Cumartesi Şişhane’yi “in” yapan bina

Şişhane’yi “in” yapan bina

16.01.2010 - 01:00 | Son Güncellenme:

Pek çok işletme İstanbul Kültür ve Sanat Vakfı’nın (İKSV) dört yıl önce Şişhane’ye taşınacağını açıklamasının ardından bu semte gelmeye karar verdi.

Şişhane’yi “in” yapan bina

Ve sonunda geri sayım bitti, İstanbul’un beklenen sanat merkezi Deniz Palas hizmete açıldı. Binada bir tasarım mağazası, Salon adında bir konser salonu, Peralı ismini taşıyan bir kafe ve adı X olan bir de restoran bulunuyor


X Restoran’ın mönüsü Akdeniz mutfağı ağırlıklı

Şişhane’yi “in” yapan bina

Giriş katındaki Peralı Kafe, altıncı kattaki X Restoran (adı İKSV’nin ilk üç harfinin okunuşundan geliyor) ve mayıs ayında açılacak yedinci kattaki barı, Borsa işletiyor. X Restoran’ın mönüsü Şakir Eczacıbaşı ve arkadaşı Borsa’nın sahibi Rasim Özkanca tarafından oluşturuldu. Mönü Akdeniz mutfağı ağırlıklı ama Türk mutfağından lezzetlere de yer veriliyor. Mesela kuzu tandıra. Başlangıçlar, risotto ve makarnalar, ana yemekler, pizzalar, tatlılar gibi bölümlere ayrılan mönüde fiyatlar 10 ile 70 TL arasında değişiyor.
Restoranda ahşap masalar ve siyah Kartell plastik sandalyeler var. Yemekler Güngör Taner’e ait desenlerin basıldığı tabaklarda servis ediliyor. Bu tabaklar girişteki tasarım mağazasında satışa sunuluyor. Pizza fırınını kaplayan turuncu seramikler Çanakkale’de özel olarak üretilmiş.
Restoranın tam ortasında bir cam kübün içinde Canan Dağdelen’in NONPLACE.dot adlı yerleştirmesi var. Sanatçı mekan anlamına gelen place kelimesini metal sicimlerle sarkıttığı alüminyum kürelerle yazmış.


Performans merkezi açıldı, Gencer müzesi yolda
Deniz Palas’ın giriş ve birinci katında, performans merkezi Salon bulunuyor. Oturmalı 200, ayakta 600 kişilik kapasitesiyle klasik, caz, rock, alternatif ve dünya müziği konserleri, tiyatro-dans gösterilerinin yanı sıra çocuk etkinlikleri, panel
ve konferansları ağırlayacak Salon. Mekan kapılarını
bu gece gerçekleştirilecek
The Bad Plus konseri ile açıyor.
Uzun yıllar İKSV’nin Mütevelliler Kurulu Başkanlığını üstlenmiş olan soprano Leyla Gencer’in müzesinin mart ayında açılması planlanıyor. Deniz Palas’ın beşinci katında yer alacak müzede Gencer’in Milano’daki evinden getirilen özel eşyaları sergilenecek, sopranonun piyanosu eşliğinde dinletiler düzenlenecek.


Mimarının ismi tesadüfen ortaya çıktı
- 2004 yılında İKSV tarafından satın alınan ve 2005 yılında
9. İstanbul Bienali’ne ev sahipliği yapan bina 20’nci yüzyılın başlarında Art Nouveau stilinde inşa edildi. 2006 yılında, 3,5 yıl sürecek restorasyon çalışmaları başladığında binanın mimarının ismi bilinmiyordu. Ta ki binanın ön cephesi yıkandığında mimarın adı ortaya çıkana kadar: Georges Coulouthros (Yorgo Kulutros).
-İKSV binayı “gözüne kestirdiğinde” 4 bin 200 metrekarelik yapı metruk bir haldeydi. Birinci ve ikinci katlarında elektrikçi, telefoncu gibi dükkanlar vardı. Giriş katında tinerciler “konaklıyordu”.
-Restorasyon Doğan Tekeli’nin danışmanlığında Saruhan Mimarlık tarafından gerçekleştirildi. Binanın iç
mimari tasarımında Nazlı Gönensay, iç süslemelerde Dr. Kaya Üçer’le çalışıldı. Yaklaşık
14 milyon dolara mal oldu.

Tuvalette, asansörde her yerde sanat eseri
İKSV binası 20 sanatçının eserine ev sahipliği yapıyor. Sanatçılar çalışmalarını 10 yıllığına İKSV’ye ödünç verdiler. Binada sanatseverleri karşılayan ilk yapıt, Ayşe Erkmen’in ön cephedeki “Rengarenk” adlı yerleştirmesi olacak. Girişteki tavandan Sarkis’in “Göbek Bağı” avizesi sarkacak. Performans mekanı Salon’un içinde Hüseyin B. Alptekin’in “Don’t Complain (Şikayet Etme)” adlı LED ışıklı pano uygulaması var.
Salon’un fuayesinde, İnci Eviner’in “Kaygan Oryantasyon” adlı zemin uygulaması bulunuyor. Fuayenin tuvaletine giren ziyaretçileri Murat ve Fuat Şahinler’in “Düş Saati” çalışması bekliyor.
Binanın üst katlarına asansörle
çıkan ziyaretçilere, Canan Tolon’un asansör boşluğuna yaptığı “Kıl Payı” adlı ayna yerleştirmesi eşlik ediyor.
Beşinci katta yer alan Leyla Gencer Toplantı Odası’nda Özdemir Altan, Devrim Erbil, Mehmet Güleryüz, Komet, Güngör Taner, Ömer Uluç’un birer yapıtı yer alacak.

Merdivenlerdeki başak tarlası
Binada katları asansör yerine merdivenleri kullanarak çıktığınızda “başak tarlası”nın arasına dalıyorsunuz. Selim Birsel, 2008’de yaptığı “Tanşak Tarlası” işinin devamı niteliğindeki “Tanşak Omurgası” çalışmasında duvara tank kaşelerini mühürleyerek başak formları yarattı.

Türk sanatçılar koleksiyonu
İKSV’nin yeni binasının giriş katı İKSV Tasarım Mağazası’na ayrılmış. Yerli ve yabancı sanatçıların yapıtlarının ürün uygulamaları, Türk tasarımcılarının hazırladığı koleksiyonlar ve MOMA müzesinin tasarım dükkanının ürünleri bu mağazada aynı çatı altında buluşuyor.
Fiyatlar 10 ile 1.500 TL arasında değişiyor.
İKSV Tasarım’ın Türk Sanatçılar Koleksiyonu’nda Abidin Dino’nun eserlerinden, Bedri Rahmi Eyüboğlu’nun baskıları ve resimlerinden, Mustafa Pilevneli’nin deniz tutkusundan, Aliye Berger’in portre gravüründen, Tan Oral’ın kedilerinden ve Devrim Erbil’in İstanbul manzaralarından yola çıkarak hazırlanmış ipek fularlar, kristal bardaklar, defterler, yastıklar var.