Dünya Bankası Türkiye’nin enerji stratejisini destekliyoruz

Dünya Bankasınca hazırlanan Doğu Avrupa ve Orta Asya’da Enerji Görünümü” raporuna göre, önümüzdeki 20 yıl içinde 3 trilyon dolarlık yatırım yapılmaması halinde Doğu Avrupa ve Orta Asya Bölgesindeki ülkeler enerji darboğazı ile karşı karşıya kalacak.
Dünya Bankasınca hazırlanan “Doğu Avrupa ve Orta Asya’da Enerji Görünümü” raporu, TEPAV binasında Dünya Bankası Türkiye Ülke Direktörü Ulrich Zachau, TEPAV Direktörü Fatih Özatay ve Dünya Bankası Avrupa ve Orta Asya Bölgesi Enerji ve Altyapı Departmanı Yöneticisi Kari Nyman’ın katıldığı toplantıda tanıtıldı.
Dünya Bankası Türkiye Ülke Direktörü Ulrich Zachau, toplantının açılışında yaptığı konuşmada, enerjinin tüm dünya için stratejik önemde olduğunu, önümüzdeki yıllarda öneminin daha da artacağını söyledi.
“Işıklar Sönüyor mu?” başlıklı rapora göre Doğu Avrupa ve Orta Asya ülkelerinin önümüzdeki yıllarda gerekli yatırımları yapmaması halinde enerji darboğazına girebileceğini ifade eden Zachau, “Önümüzdeki günler çok da parlak değil” dedi.
Enerji verimliliğinin ve yenilenebilir enerji kaynaklarının artması gerektiğini belirten Zachau, aynı zamanda sera gazı emisyonlarının da azaltılmasının önemine işaret etti.
Türkiye’nin özellikle enerji politikaları alanında ve enerji sektörüne yaptığı yatırımlar açısından son yıllarda çok önemli adımlar attığını ifade eden Zachau, “Türkiye Avrupa ve Orta Asya’daki pek çok ülkeye kıyasla çok iyi durumda. Türkiye bu bölgede yenilenebilir enerji kaynaklarının geliştirilmesi alanında lider durumda. Biz Dünya Bankası olarak Türkiye’nin ulusal enerji stratejisini de destekliyoruz” dedi.
Daha sonra Dünya Bankası Avrupa ve Orta Asya Bölgesi Enerji ve Altyapı Departmanı Yöneticisi Kari Nyman, “Doğu Avrupa ve Orta Asya’da Enerji Görünümü” raporun içeriği konusunda bilgi verdi.
Nyman, önümüzdeki 20 yıl içinde 3 trilyon dolarlık yatırım yapılmaması halinde Doğu Avrupa ve Orta Asya Bölgesindeki ülkelerin bir enerji darboğazı ile karşı karşıya kalabileceğini belirtti. Bu büyüklükteki yatırımın sadece kamu sektörü tarafından yapılmasının zor olacağını ifade eden Nyman, özel sektörün de buna katılması gerektiğini kaydetti.
Nyman, doğal gazın yanı sıra bölgenin elektrik alt yapısının da mutlaka yenilenmesi, bunun için önümüzdeki 20-25 yıl içinde elektrik sektörüne 1,5 trilyon dolar yatırım yapılması gerektiğini söyledi.
Rusya’nın bölge ülkeleri için önemli bir doğal gaz tedarikçisi konumunda olduğunu anlatan Nyman, bu ülkenin ve Gazprom’un potansiyel talep artışlarını karşılayabilmesi için yılda 20 milyar dolar sermaye yatırımı yapması gerektiğini ifade etti.
Nyman, Dünya Bankasının enerji sektörüne yatırım ve karbon finansmanı da dahil olmak üzere ülkelere yardımcı olabileceğini kaydetti.
Rapora göre 2005 yılı itibariyle karbon salımında ilk sırada ABD, ikinci sırada Çin ve üçüncü sırada Rusya bulunuyor. Doğu Avrupa’daki AB üyesi ülkeler de enerji verimliliğini artırarak yenilenebilir enerji teknolojilerini geliştirerek ve karbon finansmanından yararlanarak iklim değişikliği ile mücadele etmeye başladı.
Raporda, ekonomik krizden en çok etkilenen bölgenin Doğu Avrupa ve Orta Asya ülkeleri olduğu, bu bölgede enerji talebinin önemli derecede düştüğü belirtilerek, “Bu durum bölge ülkelerinin nefes almalarını sağlamıştır ancak bu sadece geçici bir rahatlamadır ve enerji arzı tekrar ciddi bir endişe kaynağı haline gelecektir. Büyüme oranları tekrar yükselmeye başladığında, enerji tüketimi de artmaya başlayacaktır” denildi.
Rusya ve Orta Asya’nın şu anda Doğu ve Batı Avrupa’nın önemli bir enerji tedarikçisi olduğuna yer verilen raporda, Doğu Avrupa ve Orta Asya bölgesinin birincil enerji arzı, ısı ve elektrikle ilgili görünümünün soru işaretleri doğurduğu kaydedildi.