Bugün 2 Nisan Dünya Otizm Farkındalık Günü. Geçen haftalarda Tohum Otizm Vakfı Genel Müdürü Betül Selcen Özer ile vakıf binasında sohbet etmiştik. Kısmet böyle bir zamanda bunları yazmakmış. Evlere kapandığımız bu günlerde, günün hiç de kolay akmadığı evlerden bahsetmiştim geçen gün. İşte otizmli çocukların olduğu evlerde bunlardan. Özel gereksinimli çocuklar için, düzen değişikliklerine ayak uydurmak, bizler için olduğundan çok daha zor. Neler olup bittiğini anlamlandıramadıkları için, bazı çocuklar içe kapanıyor, bazıları agresif olup, etrafına ve kendine zarar verebiliyor. Anne/babalar bu çocukları evlerde tutmakta çok zorlanıyor. Vakfın uzaktan eğitim için belli uygulamaları var. Ancak elbette bu imkanlar artmalı, özel eğitim öğretmenleri daha çok uzaktan eğitimin içinde yer almalı. Bilinen 400 bin özel gereksinimli çocuk ve sadece 2 bin 600 özel eğitim veren kurum var. Bu kurumların ayakta kalması ve bu süreçte çocukların eğitimden uzak kalmaması için destek gerekiyor. Ve tabii ki ailelere psikolojik destek de sağlanmalı. Bunlar lafta kalmamalı, artık bir an evvel uygulanmalı!
Vakfın 2019 yılında Türkiye genelinde yaptığı araştırmaya göre insanların % 83’ü otizmi duyduğunu söylüyor. Ancak belirtileri ve otizm hakkındaki gerçekleri bilme oranı halen % 44’lerde. Şu bir gerçek ki çevremizde otizmli bir birey yok ise bu çocukların ve ailelerin yaşadıklarının farkında olmuyoruz. O nedenle yapılandırılmış ve bütüncül devlet politikaları çok önemli. Evde kaldığımız bu günlerde özel çocuklar için hazırlanmış pek çok uygulamayı takip edebiliriz. Tohumotizmportali.org adresinde hem çocuklar hem aileler için eğitici içerikler var. Ayrıca çocuklar mobil uygulamalar üzerinden eğitici oyunlar oynayabiliyormuş. İZEV Vakfı da özel gereksinimli bireyler için online sosyal alanlar oluşturan STK’lardan.
Özay Şendir
Ayıplı bir tartışma, 'işine yarayacak'
14 Mayıs 2025
Didem Özel Tümer
Türk şirketlere BAE’de finansa erişim kolaylığı
14 Mayıs 2025
Abbas Güçlü
En son imparator!
14 Mayıs 2025
Ali Eyüboğlu
EOKA’nın köyünde ölümle burun buruna! Neşe Karaböcek’ten Kıbrıs anıları…
14 Mayıs 2025
Dilara Koçak
Yaz gelmeden detoks değil, denge zamanı
14 Mayıs 2025