19.03.2021 - 03:36 | Son Güncellenme:
milliyet.com.tr
Yavru fok da dahil olmak üzere, 100'den fazla hayvanı öldürdüğünü söyleyen kadın avcı, avlanmanın kendisine sağladığı sakinleştirici duyguya bir türlü doyamadığını iddia ediyor.
Hayatını tren kullanarak kazanan 35 yaşındaki vatman Erica Egonsson, vahşi bir hayvanı hedef alıp tetiği çektiği anda yaşadığı hislere bağımlı hale geldiğini ileri sürüyor. Erica, genellikle haftada iki veya üç gün avlanmak üzere dışarı çıktığını söyledi.
Yaban hayatı yönetimi alanında diploması olan Erica, her zaman hayvanları sevdiğini ve 2018'de 35 yaşındaki erkek arkadaşı Patrik ile avlanmaya başladığını söyledi.
Eleştirileri ve 'masum hayvanları nasıl öldürebilirsin' gibi olumsuz yorumları gözardı ettiğini söyleyen kadın, hayvanları mümkün olan en insani şekilde öldürmeye çalıştığı konusunda ısrar ediyor.
Erica, her ne kadar avlanma tutkusuna karşı koymasa da, bir hayvanı öldürdükten sonra pişmanlık duyduğunu söylüyor. Avlanırken yaptığı işin faydalarını düşündüğünü söyleyen kadın, doğada zaman geçirmesine olanak sunan bir hobisi olduğu için mutlu olduğunu belirtiyor.
Kendi yiyeceği eti kendisinin avlamasından ötürü gurur duyduğunu da ekleyen Erica, 2019 yılında gittiği Finlandiya'da henüz yavru olan gri bir fok avladı. İsveç'in Linkoping kentinden Erica, avlandığı normal bir günde sabahtan akşama kadar doğada olup, avlanmak ve eve götürmek için bir geyik veya yaban domuzu tespit etmeye çalıştığını anlattı.
10 yaşında Casper adında bir oğlu olan Erica, oğlunun da büyüdükçe kendi ayak izlerini takip etmesini umduğunu söyledi. Erica, "Doğada olmayı ve hayvanları çocukluğumdan beri sevdim." ifadelerini kullandı.
Erica, sözlerini "Büyüdüğümde veteriner olmayı umuyordum. Ancak, yaban hayatı yönetimi alanında eğitim aldım. Bu da vahşi hayvanlar konusuna olan ilgili ateşledi." diyerek sürdürdü.
"Erkek arkadaşım ve ben ikinci köpeğimiz Atlas'ı 2018'de aldık ve her zaman avlanmayı denemek istediğim ve avlanırken bizi koruyabilecek iki köpeğimiz olduğu için, denemek için en iyi zaman olacağını düşündük."
"Silahı tuttuğumda ve vahşi bir hayvana doğru tetiği çektiğimde, damarlarımda o kadar güçlü bir enerji dalgası hissettim ve bu o kadar bağımlılık yapıyordu ki tekrar yapmam gerektiğini biliyordum."
"Haftada iki veya üç kez ava çıkmaya çalışıyoruz ve son üç yılda, geyik, yaban domuzu ve şimdiye kadarki en büyük avım olan Amerikan geyiği de dahil olmak üzere yaklaşık yüz hayvan avladık."
"Tipik bir av gününde, sabahın erken saatlerinde ormana gidiyoruz. Geyik veya yaban domuzunu takip ediyoruz. Akşamları veya geceleri avlanmaya çalışıyoruz, böylece hayvanlar bizi kolayca fark etmiyor."
Erica, Mirror gazetesine yaptığı açıklamada, avlanmanın en büyük zevkinin dışarıda olmak ve ailesinin masasına yemek koyabilmek olduğunu söyledi. Erica ayrıca, bu yılın ilerleyen zamanlarında, İsveç'in kuzeyini ziyaret etmek ve hayatında ilk kez ayı avlamak istiyor. Erica, bunun bugüne kadarki en büyük avı olacağını umuyor."
Erica, olumsuz yorumların kendisini etkilemesine nasıl izin vermediğini anlattı. "Çok az olumsuz yorum alıyorum, genellikle yorumlar olumlu oluyor." ifadelerini kullandı.
"Sanırım aldığım en olumsuz yorum, 'masum hayvanları nasıl öldürebilirsin' oldu. Bu 'masum' hayvanları öldürmeye çalışmadığım için canımı yakıyor, uzun ve sağlıklı bir yaşam sürmüş hayvanları avlıyorum."
