BEYAZIT ÖZTÜRK JAY LENO OLACAK

16 Ekim 2012

Yeni yayın döneminde ‘Beyaz Show’un konuk koltuğu uzamış, konuklar daha rahat oturuyor. Beyazıt Öztürk takım elbise içinde, bir de yelek giymiş. Sıkı sıkı sarmalanmış bir halde terlemiyor mu diye düşündüm. Konuk bol olunca ‘Yetenek Sizsiniz’ durumunu arıyor insan. Dizi oyuncularının her birinin mesela illüzyonist, piyano çalar, akrobat, büyük taklitçi olmaları gerekiyor ki şov hızını alsın. Ortak nokta sohbet; hepsi aynı ayarda olmayınca, Beyazıt Öztürk bunalıyor. Her şey bir yana, “Ben programı bitiriyorum” derse bitecek bir ‘Beyaz Show’umuz var. Bir nevi Jay Leno’dur Beyazıt.

‘YETENEK SİZSİNİZ’ BEKLENMEDİK ANDA TAVAN YAPIYOR

‘Yetenek Sizsiniz’ için artık; hip hopçu gençler standardını çoktan aştığımızı söyleyebilirim. İllüzyon gösterileride aynı şekilde. Taklitlerde hâlâ ‘Fatih Terim’, ‘Recep İvedik’i aşan yok. Erkan Müftüoğlu isimli yarışmacı mesela. Doğaçlama yaptığını söyledi. Algı komiklikte, belli isimler içinde döndüğü için onun doğaçlaması belli bir yere kadar yetenek olarak kabul edilir. Onlar da haklı, örnek olarak kim çıkıyor karşılarına?
Ama bir Berna Canbeldek vardı. Almanya’dan gelmiş. İp üzerinde akrobasi yaptı. Sadece o değil. Müzikle bütünleştirdiği

Yazının Devamı

ELAINE BARRISH HILLARY CLINTON MI?

14 Ekim 2012

CNBC-E’nin yeni dizisi ‘Political Animals’da, bir kadın politikacının öyküsü anlatılıyor. Diziyle ilgili en büyük eleştiri, bu kadar kuvvetli bir konu seçip bunu pembe dizi havasına sokması. Aynı kanalda yayınlanan ‘The Newsroom’ dizisine gönderme yapılarak ‘Political Animals’ın politik arka planı bir yana bırakarak, “Kim kiminle yattı?”, “Kim eşcinsel?”, “Kim alkolik?”, “Kim ahlaklı?” sorularına cevap arayan dizi haline geldiği söyleniyor.

Pilot bölümle başlıyor
“Kocasının başkanlık döneminde aldatılan, kendi girdiği yarışta koltuğu rakibine kaptırsa da ‘Ülkemin bana ihtiyacı var’ diyerek Beyaz Saray’da ona verilen görevi gözünü kırpmadan üstlenen Elaine Barrish Hammond’dan öğrenecek çok şeyimiz var...”
Böyle yer almış basın bülteninde dizinin ana fikri. Signourney Weaver, Elaine Barrish rolünde. Yani Hilary Clinton. Bu akşam ekrana pilot bölüm gelecek. Dışişleri bakanının İran’daki rehine krizini çözme hikayesi var. Türkiye devreye giriyor!

Türkiye Büyükelçisi Serkan!

Yazının Devamı

‘iNTiKAM’IN MERAK EDiLEN KARAKTERi

12 Ekim 2012

Beren Saat’le Mert Fırat’ın başrollerini paylaşacağı Amerikan dizisi ‘Revenge’ın yerli versiyonu ‘İntikam’da diğer oyuncuların belirlenme çalışmaları devam ediyor. Merak edilen bir rol var: Nolan Ross. Dizinin biseksüel karakteri, ‘İntikam’ dizisinde olacak mı ve bu rolü kim oynayacak? Çünkü ‘Revenge’ın en etkili karakterlerinden biri Nolan Ross. Orijinalinde Gabriel Mann oynuyor. Böyle bir tip bizde kim olabilir mesela? Diğer merak konusu da, orijinalinde Emily’nin dövüş sahnelerindeki performansını Beren Saat’in gösterip gösteremeyeceği?

AZİZ BAŞKOMİSER ARTIK YOK
‘Behzat Ç. Bir Ankara Polisiyesi’nin geçen sezon en flaş karakterlerinin başında Aziz Başkomiser geliyordu. Ahmet Uğurlu’nun oynadığı bu karakter yeni sezonda yok. Özellikle ‘dede torun muhabbeti’, Türk dizi tarihinin ‘unutulmaz diyalogları’ arasına girdi bile. Peki neden? Duyduğum, Ahmet Uğurlu Pana Film’in enteresan olabilecek dizisi ‘Ben Onu Çok Sevdim’de yer alacak.

