Şükrü Andaç

Bu kitap mutluluk ve başarı ile ilgili şu anda popüler olan pek çok görüşü yıkıyor... Psikolojik danışmanlık denildiğinde ilk akla gelen isimlerden Acar Baltaş, yeni çıkan “Hayatın Hakkını Vermek” isimli kitabında; iş hayatı, sosyal yaşam ve anlamlı bir hayat sürmeye farklı bakış açılardan bakıyor.

Günümüzde haz peşinde ve tüketmeye yönelik anlık mutlulukların peşinde koşan insanların asla derinleşemeyeceğini ve bu dünyada sadece yüzeysel bir deneyim yaşayacağını savunuyor.

Üretmeden, çok çalışmadan, kaygı ve korku duymadan, hayal kırıklığına ve başarısızlığa uğramadan, mutsuz olmadan anlamlı bir yaşam sürülemeyeceğine inanıyor. Hatta bunların bizlere gelişim için önemli bir fırsat kapısı araladığını ifade ediyor.

Baltaş, son dönemde yaygın olan “kendine inanırsan başarırsın” formüllerine de karşı çıkıyor; dünyada kendine en yüksek güvene sahip olanların sosyopatlar ve narsistler olduğunu söylüyor.

Başarı ve mutluluğun elbette kolay bir formülü yok. Ama kitapta bilimsel araştırmalar

2020 yılı pandemi dolayısıyla tüm dünyada birçok olumsuzluğun yaşandığı bir sene oldu.

Ama arada moralimizi yükselten gelişmeler de olmadı değil.

Mesela Alman otomobil devi Volkswagen’in (VW) sürpriz Türkiye yatırımı.

2020 yılına girerken 943 milyon liralık sermayeli şirket kurdular.

Manisa’da 1 milyar euro’luk dev yatırıma, binlerce kişilik istihdama kucak açtılar.

Çok sevindik.

Ancak sevincimiz yaz başına kadar sürdü.

Bir duyduk ki Almanlar yatırım için şirket bile kurduğu Manisa’yı değil, Slovakya’nın Bratislava şehrini seçmiş.

Ünlü şovmen Beyazıt Öztürk olsa; Beyaz Şov’da konuğu Elon Musk’ı izleyicilere şu sözlerle takdim ederdi:

En genci...

En popüleri...

En yenilikçisi...

En farklısı...

En teknolojik olanı...

En havalısı...

Tüm dünya olarak son derece zor bir süreçten geçiyoruz. Hepimiz güç bir mücadelenin içindeyiz. Pandemide sağlığımızı korumanın yanı sıra, duygusal ve zihinsel sağlığımızı korumak da gün geçtikçe zorlaşıyor.

Pek çok farklı kaynaktan biliyoruz ki; araştırmalar başarının mutluluğu değil, mutluluğun başarıyı getirdiğini söylüyor. Yani başarılı olunca mutlu olmaktan çok, mutlu olunca çok daha başarılı oluyoruz.

Ve mutluluk sadece özel hayatımızı değil, iş hayatımızı da etkiliyor.

Peki sürekli karamsar haberler aldığımız korona günlerinde kalıcı mutluluğu nasıl yakalayabiliriz?

Psikolog ve yaşam koçu Elia Gourgouris “Kalıcı Mutluluğun 7 Yolu” adlı yeni yayımlanan kitabında (Remzi Kitabevi), mutluluğu bulmak adına basit bir ankete yer veriyor ve bizlere bir yol haritası sunuyor.

Anketteki 25 konu, insanların mutluluk duygusuna katkıda bulunan en önemli göstergelere işaret ediyor.

Haydi başlayalım...

Öncelikle anketteki her bir konunun sonundaki üç noktanın üzerine; şu andaki duygularınıza en yakın olan seçeneğin rakamını (

Dolar indi mi, çıktı mı? Borsalar çökecek mi? Kriz mi kapıda? Biden seçildi, Amerika’dan yaptırımlar gelir mi?  Korona daha ne kadar sürecek? Aşı acaba güvenli mi, olmak istesek de bulabilecek miyiz?

Bu ve benzeri soruların yaşantımızda daha fazla yer tuttuğu şu günlerde biraz nefes almaya ve iyi haberlere ihtiyacımız var.

