Ege İhracatçıları Birlikleri'nden gelen Okan Oğuz, üç dönemdir TİM'in Başkanı.Ege'nin dışında Akdeniz, Uludağ ve İstanbul İhracatçıları Birlikleri de bulunuyor.İhracatçılar cephesinde MHP kadrolaşması yönünde kaygılar arttı. Yönetmeliğe göre TİM'e bir genel sekreter atanması gerekiyordu, başarılı olunamadı.TİM çevresinde "seçim profesörü" diye anılan Okan Oğuz seçim kulislerini, yönetiminde bulunduğu Büyük Kulüp'teki yemeklerde götürüyor ama nafile ok yaydan çıkmış bir kere. Rakipler hazırlanıyor.İstanbul Tekstil ve Hazır Giyim İhracatçıları Birliklerine (İTKİB) bağlı İstanbul Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhraçatçıları Birliği (İHKİB) Başkanı Nuri Artok, Okan Oğuz'u desteklediğini açıklayınca, yönetim kurulunda kriz çıktı. Kendi yönetim kurulundan ve Damat firmasının sahibi Süleyman Orakçıoğlu bu öneriye açıktan karşı çıkıp, icra kuruluna aday olacağını açıkladı. Orakçıoğlu'nun TİM adayının da Oğuz Satıcı olduğu söyleniyor.TİM Başkanlığı'na aday olan İstanbul Tekstil ve Hammadde İhracatçıları Birliği (İTHİB) Başkanı Satıcı, Sarsılmaz Silahları'nın merhum sahibi Sarsılmaz Aliş'in damadı. Karısı Ala Satıcı DYP'nin İstanbul İl teşkilatında kadın kollarında çalışıyor.Bu arada Dış Ticaret Müsteşarı Kürşat Tüzmen'in üç müsteşar yardımıcısı da DPT'den gelmiş. Bu olayı yorumlayanlar, Dış Ticaretten sorumlu MHP'li Devlet Bakanı Tunca Toskay'ı hedef alıyorlar ve anektodu aktarıyorlar:Devlet Bakanı Kemal Derviş'in Ulusal Program'ı açıkladığı basın toplantısında Tüzmen'in de yer alması Toskay'ı sinirlendirmiş, Tüzmen'e "Benim mi müsteşarımsın, Derviş'in mi?" deyivermiş.Estek, köstek laf çok. Biz ihracata bakıyoruz. Üretim nerede? Kotalar da ne sağladık? Yeni pazarlar açabiliyor muyuz? Rekabet gücümüz artıyor mu? Türkiye İhracatçılar Meclisi'ni (TİM) oluşturan, 54 İhracatçı birliğinin 560 yönetim kurulu üyesinin seçtiği 220 delege, temmuz ayında yeni başkanını belirleyecek. Gömü bulmuş gibi saldırdılar? Erbakan'ın avukatlarından Fuat Sağıroğlu, Maliye Müfettişleri Yılmaz Güney ve Hayrettin Gümüşkaya ile tekstil dünyasında tanınmayan, Ankara'da bir ofisi bulunan Mehmet Emin Özalp'in, Öztay Tekstil'i satın aldıklarını yazmıştım.Bunlardan önce Abbate markasını piyasaya çıkaran Ahmet Tayan'dan Öztay Tekstil'i alan Elif Tekstil'in sahibi Mustafa Şimşek'di. Şimşek adına İstanbul Ticaret Odası'nda yığınla şirket görünüyor.Şimşek'in Erbakan ile ilişkisi Kanlıca'daki yalıda açığa çıktı. Yalıyı Şimşek'e Şehmuz Tatlıcı satmıştı.Yazımda Tatlıcı'nın yalıyı 6 milyon dolara Öztay Tekstil'e sattığını yazdım. Tatlıcı itiraz ediyor, "Dışını özenerek yaptırdım ama içini ellemedim. 450 metrekare arasaya, 100 metrekare oturumlu bir yalıdır. 800 bin dolara Öztay Tekstil'e sattım..."Tatlıcı yemin billah ediyor ki, Erbakan tayfası ile aralarında daha önceden bir borç - alacak, tefecilik v.s gibi bir ilişki olmamış. Yalıyı, Erbakan tayfasından aldığı paranın karşılığında sattığını yazmama bozulmuş Tatlıcı, "Kimseden bugüne kadar 5 kuruş borç almadım" diyor. Tatlıcı'nın zenginliğine sözümüz yok. Erbakan tayfasının yanında dizili yalılardan biri de kendisine ait. Tatlıcı'nın yalının satışı ile ilgili verdiği 26 Kasım 1999 tarihi ilgimi çekti. Ben de Tayan'ın, Abbate'yi Şimşek'e sattığını 17 Kasım günü öğrenmiştim.Bakın hele... Şimşek önce 4 fabrika, 5 yurtdışı mağaza alıyor. Sonra koştura koştura Boğaz'da yalı sahibi oluyor. Gömü buldu herhalde! İnsanın bürokrasiden gözü korkar. O tapu senin, bu tapu benim zor olmamış mıdır?Tatlıcı'ya yalının satışını kiminle yaptığını sordum. Şimşek ile pazarlık ettiğini, tapuya ise avukatı ile gittiğini söyledi. O avukat da acaba Öztay'ın yeni ortaklarından Fuat Sağıroğlu olmasın?! Ne yazık ki Tatlıcı isim hatırlamıyor. syilmaz@milliyet.com.tr Gömlek firması Abbate ve Öztay'ın, Necmettin Erbakan ile ilişkisini umursayan var mı? Belki vardır, bıraktığım yerden devam edeyim.