golle moral kazandı.
Bir de haftalardır oynayıp da, çok ağır eleştiriler alanlar var. Ümit Davala, Hasan Şaş ve Christian Galatasaray’ın formsuzlarıydı. Bu maçtan Christian haricindekiler "geçer" not alarak ayrıldılar.
37 dakikalık maç
Aslında 37. dakikada maç bitti. Skor 2 - 0’a geldiğinde ne tempo kaldı, ne de istek. Devre arasında sanki hakem Orhan Erdemir, iki takım oyuncularını da yanına çekip, "Aman çocuklar böyle güzel gidiyor. İkinci yarıyı böyle bitirelim" demişti. İstanbulspor beraberliği düşünecek atakları gelişteremediği gibi Galatasaray’da da üçüncü golü atacak istek yoktu.
Terim’in, ikinci yarıda iyi oynamasına rağmen dinlendirmek istediği Hasan Şaş ve oyundan düşen Balic’in, yerlerine iki orta sahaya oyuncusu alarak yaptığı doğru değişiklik, bu bölgeyi daha dirençli hale getirirken, skora yansıyacak yenilik yaratmadı.
Galatasaray’ın düşen temposunda Brugge maçının kafalarda ön plana çıkmasının da etkisi vardı. Futbolcular kendilerini zorlamayıp, riske girmekten kaçındılar.
Selçuk yetmedi
Aykut Kocaman ise stilinin dışında beşli savunma ile maça başladı. Daha sonra dörtlüye döndü. Skor 2 - 0’a geldiğinde ise Niyazi, Uche ve Saffet ile üçlü savunmayı tercih edip, oyunu hücuma döndürmek istedi. İstanbulspor’da Selçuk bana göre şu anda Türkiye liglerinin en iyi futbolcusu. Ama onun performansı dünkü maçı kurtarmaya yetmedi.
Hakem hakkında söyleyeceğimiz; maçın ilk yarısında sağ arka adalesinde çekme oldu. Özellikle ikinci yarıda maçı çok durdurması temponun düşmesinin nedeniydi. Bu da ayağına yaradı, fazla zorlamak zorunda kalmadı. Ama genel olarak çok bariz hata yapmadı.