Bu yüzden moralleri yüksek tutmanın, bardağın dolu tarafına bakmanın yakın geçmişe göre çok daha önemli olduğu günlerden geçiyoruz. Biraz nefes alalım, arkamıza yaslanalım ve gelin hep birlikte gençlerin enerjisine odaklanalım.

Hikayemizin ana aktörü bir Türk girişimi: Meditopia...

Gündelik yaşamda duygusal ve psikolojik meydan okuma ile karşılaşan milyonlarca kişinin, bu zorlukları aşması; kaygı, stres, uykusuzluk, yalnızlık hissi gibi konuların üstesinden gelip daha mutlu bir hayat sürmesini hedefleyen bu girişim, şu günlerde büyük oynuyor. 

Meditasyon temelli online platform, aslında sade bir anlatımla “mental koçluk” yani “zihin koçluğu” yapıyor.

2017 yılında kurulan

Milliyet’in kuruluşunun üzerinden 70 yıl geçti.

Her şeyin çok hızlı değiştiği dünyamızda bir kurumun 70 yıl boyunca ayakta kalması, özellikle ulusal ölçekte yayın yapan bir gazetenin 70. yıldönümünü kutluyor olması son derece zor ve önemli bir olaydır.

“Değişim” deyip geçmemeli.

Basit bir kelime gibi görünen “değişim”in öylesine yıkıcı etkisi oluyor ki, dünyada nice kurum ve kuruluşun bir zaman sonra esamesi bile okunmuyor.

Bu durum geçmişte de böyleydi, gelecekte de öyle olacak.

Hatta dijital devrimin hızlanmasıyla işletmelerin ömrü öngörülenden çok daha hızlı kısalacak.

Burada önemli olan değişime uyum sağlamak. Ve elbette dönüşebilmek.

Baş döndürücü hız...

Cumhurbaşkanlığı himayesi ve Türkiye’ye güven rol oynadı. Milyonları ekran başına çeken Formula 1 macerasında Türkiye haftaya ikinci perdeyi aralıyor. Bu kez yarış tek perde ama olsun; İstanbul hikayesine katkı anlamında çok önemli.

Üst üste 7 yıl (2005-2011) düzenlenen, sonrasında yıllık 26 milyon dolarlık ücret yüzünden sözleşmesi yenilenmeyen F1’i n İstanbul’daki yeni macerasında, Türkiye’nin gösterdiği çabayla birlikte Kovid-19’un etkisi var. 

Türkiye Otomobil Sporları Federasyonu (TOSFED) Başkanı Eren Üçlertoprağı ile buluşmamızda öğreniyoruz ki; otomobil sporunun FIFA’sı olan FIA’nın Başkanı Jean Todt ile TOSFED yönetimi bir süreden bu yana F1’in yeniden İstanbul’a gelmesi adına görüşmeler yürütür. Bu seneki yarışlarla ile ilgili ilk aksiyon ise sürpriz bir şekilde Todt’dan gelir.

TOSFED Onursal Başkanı Serkan Yazıcı ile Eren Üçlertoprağı ikilisini, şubat ayı ortasında Paris’teki evinde ağırlayan FIA Başkanı, Kovid-19

Moskova-Sibirya hattında 900 milyon dolarlık üç proje alan Limak; soğuk hava ve pandemiye karşın; Türk mühendisliğinin en kaliteli işi çıkaracağını bir kez daha gösteriyor

Korona salgını dolayısıyla tüm dünyada ekonomik aktivitelerde ve yatırımlarda büyük durgunluğun yaşandığı 2020’de, Limak Rusya’da atağa kalktı.

Moskova’dan Sibirya’ya uzanan coğrafyada art arda büyük çaplı projeler alan ve inşasına başlayan grubun attığı üç imzanın toplam büyüklüğü 900 milyon dolara karşılık geliyor.

Alınan projeler Omsk’ta buz hokeyi salonu; Ufa’da tünel, köprü ve otoyol; Moskova’da ise konut projesi olarak sıralanıyor. İlk iki projede Limak-Marashstroy ortaklığı var, konut projesini Limak üstlendi.

Limak aldığı bu yeni projelerle, son beş yılda Rusya’da 1.6 milyar dolarlık büyüklüğü yakalamış durumda.

Limak Holding Yönetim Kurulu Başkanı Nihat Özdemir, Rusya pazarına iddialı girdiklerini belirtirken, hızlı büyüme adına çaba sarfettiklerini ve kısa sürede 2 milyar dolar barajını