Sınırsız güvence kaldırılacak ama üst sınır çok yüksek tutulacak. Üst sınırın 50 milyar lira olacağı anlaşılıyor. Güvence konusunda bir açıklama yapan Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu Başkanı, yeni düzenleme ile mudilerin % 99unun riskinin güvence altına alınmış olacağını söyledi. Yani, tasarruf mevduatında para tutan mudiler hangi bankaya giderlerse gitsinler 50 milyar liraya kadar olan paraları sınırsız güvence altında olacak.Bu durumda, halen Hazineye 24 katrilyon lira (yaklaşık 18 milyar dolar) borçlu bulunan Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF) tamamen sistem dışı bir konum kazanacak. Çünkü, TMSFnin borçları bankalar tarafından karşılanırken, buradan yapılacak ödemelere keyfi olarak hükümetler karar veriyor. Hükümetleri de son İmar Bankası olayında görüldüğü gibi bürokratlar yönlendiriyor. Yani, davul bankaların, tokmak bürokratların elinde.ABDde mevduat sigortası, FDIC (Federal Deposit Insurance Corporation) devletin müdahale etmediği bir kurum ve sayılı sayıda banka FDIC üyesi. Yani, üye olmayan yüzlerce bankaya yatırılan mevduatın hiçbir güvencesi yok. İngilterede güvence 10.000 sterlin ama mudinin parasının % 10u kesilerek ödeme yapılıyor. Avrupada üst sınır 20.000 euro.Güvencede üst sınırlar hesaplanırken, genellikle yıllık kişi başına düşen milli gelir esas alınmalı. Dünya böyle yapmış. Az gelişmiş ülkelerde, bunun 2 veya 3 kat üstüne çıkan rakamlar var. Böyle bile olsa, bizde en çok 10.000 dolar civarında bir güvence verilmesi lazım. Zaten, dünyada mevduata sınırsız güvence veren sayılı ülke kalmış durumda."Dostlar alışverişte görsün" misali, sınırsız güvence kaldırıldı demek için, % 99 mudinin güvencesi hala sürdürülecekse, güvence hiç kaldırılmamalı. Burada da bir takiye yapılıyor. Bu kez, IMF kandırılıyor. Ama, gerçekte kendi kendimizi kandırıyoruz.Sınırsız güvence bu haliyle kaldıkça, bankacılıkta haksız rekabet sürecek. İsteyen istediği kadar faiz verecek. Sonunda, bu yıl olmazsa gelecek yıllarda yeni İmar Bankası faciaları yaşanacak.Sınırsız güvencenin kaldırılmasını istemeyenler, kamu bankalarının varlığından bahsedip, üst sınırlar indirilse bile bunların bir biçimde sınırsız güvence sağladığını iddia ediyorlar. Oysa, kamu bankaları büyük bankalar ve iflas etmemek için durmadan faiz yükseltmek işlerine gelmez. Öte yandan istenirse kamu bankaları güvence sisteminin dışında tutulabilir.İsimleri lazım değil, birkaç bürokrat "güvence sınırlanırsa bankalararası para hareketi çoğalır" diyor. Yanlış düşünüyorlar. Bankalararası para hareketi bizde dünyada başka hiçbir ülkede olmadığı kadar Merkez Bankası ve İMKBnin elinde. Elinde para olan bankalar paralarını nereye yatırdıklarını bile bilmeden Merkez Bankası ve İMKBye yatırıyorlar.Sınırsız güvenceyi sürdürmek isteyenler "kalkarsa birkaç banka daha gider" diyor. Sektörün böyle bir şemsiye altına sığınmaya çalışması çok acı. Diğer sektörlerde böyle bir koruma yok. Aslında, olan devlete oluyor. İmar Bankasında görüldüğü gibi, paraları ödeyen sonra tahsil etmeye çalışan, sistemi fakirleştirdiği için vergi toplayamayan devlete.Korkunun ecele faydası yok. ytoruner@milliyet.com.tr Açıklamalara göre, bankalardaki mevduata tanınan sınırsız güvence 1 Temmuzda kalkacaktı. Hükümet ve bürokratlar hem sınırsız güvenceyi kaldırmış olmak hem de aslında sürdürmek için bir çare buldu.
Özay Şendir
Küfür çok ayıp, geçmişi yazmak yeter...
6 Haziran 2025
Abbas Güçlü
Yaşadığımız toprakların farkında mıyız?..
6 Haziran 2025
Zafer Şahin
Senin kısmetine Kent Lokantası düştü İstanbul
6 Haziran 2025
Abdullah Karakuş
Savaş tamtamları ile barış olur mu?
6 Haziran 2025
Mehmet Tez
Pink Floyd, Live in Pompeii: Woodstock’ın tam tersi
6 Haziran 2025