Tunca BENGİN
Deprem vatandaşın aklını başına getirdi. Herkes oturduğu semtin zeminini, binanın sağlamlığını merak ediyor. Olası bir depreme karşı hazırlıklı olmayı amaçlıyor. Ne de olsa can pazarı...
İyi de
lüks ve
manzara uğruna gözardı edilen bu önlemler bir günde nasıl alınacak. Zaman kıymetli, bilim adamları net tarih veremiyor. Vali
Erol Çakır'ın açıkladığını göre; İstanbul'daki konut sayısı 2 milyon 400 bin. Üstelik yarısı da kaçak. Binlerce kamu binası var. (Okul, hastane vb) Tek tek bunları elden geçirmek kaç yıl alır?.. Sonra nasıl yapılacak? Kişi evinin gerçekten sağlam olup olmadığını nasıl öğrenecek, kaç para ödeyecek? Gözle bakıp sağlam demek yeterli mi? Bunların hepsi başlı başına sorun. Yol göstermek amacıyla, bugün bunlara değineceğiz.
Öncelikle zemin
Jeofizik mühendisi
Yavuz Haberdar, yapının sağlamlığı kadar zeminin önemine de dikkat çekiyor. Ama sadece gözlemsel teşhisin yetmeyeceğini savunuyor. Yapılması gerekenleri şöyle sıralıyor:
"Jeoteknik çalışmaların başlangıcında blok bazında minumum onar metre derinliğindeki sondajlarla gerek o anda gerekse numune alınarak test edilmeli. Labaratuvar testi özellikle beş kat üzerinde ve eğimli alanlardaki binalar için şart. Bina beş katın altında ise sismik dalgalar ya da elektrik iletkenliğinden istifade edilerek yeraltı katmanlarında boşluk olup olmadığı kırık çatlak var mı, ana kayanın derinliği , zeminin titreşim periyodu tespit edilmeli. Sismik veri olmayan zemin raporu yetersiz."
Gelelim ücretine; Beş katlı bir bina için zemin testi bin dolar (514 milyon lira). Çok katlı binalar için ise 2.200 dolar ila 3. 500 dolar arasında değişiyor. Hazırlanma süresi 15 gün...
Sıra binada
Bundan sonrası inşaatçıların işi. Önce büro incelemesi. Yani temel zemine göre belirlenmiş mi, projeye uygun inşa edilmiş mi gözden geçiriliyor. Ardından bina kontrolü başlıyor. Bodrum kattan, yukarıya doğru demir, beton durumu kalite kontrolü yapılıyor. Alınan numunelere labaratuvarlarda dayanıklılık testi uygulanıyor. Tüm bu işler için gereken para metrekaresi 1.5 dolar üzerinden hesaplanıyor. (Örneğin 5 katlı apartmanda 100'er metrekarelik 10 daire varsa, 1.5 çarpı 1000 metrekare) Süresi 20 gün...
Diyelim ki; bina sınıfı geçti, artık para yok rahat uyku var. Yok değilse, o zaman güçlendirme gerekiyor. Bu da yeni baştan beton, demir, statik hesap demek. Bunun faturası da metrekare çarpı 2 dolar. Yani daire başına kaba inşaat bedeleninin yüzde 5 - 20 arası ek maliyet.
Bu işlemler projesi olan binalar için. Ya yoksa? O da artı bir harcama istiyor. Röleve çiziliyor. Bunun metrekaresi de 50 centten başlayıp 1.5 dolara kadar çıkıyor. Özetle pamuk eller cebe...
İtiraz eden olursa
Olayın başka bir boyutu da para ödemeye apartman sakinlerinden karşı çıkan olması. Bu durumda ne olacak? Yanıt avukat
Tamer Heper'den:
"Deprem yeni bir problem ama sonuçta ortak gider kapsamında. Olay sadece bir dairenin kontrolü değil, bina söz konusu. Çatı onarımı, kalorifer gideri için nasılsa aynı. Karşı çıkan olursa, kat malikleri olağanüstü toplantıya çağırılarak karar alınmasında yarar var. Tamamının katılması da gerekmez. Evetler, hayırlardan bir fazla ise yeterli. Aslında apartman için acil işleri yapmakta yöneticiler kanunen yetkili. Çatı çöktü, toplantı mı bekleyecek hayır. Binanın çökmesi daha mı önemsiz. Ama kat malikleri toplantısından karar alınması daha kolaylaştırır. Kişi ödememekte ısrar ederse haciz yoluyla tahsil edilir."
Cimbomlu Sefa..
Soyadı Büyük ama yaşı küçük cimbomlu
Sefa'(13)nın dramını aktarmıştım. 12 Kasım'daki Düzce depreminde göçük altından kurtarılmış, ancak hastane hastane dolaştırılmaktan yaşama veda etmişti. Minik Sefa'ya saatlerce moral desteği veren
Murat Özkaya 'Tek arzusu Galatasaray'ın Bologna zaferini görmekti' diyordu. Ne yazık ki; gözleri açık gitti...
Sefa cimbomu izleyemedi ama; yaşam savaşında
moral desteğin ne demek olduğunu gösterdi. İşte bu düşünceden yola çıkan Ankara Galatasaray Taraftarları Derneği bugün oynanacak Galatasaray - Erzurumspor maçında deprem bölgesindeki 20 vatandaşımızı konuk ediyor. Dernek Başkanı
Serdal Ulusoy 'Amacımız oradaki insanların normal yaşama katılımı sırasında ufak bir katkıda bulunabilmek' diyor.
Bu seslere kulak verin
. Kadıköy - Moda Ağabey Sokakta yanyana üç tane ahşap konak var. Yıllardır kimse ilgilenmiyor, bakımsızlıktan yıkılmak üzere. Camları kırılmış, merdivenleri çökmüş. Yangın her an olası. Kadıköy Belediyesi bu konakları yararlı hale dönüştüremez mi?
Cavidan KUTLUOL - İstanbul
. Köprü geçişlerinde OGS'nin tutmayacağı belliydi. Onun yerine biletli geçiş cazip hale getirilemez miydi? Örneğin aynı yüzde 10'luk iskonto bilete uygulansa ve zamdan etkilenmese. Nasıl olsa parayı peşin alıyorlar. Para bozdurma sorunu kalkar, geçiş süresi kısalır.
Enver TAVİLOĞLU - İstanbul
Yazara E-Posta: tbengin@milliyet.com.tr