Yaman Törüner

Yaman Törüner

yaman.toruner@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Birinci Dünya Savaşı’nın aksine, İkinci Dünya Savaşı, yavaş yavaş ve geleceğini haber verecek biçimde, başladı. 1931-1939 yılları arasında, şimdi olduğu gibi, bir çok devlet ve kişi gelişmeleri göz ardı etmişti.
Savaşın ilk belirtisi, Japonya’nın 1931 yılında, Çin’e bağlı Mançurya’yı işgale başlamasıydı. Almanya, Hitler’in liderliğinde Birinci Dünya Savaşı’nın öcünü almak üzere, gittikte artan ölçüde bir savaş sanayi geliştiriyordu. İtalyan faşist Mussolini, 1935 Ekim’inde Habeşistan’ı işgal ettiğinde, ne Amerika, ne İngiltere, ne de Fransa bu işgali protesto ettiler. Bu davranış, başta Hitler olmak üzere tüm işgalci niyetleri cesaretlendirdi.

Franco desteklendi
1936 Temmuz’unda, General Franco’nun İspanya’da darbe yapıp faşist bir rejim kurması sırasında, Amerikalıların Franco’yu desteklemesi, bu cesareti daha da arttırdı. ABD’nin aksine, Sovyet lideri Stalin, cumhuriyetçilere yardım ederken; başta Ford, General Motors ve Firestone olmak üzere, Amerikan mal ve silah üreticileri, faşistlere yardım ettiler. Texaco petrol şirketi, hem Franco’ya hem de daha sonra Hitler’e kredili petrol sattı.
1939 ilkbaharı geldiğinde, Franco, 100 bin cumhuriyetçi koruma ve cumhuriyetçilerin destekçisi 5 bin yabancıyı yaktı veya idam ettirmişti. 1934-39 yılları arasında, Stalin’in; Hitler, Mussolini ve Franco’ya karşı Batı’nın birleşmesi yönündeki telkinleri, sürekli göz ardı edildi.

Haberin Devamı

Devletler uyanamadı
Bu arada, Japonlar’ın Çin’i işgali sürüyordu. En az 200 bin kişiyi katleden Japonlar, Çin’in ‘doğu sahili’ne tamamen sahip oldular. 1938’de Almanlar, Avusturya’yı sınırları içine kattığında, İngiliz Başkanı Chamberlain hâlâ, “benim zamanımda savaş olmaz” sloganıyla hareket ediyordu. Amerika’nın, Avrupa’daki Yahudiler için, 1933’le 1945 yılları arasında yapabildiği tek yardım, 200 bin Yahudi’nin Amerikan vatandaşı olarak kabul edilmesi, olmuştu.
Stalin, Hitler’in Polonya’yı işgal edeceği konusunda İngiltere ve Fransa’yı defalarca uyarmış; İngiltere ve Fransa ise, Polonya’nın işgal edilmeyeceği konusunda Almanya ile anlaşmaya vardıklarını söylemişlerdi. İmzalanan bu anlaşmadan iki hafta sonra, Hitler Polonya’yı işgale başladı. Ardından, İngiltere ve Fransa, Polonya ile olan anlaşmaları gereği, Almanya’ya savaş açtılar.
Stalin de, Polonya, Estonya, Latvia, Litvanya ve Finlandiya’yı işgale başladı. Almanlar; Danimarka, Norveç, Hollanda ve Belçika’yı işgal ettiler. Fransız ordusu ise, Almanlar’a sadece altı hafta direnebildi. İngiltere de bombalanmaya başlanmıştı. 1941 yılına gelindiğinde; Hitler, halkına verdiği sözü tutmuş ve Almanya’nın Birinci Dünya Savaşı’nda kaybolan gururunu geri kazandırmış görünüyordu.

Haberin Devamı

Amerika savaşa giriyor
Amerikalılar, bütün bu gelişmeler sonrasında ancak uyanabildiler ve İngiltere’ye yardıma başladılar; Japonya’ya ambargo koydular. 1941 Kasım’ına kadar, İngiltere’ye 32 milyar dolar, Sovyetler Birliği’ne ise, vaat edilenin tersine, sadece 11 milyar dolar yardım gönderildi. Bunun temel sebebi, Ağustos 1941’de Roosevelt’in New Foundland’de gizlice Churchill’le buluşarak savaşa girmeye ikna edilmiş olmasıydı. Buna rağmen, ancak, Aralık 1941’de Japonların Pearl Harbor’ı bombalamalarının ardından, Amerika savaşa girmeye karar verdi. Amerika ve İngiltere Japonya’ya savaş ilan ettiler.
Bu savaş ilanıyla birlikte, Hitler gerekli olmadığı halde, Amerika’ya savaş ilan etti. Bu karar, neredeyse Almanya’nın Sovyetler Birliği’ni işgal etme kararı kadar yanlıştı ve Almanya’nın sonunu hazırladı.