Türk Silahlı Kuvvetleri’nin, Irak’a karşı "kuzeyden bir ikinci cephe açılması" dahil, ABD’nin Türkiye’ye ilettiği talepler konusunda, belirli görüşleri var. Ama askeri liderler, bu alandaki kararların "siyasi otorite" - yani hükümet ve Meclis - tarafından alınması gerektiğini düşünüyor. Ve de, ABD’nin bu konuda sabırsızlandığını gösteren işaretler karşısında, hükümetin bir an önce kesin tavrını belirlemesi gerektiğine inanıyor...
Önceki akşam Ankara’da Gazi Orduevi’nde verilen basın kokteylinde söylenenler bizde bu izlenimi yaratmış bulunuyor.
Kokteylde Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hilmi Özkök okuduğu yazılı demecinde, olası bir savaşın Türkiye için yaratacağı güvenlik ve ekonomik sıkıntıları belirttikten sonra, eğer harekât olacaksa, Türkiye’nin seçeneklerini iyi değerlendirmesi gerektiğini söyledi ve bu arada "TSK kendisine verilebilecek her türlü görev için hazırlıklı olmak zorundadır. Politik direktif alındığında hazırlıklar alınmış olmalıdır" dedi...
***
KENDİSİ ile ayaküstü sohbetimizde Orgeneral Özkök’e ABD’nin ortaya koyduğu "kuzeyden ikinci cephe opsiyonu" hakkındaki görüşünü sorduğumuzda, yanıtı şöyle oldu: Bu konunun iki boyutu var. Biri askeri, diğeri siyasi. Askeri bakımdan kuzeyden bir cephenin açılması, elbet savaşın süresini kısaltır, zayiatı azaltır. Türkiye bu konuda belirleyici bir konumdadır...
Genelkurmay İkinci Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt da aynı konuda görüşünü açıklarken, Meclis’ten bir kararın çıkması gerektiğini hatırlattı ve "en kötü karar, kararsızlıktan iyidir. Çünkü kararı düzeltme şansınız vardır" diye konuştu...
Bu beyanlara bir de hafta başında Genelkurmay’dan Tümgeneral Bekir Kalyoncu’nun Meclis Dışişleri Komisyonu’ndaki brifingde söylediği bildirilen şu sözlerini de eklemek lazım: "Askeri planlamayı yapmamız lazım. Kritik noktaya geldik. Artık siyasi karar almak zorundayız"...
Bu beyanlardan da anlaşılacağı gibi, asker siyasi otoritenin gecikmeden kararını vermesini arzu ediyor. Aksi halde Bush yönetimi beklediği yanıt için (herhalde ABD Genelkurmay Başkanı’nın Ankara ziyareti sırasında) Türk askeri liderlerini sıkıştıracaktır...
***
GAZİ Orduevi’ndeki resepsiyonda Orgeneral Özkök gerek konuşmasında, gerekse grup grup konukları ile sohbetleri sırasında, TSK’nin diğer önemli dış politika sorunları ile ilgili görüşlerini açıklamak fırsatını buldu.
Genelkurmay Başkanı "modernleşmenin öncüsü" olan TSK’nin AB üyeliği için "en etkili araç olacağını" belirtti; ancak "bunun onurlu, eşit şarlarla, milli ve coğrafi bütünlüğümüzü koruyarak" gerçekleşmesi gerektiğini de vurguladı.
Kıbrıs konusunda Org. Özkök, sorunun güvenlik boyutu üzerinde durdu ve "Türkiye’nin güvenlik gereksinimlerini dikkate almayan bir çözüm önerisi başarı vaat etmez" diyerek dolaylı olarak Annan planına atıfta bulundu. Paşa bu konudaki sözlerini sert bir ifade ile tamamladı: "Güvenlik ihtiyacı sağlamayan bir Kıbrıs çözümü ile, Türk’ün Anadolu’ya hapsedilme süresi hemen tamamlanmış olacaktır"...
Genelkurmay Başkanı’nın bu açıklamasının, Dışişleri Bakanlığı’nın Kıbrıs politikasında "bazı düzeltmelerin" yapılmakta olduğunu bildirdiği bir zamana rastlaması ilginçtir. Ne var ki, bakanlığın açıklamasında değişikliğin "tüm ilgili kurumların katkısı" alınarak yapıldığı da belirtilmiştir ki, bu TSK’nin görüşlerini de kapsar. Herhalde "siyasi otorite" bu meselede bazı yeni adımlar atmayı planlıyor. Ancak "askeri makamlar"ın güvenlik kaygılarını da dikkate alarak...
Tunca Bengin
Trump-Musk-Derin Devlet üçgeni...
9 Haziran 2025
Cem Kılıç
Yeni mezuna GSS borcu 2 yıl yok
9 Haziran 2025
Abdullah Karakuş
Bayram notları ve bayramlaşmalar
9 Haziran 2025
Hakkı Öcal
Netanyahu’nun intikamı çok acı olacak
9 Haziran 2025
Dr. Demet Erciyes
Çok uyku akıl sağlığını bozabilir mi?
9 Haziran 2025