17.10.2006 - 00:00 | Son Güncellenme:
Grubunuz, 'Bu yıl ciroda 50 milyar euro'yu aşacak' dediniz. Global ölçekte de çok önemli bir rakam... Bu noktaya gelmek nasıl bir duygu? Bugünkü dünyada ciro mühim değil, ciroya orantılı kâr mühim. Onu da beraber getirebiliyorsanız... Şimdi yeni bir moda var. Vergi amortisman öncesi kâr... Faaliyet kârı diyoruz Türkiye'de. O da çok mühim. Biz ona dikkat ediyoruz. Tabii bu sene Tüpraş'ın ve Tansaş'ın kârlılığı ve sinerjisi bize tam manasıyla yansımayacak. Ama gelecek sene bunun tam etkisini göreceğiz. Unutmayın ki Türkiye dünya ile bütünleşiyor. Bunun yenisi eskisi yok. Koç Topluluğu rekabet gücünü devam ettirebilmek için piyasa hisselerini tutabilmek için yeni atılımlar yapmak mecburiyetinde. Memleketimiz dünayaya açıldığı müddetçe biz de açılmak zorundayız. Türkiye'ye gelen yabancı sermayenin bizden aldığı piyasayı biz dışarıda kapatmak zorundayız. Yeni bir Koç mu oluşuyor? Konsolidasyonlar oluyor. Grubunuzda yeniden yapılanma var... Gelecekte sizin kafanızda canlanan grup nedir? Rusya'da bir imkân olduğu için geliyoruz. Rusya'da ticaret hacmi çok büyük. Burada bizim mamullerimizde bir açık vardı, doldurmaya çalışıyoruz. Başkaları gelmeden evvel. Biz Rusya'da çok daha evvelden büyük risk aldık. Tamamen dibe vurduğu, düştüğü zaman burada kaldık, yatırımlarımıza devam ettik. Çıktığı zaman meyvelerini topluyoruz. Rusya'da doğalgaz ve petrolden dolayı halkın alım gücü çok artmadı ama öyle inanıyoruz ki gelecekte çok artacak. Onun için bugün yatırım yapıyoruz, gelecekte onların bize olan talepleri arttığı zaman karşılayabilelim diye. Beko ile Rusya pazarında üretime başladınız... Hiç ilgisi yok. Çünkü bunlar Tüpraş'ı almadan önce yapılan planlama ve yatırımlardır. Biz yatırımı bir sene, iki sene önce yapmıyoruz. Yüz sene evvel başlıyoruz. O bakımdan hiçbir alakası yok. Portföyü değiştiriyoruz, düzenliyoruz. Önceliklerimiz değişiyor. Şirketler doğuyor, gençlik yaşamı ihtiyarlıyor. Ondan sonra aynı sektörde olanlar büyümek için o portföyleri satın alıyorlar. Biz o döneme girdik. Ya o sektörde daha fazla yatırım yapacaksınız, ya çıkacaksınız. İkisinin ortası mümkün değil. Arçelik - Beko birleşmesine bazı yatırımcılar tepki gösterdi. Bunun 'Tüpraş'ın borçlarını kapatmak için' yapıldığı ileri sürüldü. Katiyen. Herkes kredi alıyor. Tüpraş'ta iki türlü denklem var. Ya ilk alımı yapan konsorsiyum ayrı şirket olarak yoluna devam edecek, borcu o şirket ödeyecek ya da Tüpraş'la birleşecek. O durumda Tüpraş da borçlu duruma düşecek. Hangi yöntemin benimseneceğine daha sonra karar verilecek. Tüpraşı almak sizi sıkıntıya soktu mu? Dış kredi aldınız... 'Tersane hassas noktam, satmam' Hassas noktama temas ettiniz. Tersanemizde ortaklığa açığız. Fakat ihracata dönük ve seri üretim olarak. Avrupa'da genel trend var. Ortadoğu ya da Uzakdoğu'ya kaçıyor. Emek yoğun yatırımlarda rekabet gücü kalmıyor artık. Dizayn ve teknoloji verecekler. Yapımı buraya doğru kayıyor. Biz de buna açığız. RMK Marina olarak temaslarımız var. Tersanenizi de satar mısınız? 