Rıdvan Dilmen

Rıdvan Dilmen

rdilmen@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı


Ben ne böyle bir şey gördüm, ne de duydum... Helal olsun Beşiktaş, helal olsun Lucescu... Beşiktaş’ın karşısında dün gece, değil Dinamo Kiev, Avrupa’nın en büyük takımlarından biri olsaydı bile skor değişmezdi.
Dinamo çok atletik ve mücadele eden bir takım. Beşiktaş’ın kazanmak için ancak dünkü gibi koşup, mücadele etmesi gerekiyordu. Siyah - Beyazlılar, bunu fazlasıyla yaptı.
Maç bir başladı, Beşiktaş, Kızılderililer gibi... Uzatma oynanmaya başladı, yine Kızılderililer gibi... Kötü oynayan bir oyuncu arıyorum, bulamıyorum. Hatta vasat oynayan bir kişiyi bile göremiyorum. Herhangi bir oyuncu için "İyi oynadı" dersem, hepsine haksızlık etmiş olurum. Ailece iyi oynadılar.
Benim "İnönü’de, Beşiktaş maç kaybetmez" diye bir iddiam vardı. Hatta iki hafta önce de televizyonda "Dikkat! Pascal geliyor" demiştim.
Lucescu’nun zamanlaması ve antrenman eksiği olan oyuncularını hazırlaması çok ustaca. Ağustos ayında yaptığı bir açıklamada "Pascal ancak kasım sonunda hazır olur" demişti. Ve santim santim Pascal Nouma’yı bugünlere hazırladı.
Lucescu yerinde oyuncu değişiklikleriyle de takımı diri tuttu. Yasin iyi oynamasına rağmen orta sahada bir - iki dakika düşüş yaşayınca, Rumen hoca İbrahim’i sol dışa, Ahmet Yıldırım’ı da orta sahaya çekti. Bu sayede tekrar oyundaki üstünlüğü ele geçirdi.
Beşiktaş Dünya futbolunda fizik gücün ne kadar önemli olduğunu dün gece gösterdi. Tayfur’un önderliğindeki pres anlayışı, bütün takım tarafından kusursuz uygulandı. Arkada Tolga - Ronaldo - Zago üçlüsü çok iyi pozisyon aldı. Orta sahada Tayfur - Yasin, daha sonra da Ahmet Yıldırım presi başlattı. Onların önünde oynayan Pancu - Pascal ve Tümer üçlüsü de değişken oynayarak ve gezerek, herşeye rağmen çok beğendiğim Dinamo Kiev takımının direncini kırdı.
Tabii ki, Tamer’i de unutmamak lazım. O, yetmiş metrede bitmek tükenmek bilmeyen enerjisiyle, kusursuz bir maç çıkardı.
Ben bugünün tarihini bir köşeye yazıyorum. Futbol hayatımda gördüğüm ender günlerden birisiydi.
Herşeye rağmen bu tur garanti değil. Dua edelim, Kiev’de buzlu sahayla karşılaşalım. Saha zemini konusunda herkes gibi düşünmüyorum.