Semih İdiz

Semih İdiz

sidiz@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

115 kardinalden oluşan 'Vatikan Konklavı' bu kez papa olarak 'Panzer' lakaplı Alman Kardinal Joseph Ratzinger'i seçti. Ancak, '16. Benedict' ismini seçen Ratzinger'in papalığı daha ilk günden tartışmalara neden oluyor. Latince bir ifade olan "Habemus Papa"nın Türkçe karşılığı "Papamız var"dır. Yüzyıllara dayanan bu resmi açıklamayla Vatikan, önceki gün olduğu gibi, yeni Papa'nın seçildiğini Katolik dünyasına müjdeler. Aslında Ratzinger'in ismi favorilerin arasında yer alıyordu. Fakat Papa'nın bu kez Latin Amerika'dan veya Afrika'dan çıkacağı sanılıyordu. Onun için Ratzinger'in, üstelik daha ikinci turda, seçilmesi yine de herkes için sürpriz oldu. Peki, bu seçimi tartışmalı yapan nedir?Türkiye'den başlayabiliriz. Ratzinger, Ağustos 2004'te Fransız L'Express dergisine verdiği bir demeçte, Türkiye hakkındaki görüşlerini net bir şekilde ortaya koydu. Ona göre Türkiye'nin yeri Araplar arasındaymış. Türkiye'nin AB'ye katılması ise Avrupa açısından çok büyük bir hata olurmuş. Çünkü Türkler tarih boyunca Avrupa'nın 'antitezini' temsil etmişler. Nitekim, Viyana kapılarına kadar dayanan ve Avrupa'nın kalbini tehdit eden aynı Türkler değil miymiş! Türkiye'ye karşı tezler Kendisine en iyi yanıtı zamanında Başbakan Erdoğan vermişti. Erdoğan, Ratzinger'e net bir şekilde, "Türkiye'nin AB hedefinden sana ne? Vatikan bir AB üyesi mi ki bu fikirleri beyan ediyorsun?" mesajını göndermişti. Konuyla ilgili bir başmakale yazan New York Times gazetesi de medeniyetler çatışmasının üstesinden gelinmeye çalışıldığı bir sırada Ratzinger'in bu sözlerini tehlikeli bulmuş, kendisini 'kurcalayıcı rahip' (meddling priest) diye aşağılamıştı.Katı muhafazakârlığı ile tanınan Ratzinger aslında biz Türklere gelene kadar birçok farklı kesimi kızdırmış olan bir isim. Her şeyden önce, bırakın Müslüman veya Yahudileri, diğer Hıristiyan mezhepleri de kendisini bir sözü için hâlâ affetmiş değiller. Ratzinger, bundan birkaç yıl önce kaleme aldığı bir yazıda, cennete ve Tanrı'nın huzuruna çıkmanın tek yolunun Katolik dini olduğunu belirtmişti. Bu ifadesini hiçbir zaman geri çekmedi. 'Kurcalayıcı rahip' Kendisine kızan diğer kesimler arasında rahip olabilme hakkını elde etmek isteyen dindar kadınlarla laik feministler de yer alıyor. Ratzinger, kadınların rahiplikle bir ilişkileri olamayacağını her zaman açıkça ortaya koydu. Özellikle Amerika'daki Katolik kadınların önemsedikleri bu konu başını çok ağrıtacak. Laik feministlere gelince, Ratzinger onları Avrupa'nın geleceği açısından en büyük tehlikelerden biri olarak görüyor. Ona göre feministler, 'geleneksel aile değerlerini' ve 'annelik kurumunu' zedeliyorlarmış. Bu nedenle nüfusu sürekli azalan Hıristiyan Avrupa açısından büyük bir tehdit oluşturuyorlarmış. Feminizme düşman Bununla da bitmiyor. Ratzinger, aynen ölen Papa 2. Jean Paul gibi, prezervatif kullanımını büyük bir günah sayıyor. Bu yüzden AIDS ile mücadele eden gruplar, Jean Paul gibi ona da 'eli kanlı biri' olarak bakıyorlar. Nedeni de malum. Milyonlarca cahil Afrikalıyı çağımızın bu vebasına karşı koruyacak olan bir nesneyi 'günah' ilan etmiş olması.Halbuki AIDS ile mücadele edenlerin beklentisi bilinçli bir papanın seçilmesi ve Afrika'ya umut vermesiydi. Oysa Ratzinger, 'Ölün ama prezervatif kullanmayın' diyor. 'Ölün ama...' Peki, bu kadar tartışmalı olan bir kardinal niçin papa seçildi? Vatikan uzmanlarına göre bunun sırrı Papa 16. Benedict'in yaşındaymış. 78 yaşında olması bu papalığın uzun sürmeyeceğini gösteriyormuş. 'Konklav'daki kardinaller, somut bir tercihi ortaya koyamadıklarında, zamana karşı oynamak için geleneksel olarak aralarındaki en yaşlı kardinallerden birini seçerlermiş. Yani, 16. Benedict, tarihe damgasını vuran biri değil, sadece 'geçiş dönemi papası' olacakmış. Bunun böyle olup olmadığını göreceğiz. semihi@cnnturk.com.tr Geçiş dönemi papası mı?