iKi CUMA DiZiSiNDE iSTANBUL’UN ACIMASIZ HALi

16 Eylül 2012

Cumartesi yazı günü olmayınca, cuma akşamındaki rekabeti değerlendirmek bugüne kaldı

Cuma akşamı başlayan TRT 1’nin ‘Şubat’ ve Kanal D’nin ‘Kayıp Şehir’ dizileri, İstanbul’un yeraltı ve yerüstü sürünenlerinin halini anlatıyor. Hafta sonu rekabetinin bir yanı, bu ortak konunun iki farklı yelpazesinde olacak. Çöp toplayan ya da bir bankta uzanan ya da kör karanlıkta bıçak sallayan ya da çocukluğunu yaşamamış, ya da Marmara şarabının köprüaltındaki hali ya da bir viranenin karanlığında ölü ışığında çekilen tinerle ‘Şubat’, belki çekilen semtlerin yakınlığıyla bize ait bir dizi olabilir. Ama dünya üzerindeki ‘yeraltının’ tasviri de olma yolunda gördüm.
‘Kayıp Şehir’ bir Tarlabaşı hikayesi. Senaryo kartviziti ağır, müzik kartviziti ağır, oyuncu kartviziti ağır. Peki sonra? ‘Çok şey beklemek’ diye körolası bir durum vardır. TRT’nin kendine göre biraz daha rahatlığı var. Kanal D, “Yeni işim tutmalı” telaşındadır büyük olasılıkla. Yani ‘Huzur Sokağı’ ve ‘Emir’in Yolu’yla da rekabet halinde olacak ‘Kayıp Şehir’. İkisi, hafif uçar kaçar dizi olarak görülse de genel izleyici profiline (oy oranında olduğu gibi!) daha yakın diziyle mücadele edecek. Yani cuma akşamları için şöyle bir

Yazının Devamı

ÇARŞAMBANIN GALiBi HÜRREM OLUR

14 Eylül 2012

‘Kuzey Güney’le ‘Muhteşem Yüzyıl’ın yeni sezonu açtı. Aynı gün ve saatte yayınlanması ‘Kuzey Güney’in aleyhine, çünkü ‘Muhteşem Yüzyıl’ artık ‘tarihi pembe dizi’ kıvamında

‘Kuzey Güney’den orta karar açılış
Yönetmen değişmiş, tarz değişmiş; “Nereden başlasak’ havası oluşmuş dizide. Yani bir yerde ısınma turlarıyla başladı. Kıvanç Tatlıtuğ, “Bu ülkeden star kim çıkar?” sorusunun cevabı... Dizi ne olursa, nerelere giderse gitsin, Tatlıtuğ, “Ben oynuyorum” diyor.

Aynı gün yayınlanmamalı
‘Muhteşem Yüzyıl’ ile aynı gün yayınlanması ‘Kuzey Güney’in aleyhine bir durum. İki diziden birini seçmek isteyen çarşamba günleri ‘Muhteşem Yüzyıl’a takılır. ‘Kuzey Güney’i izleyenler ise internet ortamına kendini atar diye düşünüyorum.

Yazının Devamı

AHMET ÇAKAR’A KIZMAK

13 Eylül 2012

Futbol yorumcusu Ahmet Çakar’a çok kızarız. Son olarak Şekip Mosturoğlu’yla olan muhabbetiyle gündeme geldi. Bu ne ilk, ne de son. ‘Dinamit’, ‘gerilim’, ‘ fırtına’ isimli programların kanalında bulunuyor Çakar. Bağıran bir tek o mu? Sürekli bağıranların kanalı orası. Tercih böyle. Ahmet Çakar da cuk oturuyor konsepte! Sorun Çakar da değil. Sorun böyle bir yayın anlayışında. “Beğenmeyen izlemesin” diyenlere.

HER MAÇ YAYININDA AYNI HİKAYE

Star’da yayınlanan maçlarda dizi tanıtımları ekranın neredeyse yarısına yakın bir yer kaplıyor. Özel televizyon tarihinin naklen yayın hastalığı bir türlü geçmiyor. Dönüp dolaşıp aynı durumu anlatıyoruz. Şu ekranı tanıtımla kaplamanın ne alemi var? Hâlâ futbolcunun üzerinde ‘Muhteşem Yüzyıl’ görüntüsünü bindirmeyi akıllı tanıtımdan saymak, modası geçmiş bir yaklaşım!