RADYO EVİMİZ, VERMİYORUZ
İstanbul Radyoevi, Dışişleri Bakanlığı tarafından Birleşmiş Milletler’e önerilmiş. Onlar da bu işe “Evet” demişler. İstanbul Radyosu bir tarih. Böyle yazmaktan gerçekten sıkılıyorum. Sanki bilmiyorlar. Ama bu

Yazının Devamı

‘EVLERDEN BiRi’NDE MEŞHUR ÇARŞAF!

11 Ekim 2012

İlla o çarşafı gösterecekler! Erdal’la Nursen ‘beklendiği üzre’ geceyi aynı yatakta geçirmiştir. Gençler dayanamamış, olan olmuştur! ‘Evlerden Biri’nde bu ‘olanın olması’ ve sabah kalkınca ‘çarşafın toplanması’ temaları ‘beklendiği gibi’ bizlere sunulmuştur. Nursen yatağın kenarında gözleri sabit bir yere bakar. Çarşafa bakmakta ve çarşafın malum noktasına takılmaktadır. O sahnenin nereye gideceği anlaşılıyor. Anlamayanlar için de yönetmen “Alın işte, durum budur” diyerek RTÜK çerçevesinde bu bölümü çekmiş anlaşılan.

YENİ ‘MEDYA MAHALLESİ’NDE İDEOLOJİLER ÇARPIŞIYOR
Ayşenur Arslan’la Akif Beki yeni sezonun ilk ‘Medya Mahallesi’ programına geçen pazartesi başladı. İlk izlenim; soğuk savaş...
Ayşenur Arslan cephesinde “Biz eski solcuyuz ona göre” tavrı var; Beki tarafındaysa “Başkasının mahallesindeyiz farkındayım” havası hakim. Peki bu işin sonu ne olur? Seneye birlikte olmazlar.

DİZİDE ÜÇ ÇOCUK GÖNDERMESİ
Başbakan’ın “Üç çocuk yapın” mesajı dizilere ‘espri’ olmaya devam ediyor. Fox’ta yeni başlayan ‘Merhaba Hayat’ta jinekolog Deniz, eski sevgilisi Sinan’ın çalıştığı klinikte tesadüf eseri sezaryenle bir doğum gerçekleştirir. Hümeyra (Sinan’ın eski eşidir!) ondan çok

Yazının Devamı

KARiZMATiK ‘KARADAYI’

10 Ekim 2012

ATV’nin yeni dizisinde, jenerik müziği çaldı ve ‘Ezel’ hatırlandı. Kenan İmirzalıoğlu çıktı karşımıza. Heybetli. Aynı bıyık ve aynı sesle hangi karakterde olsa da “Karizmayım” diyor. Kıyafet değişiyor, ama şekil değişmiyor. Çetin Tekindor’a hem dizi hem de filmlerde çok denk geldim şu sıralar. ‘Biraz özlesem’ diyerek izledim kendisini. Konu daha öyle alıp götürmüyor ama. ‘Karadayı’dan ilk izlenimler böyle.

DÖNEM DİZİSİNE İSTANBUL’DA MEKAN YOK!
İki yeni dizi, mekan olarak İstanbul Lisesi’ni seçmiş; ‘Veda’ ve ‘Karadayı’. Lise binası ‘Karadayı’da adliye olarak kullanılmış. ‘Veda’daysa yanlış hatırlamıyorsam askeri garnizondu. Düşünün, başka mekan yok, böyle bir sahne için İstanbul’da. Ya da tesadüfün bu kadarı mı olur?

QUARESMA OYNAMIYOR, AMA TV’DE GOLLERİ ATIYOR!
Temmuz ayından bu yana bir Quaresma’dır gidiyor. Hakkında yapılan her haberin bir de görüntüsü var. Ne yapıyor Quaresma? Gol atıyor. Peki kaç aydır? Üç aydır.

Yazının Devamı

CEM HAKKO YENi TV KURUYOR

9 Ekim 2012

BPower grubunda bir hareketlilik vardı. Önce yeni yapılanma diye yeni birimler oluşturuldu. Sonra onların başına genel müdür geldi (Belkıs Gülcan). Artık yeni işlerin zamanı geldiği anlaşılıyordu. Cem Hakko, sağlamcıdır. Bir iş yapacaksa ve bunu duyuruyorsa belli ki zamanı gelmiştir. Kaç yıldır bu piyasada? Önce radyosunu geliştirdi sonra bir müzik kanalı kurdu. Çok yavaş ilerledi. Her ikisini de yayın ağı, teknik vs. anlamda tam profesyonel bir çizgiye getirdi (müzik olarak bana hitap etmese de durum böyle!). Şimdi “Artık biraz serpilelim büyüyelim” dedi Hakko. Bu gelişmelerin ardından olan bitenin ne olduğunu sordum.