'Vedalaşmamız gerek' Dönem hep değişiyor. Demirdöküm'ün greve girdiği zamanı, 1970 yılı, 15-16 Haziran. O dönemin Genel Müdürü Yüksel Pulat, kapıları içerden oksijen kaynağı ile kapattığı zaman. Yine bize yardım eden sendikadan arkadaşların arka kapıyı açmak istediği ve Polat'ın çıkmadığı, "Ben ön kapıdan çıkacağım" dediği zaman. Bunları hep hatırlıyoruz... Ecevit geldiği zaman, grev yapanlara ekmek verdiği zaman... Elbette o şirketlerin bizim için önemi vardı. Zor olsa da bugünkü şartlar, o şirketlerle vedalaşmamızı gerektiriyor. İzocam'ı, Demirdöküm'ü satıyorsunuz. Üzülüyor musunuz? 'AB sürecinde tren kazası olmaz, lastik patlayabilir' Ben lastik patlatma diyorum. Tren kazası daha şiddetli bir şey. Lastiğimiz görünen iki senede daha patlamayacak. Ekonomistler 10 sene ilerisini çok daha rahat tahmin eder. Ama yarın dediğiniz zaman çok iyi üretemiyorlar. 12 sene sonra ne olacağını ne siz, ne ben, ne de Avrupa bilemez. Müzakereye başlamamız bizim için yatırımcılara çok önemli bir yeşil ışık yakıyor. Bunu devam ettireceğiz ki Türkiye'ye dışardan yatırım gelsin ve geliyor. Keşke buna çok daha evvel başlasaydık. AB sürecinde kaza görüyor musunuz? Dünyaya açıldığınız zaman bunların hepsinin hesabını yapmanız lazım. Ya açılacaksınız ya açılmayacaksınız. Efendim 'ben açılıyım da kendimi muhafaza ediyim onlar beni rahatsız etmesin. Hükümet beni desteklesin.' Yok öyle bir şey. Rekabet edecekseniz, edeceksiniz; edemeyecekseniz teslim olacaksınız. Üretimde yabancı sermaye bu kadar yoğun gelirse Türk sermadarı üretimde kalır mı? 'Wal-Mart gelince arkadaşlar konuşuyor' Bizim bütün şirketlerimizle her zaman yatırımcılar çok ilgilenir. Temas ederler, ortak olabilir miyiz diye... Migroslar'da daima yatırımcılar temas halindeler. Wal-Mart çok enteresan bir firmadır. Dünyada her dakika herkesle ilgililer. Rusya ile Türkiye, Almanya ile... Geldikleri zaman konuşmak mecburiyetindesiniz, yemeğe çağırıyoruz. Ben konuşmuyorum, arkadaşlar konuşuyoruz diyorlar. Bizim seviyemize gelmedi daha. Migros için Wal-Mart konuşuldu mu? Çok iyi gidiyor. Ford Otosan, Ford'un Avrupa'daki en fazla kâr eden kuruluşu. Onlar da memnun biz de memnunuz. Tofaş kâra geçti, 6 yeni model çıkarıyor. İstikbali de parlak. Otomotiv nasıl gidiyor? Koç holding, Özbekistan'ın Semerkant şehrinde bulunan SamKoçOto Özbek - Türk ortak İşletmesi'ndeki yüzde 50 hissesini, Özbek ortağı Özbek Oto Sanayi Birliği (Uzavtoprom) 300 bin dolara sattı. Koç Holding ile Özbek Oto Sanayi Birliği (Uzavtoprom) arasında eşit paya sahip olarak 1996 yılında kurulan ve 64 milyon dolara mal olan SamKoçOto Özbek-Türk ortak fabrikası, ilk üretimini Şubat 1999'da yaptı. Fabrikadaki araç üretimi için gereken yedek parçaların yüzde 25'i Özbekistan'da üretilirken kalan kısmı Türkiye'den getiriliyordu. Koç, SamKoçOto'daki hisselerini sattı