Makedoya'da Arnavut militanları ile ordu arasında başlayan ve son günlerde toplumlararası bir çatışmaya dönüşen olayların bir faturası da Türklere çıktı.
"Milliyet" ekibinin olay yerinden bildirdiği gibi, fiilen iki ateş arasında kalan Makedonya Türkleri, korku içinde çok zor günler geçiriyorlar.
UÇK'nın eylemlerine ve Makedon güvenlik güçlerinin operasyonlarına sahne olan köy ve kasabalarda oturan Türklerin bir kısmı, canlarını kurtarmak için, göç etmek zorunda kalıyorlar.
* * *
MAKEDONYA topraklarında gerek Yugoslav yönetimi sırasında, gerekse bağımsızlığın ilanından sonra, ülkeye olduğu kadar kimliklerine de bağlı olarak, rahat yaşayabilen Türk toplumu, şimdi ilk kez huzursuz ve kaygılı...
Ancak, bir Türk yetkilisinin belirttiği gibi, son olaylarda "Türklerin sırf Türk oldukları için" (özellikle Makedon makamları veya güvenlik güçleri tarafından) hedef haline getirildiği doğru değil. UÇK'nın eylemleri ve Makedon ordusunun karşı saldırıları arasında Türkler de sıkışıp kaldı. Bu ortamda Slav militanlarının da Arnavutlarla birlikte bazı Türklerin dükkanlarına veya evlerine saldırmaları, hali ile, Türk toplumunda büyük kaygı ve telaş yarattı.
Aynı yetkilinin deyişi ile Slav milliyetçilerinin bu davranışı, Makedonya'da "çoğunluğun dışındaki kütlenin Müslüman kimliğini öne çıkarmış oldu." Daha açık bir ifade ile, Makedonya'nın topu topu 2.5 milyon nüfusu, şimdi Ortodoks ile Müslüman ve Slav ile Arnavut - ve de Türk - farkı üzerinde bölünmek tehlikesi ile karşı karşıya. Ülkenin geleceği bakımından tehlikeli olan da budur...
* * *
BU aynı zamanda, Makedonya'nın önemli bir unsuru olan 70 bin nüfuslu Türk toplumunun bekası açısından da ciddi bir tehlike oluşturuyor.
Makedon hükümetinin ve güvenlik güçleri başta olmak üzere çeşitli devlet kurumlarının, Türklerin haklarının ve can - mal güvenliğinin bozulmamasına özen göstermesi gerekiyor.
Makedon liderleri, Türkiye'nin son günlerde bu konuda yaptığı girişimlere karşılık, gereken güvenceyi vermiş bulunuyor. Şimdi sözlerini tam olarak tutmaları beklenir...
Bunun sadece can ve mal güvenliğinin korunmasından ibaret kalmaması ve siyasal haklarını da kapsaması gerekir.
Şu sırada Makedonya'nın yeni anayasal düzeninin ve Slav (ve Ortodoks) çoğunluğun dışındaki unsurların statüsünün belirlenmesine ilişkin bazı temaslar yapılıyor. Önümüzdeki pazartesi günü Lüksemburg'da Makedon hükümeti ile Arnavut partilerinin temsilcileri, ilk kez resmi müzakereler için bir araya gelecekler. Bu görüşmelere iki Türk partisinin temsilcileri davet edilmedi. Oysa ülkenin siyasal geleceğinin belirlenmesinde Türk toplumunun da söz sahibi olması gerekiyor.
Şu sırada kendi kontrolü dışındaki nedenlerden ötürü, adeta diken üstünde oturan (ülkelerine bağlılıkları da şüphe götürmeyen) Makedonya Türklerinin doğal hakkıdır bu...
Özay Şendir
Özel’den Sosyalist Enternasyonel mesajları ve İsrail
23 Mayıs 2025
Cem Kılıç
Üretken yapay zekâ dört işten birini tehdit ediyor!
23 Mayıs 2025
Abbas Güçlü
Hayal bile kuramıyoruz!
23 Mayıs 2025
Zafer Şahin
Rakamlar yalan söylemez
23 Mayıs 2025
Abdullah Karakuş
Suriye, İsrail ve karıştırıcılar
23 Mayıs 2025