Sami Kohen

Sami Kohen

skohen@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Evet, AB yürütme organının başı Türkiyeye tam zamanında geliyor. Hükümet, Meclis, medya, kamuoyu vereceği mesajları merakla bekliyor.* * *KUŞKUSUZ Prodi, Türklerin gönlünü kazanacak beyanlarda bulunmaktan geri kalmayacak. Ama kimse onun ağzından kesin ifadelerle "istediğiniz tarihi bu yıl (aralıkta veya hatta mayısta) vereceğiz" gibisinden bir laf beklemesin. Prodinin bile böyle bir taahhüde girişme yetkisi yok. Buna esas kararı verecek olan gene AByi oluşturan devletlerin liderleri, yani başbakanları, Dışişleri bakanlarıdır.Prodinin Ankara ve İstanbulda söyleyeceklerinin, aslında son günlerde Brükselde Türk gazetecilerine verdiği demeçler çerçevesinde olacağını tahmin etmek zor değil. Özetle dile getirdiği görüşler şöyle:1) Türkiye şaşırtıcı bir hızla reformları çıkarttı. Ama yeterli değil. Şimdi uygulamada da aynı başarıyı göstermelidir. Müzakere tarihinin verilmesi Kopenhag kriterlerine tam uyuma bağlı.2) Kıbrıs sorunu hukuken kriterlerden biri değil. Ama pratikte bu meselenin çözümlenmesinde Ankaranın göstereceği kararlılık, müzakere tarihinin verilmesini kolaylaştıracaktır.3) ABde Türkiyenin lehinde bir hava esmekle beraber, kamuoyunun bir kesimi açıkçası Türkiyenin üyeliğine soğuk bakıyor veya karşı çıkıyor. Bunda Türkiyenin büyük nüfuslu, geniş bir ülke olmasının da payı var...* * *ABde çeşitli nedenlerden Türkiyenin üyeliğine soğuk bakanlar veya kaygı duyanlar var. Aynı şekilde Türkiyede de çeşitli nedenlerden ABye soğuk bakanlar veya olası bir bütünleşme konusunda kaygı duyanlar var. Prodinin Türkiye ziyaretinde yapacağı en yararlı işlerden biri, bu kuşkuları, inandırıcı argümanlarla gidermeye çalışmaktır. Örneğin, AB Türkiyeye tarih vermek için mutlaka bütün kriterlerin yüzde yüz uygulanmasını mı bekleyecek?.. Aralık ayına kadar bunu yapmadığı takdirde, ilerisi için nasıl bir sinyal verecek? Kıbrıs müzakereleri mayısa kadar sonuçlanmazsa, AB bir yandan Güney Kıbrısın üyeliğini kesinleştirip diğer yandan Türkiyeye tarih vermekten kaçınacak mı? ABnin Kopenhag kriterleri dışında Türkiyeden yeni talepleri (Kürt, Ermeni, vs. gibi konularda) olabilir mi? Açıkçası, AB Türkiyeyi "ne içine almak ne ne de dışında bırakmak" gibi bir politika mı izliyor?Prodi, Türkiyedeki konuşmalarında kulağa hoş gelebilecek ifadelerin yanı sıra, bir de bu sorulara yanıt oluşturacak somut sözler söylerse, çok iyi olur... skohen@milliyet.com.tr AB Komisyonu Başkanı Romano Prodinin bugün başlayacak olan Türkiye ziyaretinin önemini ortaya koyan birçok faktör var. Birincisi, bunun 40 yıldan beri bu düzeyde yapılan ilk ziyaret olmasıdır. İkincisi, bu gezinin zamanlamasıdır. Prodi, Türkiyenin üyelik müzakereleri tarihi ile ilgili güçlü bir sinyal verilmesini beklediği bir sırada bu ziyaretini gerçekleştiriyor. Ve bu sırada Türkiye, iç reformların yanı sıra, Kıbrıs konusunda da, bazı önemli adımlar atıyor...