BAŞKAN Bush'un bugünlerde keyfi yerinde olmalı! Dünya haritasının başına geçtiğinde, izlediği politikaların yer yer meyvelerini vermeye başladığını görmek, herhalde onu ziyadesi ile memnun ediyordur...
Bu aşamada belki manzarayı bozan bir Irak var. Bush için Irak, haritanın hala en karanlık noktası...
Ama Kuzey Afrika'dan Kafkasya'ya, Ortadoğu'dan Uzakdoğu'ya kadar, diğer bölgelerdeki durum, tam Washington'da planlandığı ve beklendiği gibi gelişiyor. ABD listesindeki "haydut ülkeler"in bir kısmı pes ediyor, eskiden karşıt kampta yer alan bazı ülkeler şimdi "Amerikan nüfuz alanı"nın içine giriyor, diğer bazı ülkeler de "Sam Amca"nın sözünü dinlemeye başlıyor...
***
BİZ de haritaya bir göz atalım ve Libya'dan başlayalım.
Uzun yıllar ABD'ye kafa tutan Muammer Kaddafi şimdi saf değiştirmiş bulunuyor. Herhalde Saddam'ın başına gelenlerin etkisi ile, Libya lideri kitle imha silahlarını ortadan kaldırmaya ve kapılarını yabancı deneticilere açmaya razı oldu. Ayrıca vaktiyle terörizmi desteklediğini itiraf etti, tazminat dahi ödedi...
Şimdi yepyeni bir Kaddafi çıktı ortaya. ABD'ye, Batı'ya, hatta İsrail'e elini uzatan, onlarla dostluk kurmak isteyen bir Kaddafi!
Bu durumda Libya, ABD'nin "haydut ülkeler" listesinden düşecek herhalde. Darısı diğerlerinin başına...
Kuzey Kore kesinlikle bu yolda. Pyaonyang'ın katı komünist rejimi dahi, şimdi Washington ile dirsek temasında. Bush yönetimi açısından, Kuzey Kore artık "kontrol altında!"
Gözlerimizi tekrar Ortadoğu'ya çevirirsek, bu bölgede de Bush'un yüzünü güldürecek gelişmeler oluyor. İran'daki deprem, yıllardan beri ilk kez ABD'nin bu topraklarda "fiziki bir varlık" göstermesi olanağını yarattı. Bu bir "start" olabilir. Washington'un bazı temasların başlaması yönünde Tahran'a gönderdiği sinyallere dün Dışişleri Bakanı Kemal Harazi'den ilk kez olumlu bir tepki geldi: "İran ABD dahil bütün ülkelerle görüşmeye hazır. ABD İran'a karşı yeni bir tavır alırsa, hava değişecektir"...
Ve Suriye. Şam da ABD ile yakınlaşma eğilimini belli etmeye başladı. Başkan Başar Esad'ın ABD basınında yer alan son demeçleri bunu gösteriyor. Suriye liderinin Türkiye ziyareti sırasında söyledikleri de yakında bir ABD - Suriye diyaloğunun başlayabileceği umudunu veriyor.
***
HARİTAYA göz gezdirmeye devam edelim.
Kafkasya'da artık ABD'nin sadık bir dostu var: Gürcistan'ın yeni seçilen Cumhurbaşkanı Michael Saakaşvili. New York'ta okuyan ve çalışmış olan 38 yaşındaki "Mişa"yı, ABD'nin bir "maşa"sı sayanlar var. Ruslar bundan hoşlanmasalar da, Gürcistan'ın artık iyice Amerikan nüfuz alanı içine girdiğini kabullenmek zorundalar...
Afganistan'da da işler Washington'un hesapladığı gibi gelişiyor. Yeni kabul edilen anayasa, başkanlık sistemine dayalı ılımlı bir İslami ve demokratik rejim öngörüyor. "New York Times"ın deyişi ile Afganistan, bütün yetersizliklerine rağmen, demokrasi ile İslamın birlikte yaşayabileceğini gösteren bir model olmaya aday. Şimdiki lider Hamid Karzai de, Washington'un gözünde, işi iyi götürüyor.
Son olarak bir de Hint yarımadasına bakalım. Hafta içinde, Hint ve Pakistan liderleri bir araya geldiler ve Keşmir ile terör meselelerini halletmek konusunda anlaştılar. Bu prensip mutabakatı nasıl mı oldu? Bu da ABD'nin zorlaması ile...
Kim ne derse desin, kabul etmeli ki, sonunda Bush'un dediği oluyor!