“Yeni tematik kanal kuracağız”
Power Medya Group çatısı altında yeni tematik kanallar kurma çalışmaları, bir plan dahilinde önümüzdeki dönemlerde başlıyor. Grubun açıklaması böyle.

Konser ve organizasyon işine de giriyorlar
Geniş çerçevede prodüksiyon hizmeti veren bir prodüksiyon evi kuruluyor. Televizyonun yanı sıra dijital ve mobil medya mecralarına hizmet verecek. Bir diğer önemli kalem, etkinlik ve organizasyon. Buradan anladığım ‘Power Radyoları’nın dinleyici kitlesine hitap eden grup ve şarkıcıların konserleri mesela. Yani Cem Hakko eğlence

Yazının Devamı

‘YEMEKTEYiZ’ NEDEN FOX’TA?

8 Ekim 2012

Show TV’nin ‘Yemekteyiz’ programı neredeyse bu kanalla özdeşlemişti. Bir baktık karşımıza Fox TV’de çıktı. Peki nedeni neydi bu olayın? ‘Yemekteyiz’ bir yabancı format. ‘Dine With Me’. Show bu formatı satın aldı. 30 dakikalık yayını ‘Türk usulü’ bir hale getirdi. Yani 180 dakikalık bir şova dönüştürdü. Bu haliyle patlama yapınca format sahibi bölüm başına format ücretini dört katına çıkardı. Show TV’de bitirme kararı aldı. Söylenen bir başka olay. Format sahibi şirket isim hakkını bir başka şirkete sattı. Onlar da Fox TV’ye.

KÜÇÜKLERE YABANCI DİZİ UYARLAMASI
Yabancı dizi formatlarının yerli hali bizde epey karşılığını buldu diyebilirim. Daha çok ‘büyüklere’ yönelik oluyor. İlk defa çocuklar için bir yabancı format yerli yorumuyla ekrana geliyor. Disney Channel’da yayında olan ‘Zil Çalınca’. TİMS Produciton işi dizinin aslı İtalyan Disney Channel ‘Quelli d’Ell Intervallo’. Geçen nisanda bizim Disney Channel’da yayına başladı. Tüm yayınları içindeki tek yerli işi. Özelliği o kısa süreli teneffüslerde öğrenciler arasında konuşulanların senaryolaşmış hali diyeyim Yeni bölümleri 24 Ekim’de başlıyor. Şimdi bir başka iş bekliyor; kendi formatımızı Disney Channel’da

Yazının Devamı

SORU SORAN iZLEYiCiYE KIZMAK!

7 Ekim 2012

En gereksiz olaylardan biridir. Son örneğini ‘Teke Tek’te izledik. Fatih Altaylı, ‘Avni A.’ adlı izleyiciden gelen bir mesaja kızdı. “Yani Avanak Avni de olabilir” diye yaptığı girişten Altaylı, sinir kat sayısının had safhada olduğunu gösterdi. “Fatih Bey siz, Çin yanlısı mı, İran yanlısı mısınız nesiniz?” gibilerinden gerçekten abuk bir soruydu. Altaylı da sinirine hakim olamadan sert bir cevap verdi. İşte anlatmak istediğim bu. Adam zaten geyik yapmış, hatta televizyonda izlerken “Amma gaza geldi” diye de gülüyordur muhtemelen.

RIDVAN DİLMEN MAÇ ANLATMASIN!

Yani yorum yapmasın. Perşembe gecesi Fenerbahçe’nin B. Mönchengladbach maçında, Ercan Taner’e eşlik etti. Bir kere arkadan sinek vızıltısı gibi bir ses geliyor. Bağıran bir adam değil. Çok konuşunca gerçekten vızıltı halini alıyor. “Ne diyor?” diye özel olarak Rıdvan Dilmen’i dinlemek lazım. “Kaç kaç, geri kaç”, “Ver pası, ver sağına” diye izleyeni ayrıca geriyor. Kendini kaptırıp ‘kahve moduna’ geçtiği durumlar bir başka enteresan; “Gerekirse kart göreceksin” diye topun oyuna geç sokulması konusunda akıl da veriyordu Fenerbahçeli futbolculara! Peki tersi olsa, rakip takım aynı numarayı yapsa Rıdvan Dilmen, “Abi

Yazının Devamı