12.11.2013 - 02:30 | Son Güncellenme:
KADİFE ŞAHİN
2005’te evinde bizi konuk ederken, Acarkent’in yapılmayan yollarından duyduğu rahatsızlığı, sorumlu kendisiymiş gibi mahcup bir ifadeyle aktarmıştı. Onun nezaketi ve tevazusu karşısında yaşadığım şaşkınlığı üzerimden atmakta zorlanarak, sorularımızı azarlanma korkusu yaşamadan sıraladık. Ne sorarsam sorayım büyük bir ciddiyet ve sabırla yanıt veriyordu.
Kendisinden, nezaketle bilginin yanyana ne kadar anlamlı iki değer olduğunu öğrendim. O güzel bilge adam, evinden uğurlarken 54 yıldır evli olduğu eşi Şükriye Hanım ile kapının önüne kadar çıkarak bize el salmıştı. Dünya döner ama kimi insanlar böyle bilge elleriyle kalırlar...
‘Medeniyet zor iş’
27 yıl Dünya Bankası’nda çalışan Karaosmanoğlu, sigara içme sorununu Dünya Bankası’nda başkan yardımcısı görevindeyken nasıl çözdüğünü aktarmıştı.
Bankada sigara içilmesinden duyulan rahatsızlıkları dikkate alan Karaosmanoğlu, konuyu yönetim kurulunun gündemine getirmiş, başkan konunun kapatılması için kaçış yolunu tercih etmiş.
Başkana rağmen şikayetleri yönetim kurulu üyelerinin görüşlerine açan Karaosmanoğlu, Fransız üyenin, “Benim odam Fransız Büyükelçiliği gibidir. Kimse ne yapacağıma karışamaz” tepkisiyle karşılaşmış. Karaosmanoğlu’nun yanıtı, “Her istediğinizi yapamazsınız” olmuş. Fransız üye, “Neyi yapamam” diye dövünürken Karaosmanoğlu, “Odanda ateş yakıp kebap yapamazsın” diye yanıt vermiş. Bu sözler Dünya Bankası’nda sigara yasağının yolunu açmış...
Dün başsağlığı için aradığım Şükriye Hanım, eşinin Atatürk’e bağlı bir insan olduğunu belirterek, “Onun gibi 10 Kasım’da vefat etti” cümleleri ağzından döküldü.