DENİZDE KUM, ALTYAZIDA GERÇEK

Beyazıt Öztürk’le Erdal Özyağcılar’ın dizi tadındaki banka reklamında, altyazıyı hızına uyarak okuyabiliyor musunuz? Yukarıda deniz, kum ve Maldiv Adaları var. Aşağıda hızla akan yazıdaysa kredi hayalinin gerçekleri! Zaten onun için çok hızlı geçiyor. Kredi sözleşmelerinin karınca duası maddeleri gibi!

REHBERiM

PİYANGO ZENGİNİ BOYACI

“Mil

Yazının Devamı

TWITTER SIRALAMASINDA BiZ NEREDEYiZ?

12 Eylül 2012

İsviçre’nin önemli gazetesi Tribune de Geneve’nin haberine göre, dünyada sosyal medya ağı kullanıcı sayısı ve ülkelerinin haritası çıkarılmış. Durum gayet iyi. Twitter olayında Avrupa’da çok iyi, dünya üzerindeyse ‘iyi’ durumdayız.
En çok Twitter kullanıcısı ülke, ABD (142 milyon kişi). Onu Brezilya (41 milyon kişi), Japonya (35 milyon kişi) ve Endonezya (29 milyon kişi) izliyor. Asya ve Güney Amerika ülkeleri ortalaması 10 milyonun üzerinde.

Türkiye Avrupa’da üçüncü sırada
Avrupa’da, İngiltere (33 milyon kişi) ve İspanya’dan (11 milyon kişi) sonra biz geliyoruz . Türkiye’ de 9,5 milyon Twitter kullanıcısı mevcut. Rusya’da da aynı sayıda kullanıcı var. Gelişmekte olan ülkeler (ABD hariç) Twitter’ı çok seviyor.
Sanırım Facebook da buna benzer bir sonuç verir.
Artık bunun psikolojik ve sosyolojik nedenlerini işin uzmanları araştırır.

Yazının Devamı

BBC YAPIMI KOMPLO TEORiSi

11 Eylül 2012

‘Komplo Teorileri 9/11 10 Yıl Sonra’... 11 Eylül saldırısı üzerine çeşitlemeler. Aslında bu, bir saldırı değil miydi? Bir komplonun parçası mıydı? Komplo teorileri hiç bitmez. ‘Amaçlanan bir düzen’ vardır. Ve bu, adım adım bugünlere gelmiştir. Komplo teorileri de sadece soruları sormuş gün ışığına ne çıktıysa, “Zaten biz demiştik”le sınırlı kalmıştır. BBC yapımı bu çalışma da bir anlamda öyle. “Vay be, zaten ben söylemiştim” diyerek izlenecek. İzlerken de bizim ‘komplo teorilerini’ hatırlayabilirsiniz. “Bizde âlâsı var” diyebilirsiniz. Şöyle bir ay içinde yaşadıklarımızdan kaç komplo teorisi soslu belgesel çıkar? Bizde BBC olmadığı için! NTV / 22.00

EFSANE DİZİNİN FİLM HALİ

‘Şarkı Söyleyen Dedektif’. 80’lerin efsane BBC dizisinden beyazperde uyarlanmış bir film. Oscar adaylığının yanı sıra BAFTA ve Altın Küre ödüllerini de elinde bulunduran Robert Downey Jr., Mel Gibson, Adrian Brody ve Robin Wright Penn gibi birbirinden ünlü isimlerle karşımıza çıkıyor. Sıra dışı bir cilt hastalığından muzdarip yazar Dan Dark (Robert Downey Jr.) bir İngiliz hastanesinde tedavi görmekte, bir yandan da romanı üzerinde çalışmaktadır. Yüksek ateş ve paranoyanın etkisinde

Yazının Devamı

STAR’IN BiR STARI VAR

10 Eylül 2012

Star tanıtımı izleyenlerin aklında kalan kare nedir? Yani, kanalın bir yerde imajını özetleyen, yeni sezondaki kimliğini ortaya koyan. Nedir? ‘Muhteşem Yüzyıl’. Tamam, Star büyük oranda eşittir ‘Muhteşem Yüzyıl’ ama bir filmin bütünün izledikten sonra akılda tek kalan buysa! Ayrıntılı izle, ağır çekim izle, bir daha bir daha izle, ararsan bulursun tabii ki başka şeyler. Benim dediğim bir kalemde, hızlı anlık, ilk tanışma izlenimi. Önemli olan da budur çünkü.

