Dün İngiltere'deki seçimler için dediğimizi, bugün İran için tekrarlayabiliriz: Sonuç belli. Cumhurbaşkanı Muhammed Hatemi, ikinci bir iktidar dönemini garantilemiş durumda. Ancak aldığı oy oranı bugün öğrenilebilecek.
Hatemi 1979'da oyların yüzde 70'ini sağlamıştı. Bu kez en azından aynı oranı tutturması - hatta tercihan onun üstüne çıkması - gerekiyor. Aksi halde bu, desteğinin ve dolayısı ile gücünün gerilediği şeklinde yorumlanacak. Muhafazakarlar ve karşısına çıkan diğer 9 aday, bu argümanı onun başını çektiği reformculara karşı bol bol kullanabilecek.
Hatemi 4 yıl önceki seçimleri halkın "tepki oyu" ile kazanmıştı. "Molla"ların teokratik düzenine karşı olan kitleler, onu değişimin bir sembolü olarak görmüşlerdi... Bu seferki seçimler ise, bir nevi "güven oyu" niteliğinde. Seçmenler kendisine başladığı işi önümüzdeki 4 yıl içinde sürdürmesi ve hatta tamamlaması için bir şans tanımış oluyor.
* * *
İRAN halkının 57 yaşındaki Cumhurbaşkanı'nı yeniden iş başına getirmesine yol açan çeşitli faktörler var.
* İran toplumunun geniş kesimi, 1979 devriminin katı ilkelerinin ve düzeninin yumuşatılmasından, yani reformdan yanadır. Bu son zamanlarda iyice yüzeye çıkmıştır. Fransız Ortadoğu uzmanı (eski Ankara Büyükelçisi) Eric Rouleau "Le Monde Diplomatique"de "İran toplumu artık korkmuyor" başlıklı incelemesinde, "ülkede sanki püriten düzen, artık engelleyemediği bir karşı kültür ile uzlaşmış görünüyor" diye yazıyor.
* Hatemi, reform yanlılarının nerede ise tek umudu. Rakip diğer 9 adaydan hiçbiri bir alternatif oluşturmuyor. Hatemi, açık ifadelerle "özgürlük, saygı ve huzur" vaat ediyor...
* Bu sözler, özellikle 62 milyon nüfusun yüzde 60'ını oluşturan gençler tarafından hararetle destekleniyor. Üstelik bu gençler - 15 yaşından itibaren - sandık başına gidebiliyor... Kuşkusuz gençlerin çoğu, şimdikinden daha fazla özgürlük, daha köklü reformlar istiyor. Bazısının Hatemi'nin bunları gerçekleştirebileceği konusunda kuşkuları olabilir. Ama hepsi, bugün "ondan iyisinin bulunmadığını" da biliyor...
* * *
HATEMİ, kendisine verilen "devam" sinyalinden sonra ne yapacak?
Tabii İran içinde ve dışında bu konuda çeşitli beklentiler var. Ancak İran'da cumhurbaşkanının "her şeyi yapmaya muktedir" olmadığını unutmamalı. "Molla düzeni" sürüyor. Ülkenin bir numaralı lideri, "rehber" durumundaki Ayetullah Hamaney. O, mollaların oluşturduğu kurul ile birlikte, son sözü söyleyen makam. Ayrıca mahkemelerden polise ve radyo - TV'ye kadar çeşitli kurumlara hakim...
Kendi de bir din adamı olan Hatemi, şimdiye kadar pragmatik bir yaklaşımla, bazı reformları gerçekleştirmeye çalıştı. Bunları gene aynı dikkatle sürdürmek için çaba harcayacak.
Hatemi bir "İslami Demokrasi"den söz ediyor. Yani amacı İslam ile demokrasiyi, devrime dayalı değerler ile özgürlük ve açıklık kavramlarını bağdaştırmak. Siyasi eleştirilere, sosyal tepkilere izin veren, dünyaya (ve Batı'ya) açılan bir yol izlemek.
Bunu başarabilecek mi? En azından dün Hatemi'ye verilen destekten sonra, İran'da geriye dönüş düşünülemez...
Özay Şendir
Özel’den Sosyalist Enternasyonel mesajları ve İsrail
23 Mayıs 2025
Cem Kılıç
Üretken yapay zekâ dört işten birini tehdit ediyor!
23 Mayıs 2025
Abbas Güçlü
Hayal bile kuramıyoruz!
23 Mayıs 2025
Zafer Şahin
Rakamlar yalan söylemez
23 Mayıs 2025
Abdullah Karakuş
Suriye, İsrail ve karıştırıcılar
23 Mayıs 2025