TRT SPOR’DA MUHTEŞEM GEÇİŞ!
Tam denk düştü söyleyeyim; hani “Yakaladım” dersem yalan olacak. Denk düştü. Dolaşırken, TRT Spor’da baktım, Ahmet Cömert Uluslararası Boks Turnuvası’ndan bir maç. Bizim boksör, Rus’la kapışıyor. İyi kapışma oluyor. Takıldım kaldım. Son raund acayip hareketli geçiyor. Puan farkı da öyle fazla değil. Son 1 dakika 25 saniye. Orhan Ayhan da heyecanlı anlatıyor. Taaak paralimpik olimpiyat oyunlarına bağlandı. Türkiye-Polonya basket maçı başlıyor. Bunun izahı olamaz. Maç biter sonra dönersin diğer karşılaşmaya. Muhteşem bir geçişti!

“BU MAÇIN YERİNE DRAKULA FİLMİ OYNATSAYDIK”
Murat Kosova’yı oturup burada anlatacak değilim. Marka olmuştur. Bizdeki ‘milli duygular’ bunalımıyla maç

Yazının Devamı

HUZUR SOKAĞI YA DA EŞARP REKLAMI

9 Eylül 2012

İzlerken Sinem Öztürk’ün yakın çekimlerinde, bende uyandırdığı izlenim böyle oldu. Samanyolu Televizyonu’nda sık sık karşımıza çıkar bu eşarp reklamı. Bakımlı ve güzel bir kadının ‘örtünmüş’ halidir. Bir markadır ve örtünmenin ‘sınıfsal ayrıcalığı’dır icabında. Bir simgedir kısaca.
ATV’nin yeni dizisi ‘Huzur Sokağı’ da genel havasıyla bu reklama benziyor. Sibel Demiratar da ‘örtündükten’ sonra ikinci bir ‘Armine’ olarak karşımıza çıkacak. “Ekranların ilk tesettürlü dizisi” diye garip garip yazanlar da oldu, “Ekranın başına geçen muhafazakÓAr izleyici tatmin olmayacak” diyenler de...
Babalar, bu ‘tesettürlü dizi’lerin uzman kanalı var. Bugüne kadar semtine uğramadıysanız, görememiş olabilirsiniz, ama işin aslı bu. Orada ‘başını örten’le ‘örtmeyen’ arasındaki ‘derin uçurum’ çeşitli örnekleriyle sergileniyor. Bu dizinin tek farkı ‘Huzur Sokağı’ adını taşımış olması.
Seyirci, hangi diziyi nereden izleyeceğini bilir. Samanyolu Televizyonu, bir ATV bir Star kadar izleniyor. Yani “Ekranların ilk tesettürlü dizisi” diyenler çuvallıyor...

EMİR’İN YOLU, DOĞRU YOL

Kaldır ‘Feriha’sını geriye ne kalıyor? Emir. Diziyi yapanlar “Bu Emir’i genç kızlar

Yazının Devamı

POLAT ALEMDAR SURiYE’DE

7 Eylül 2012

Haftaya perşembe ATV’ de yeni bölümleriyle ekrana gelecek ‘Kurtlar Vadisi Pusu’, anladığım kadarıyla bu sene adından çok söz ettirecek. Tahmin ettiğim ‘senaryolar’ olacak aslında. Önemli olan, bize nasıl sunulacağı, hangi yorumlar içinde verileceği tabii ki. Suriye üzerine senaryolar mutlaka yer alacaktır diye düşündüm. Ve öğrendim ki; daha fazlası mevcut! Dizimizde gayri nizami harp birimi Kamu Güvenliği Teşkilatı, bölgesel bir ekip kuracak. Tabii başında Polat Alemdar olacak. Arap, Azeri, Boşnak, Arnavut, Kürt, Kazak gençlerden oluşacak bu tim.


‘Kurtlar Vadisi Pusu’nun yeni sezonu 13 Eylül’de yeni kanalı ATV’de başlayacak. O bölümde Polat Alemdar, Memati’yi toprağa verecek.

KGT’nin ilk görevi ne olacak?
Hatay’daki Suriyeli mültecilerin kampındaki Muhaberat (Suriye Gizli Servisi) ve İran ajanlarıyla çatışmaya girilecek. Kürt sorunu da tabii ki dizinin vazgeçilmezi. Peki bu konuda neler olacak? Bölgedeki sınırların nasıl değişeceği üzerine ‘senaryolar’ var. ‘Kurtlar Vadisi Pusu’da da anlatılacaklar için ‘senaryo’ demek galiba yavaş yavaş anlamsız oluyor. Ya da bunu ‘Kurtlar Vadisi Pusu anlatmıştı’ hikayelerini hatırlayın!

FRANSIZ DİZİSİNDE PKK VAR

Fransız

Yazının Devamı