Sosyal medyada hatırı sayılır bir hayran kitlesi olan influencer ve blog yazarı Kristyn Higdon başlangıçta takipçileri tarafından yaşam tarzı ve verdiği moda ipuçları için tercih ediliyordu.
Lexington, Kentucky'de yaşayan ve paylaşımları ilgiyle takip edilen Kristyn Higdon, bir avcıya aşık oldu. Çiftin ilişkisi peri masalı gibi gelişti ve evlilik kararı aldılar.
Hem babası hem de büyükbabası av tutukusuyla yaşasa da, Kristyn'i avla tanıştıran 33 yaşındaki nişanlısı Chad oldu. Takım taktiklerinde de ustalaşan çift, sık sık birlikte avlanmaya ve Kristyn, bu yeni tutkusuna dair kareleri de sosyal medya hesabından paylaşmaya başladı.
İnsanların avlanmayı farklı bir açıdan görmelerine yardımcı olmak umuduyla avlarının fotoğraflarını paylaşmaya başladığını söyleyen genç kadın, karışık tepkilerle karşılaştığını söylüyor.
Birçok avcı gibi, Kristyn de avlanmanın önemli bir "koruma eylemi" olduğunu göstermeye çalıştığını söylüyor. Geyik gibi hayvan sürülerinin, nüfus sayılarını kontrol etmek için itlaf edilmesi gerektiğini vurgulayan sosyal medya fenomeni, bu kontrol olmadan türün mevcut bitki örtüsü açısından zarar göreceğini söylüyor.
Nişanlısı Chad tarafından desteklenen Kristyn, takipçilerinin bazılarının kendisine karşı anlayışlı davrandığını, kimisinin ise kendisine ağza alınmayacak sözler sarf ettikerini ileri sürüyor.
Benzer tepkiler alan tek avcı Kristyn Higdon değil. Yeni Zelanda'nın Wanaka kentinde yaşayan Lucy Rose Jaine, ailesinin ihtiyaçlarını avlanarak kazanan bir anne.
29 yaşındaki kadın, yaban domuzu, geyik, hindi, keçi ve tavşan gibi hayvanları avlayarak geçimini sağlıyor. Lucy Rose Jaine ve eşi Sharn işlenmiş yiyeceklere karşı oldukları için kendileri avlanmayı tercih ediyor. Çift bu sayede ayda 150 sterlin civarında para biriktirebildiklerini söylüyor.
Lucy Rose'un Instagram'da sağlam bir takpçi kitlesi de bulunuyor. Genç kadın, avladığı hayvanlarla fotoğraflar takipçileriyle çektirip paylaşıyor.
Lucy, paylaştığı bu fotoğraflar nedeniyle hayvanseverlerin tepkisiyle karşılaştı. 29 yaşındaki kadın, paylaştığı cesur pozlar nedeniyle ölüm tehditleri aldığını söylüyor.
Şu anda sekiz aylık hamile olan kadın, aldığı tehditlerin kendisini korkuttuğunu anlattı. "Avlanmakla ilgili en ufak fikir sahibi olmayan insanlar bana karşı tavır almış durumda. Ama onları ciddiye almıyorum" diyen Lucy Rose Jaine, sözlerine şöyle devam ediyor:
"Biz doğada avlanmayı seviyoruz. Genellikle domuz avlıyoruz ama eve yiyecek götürmek zorundayız. Bu sebeple de zaman zaman başka hayvanlar da avlıyoruz." Üç çocuk annesi olan Lucy, avlanmaya çıkarken çocuklarını ve köpeğini de yanında götürdüğünü söylüyor.
"İşlenmiş yiyeceklerden ve fabrikalarda üretilen gıdalardan nefret ediyoruz. Bu yüzden de çocuklarımıza kendi yiyeceklerini nasıl yakalayabileceklerini öğretiyoruz" diyen Lucy, organik gıdalarla beslendiklerini anlatıyor.
Aynı zamanda ressam olan Lucy, avcılık yaparak çiftçilere de yardımcı olduklarını söylüyor. Ancak sosyal medya kullanıcıları Lucy ile aynı fikirde değil. Kadının ölü hayvanlarla yarı çıplak fotoğraflar paylaşması, "saygısızlık" ve "saf kötülük" olarak nitelendirildi.
Bir sosyal medya kullanıcısı, "Yiyecek temin etmek için avlanmakta bir sıkıntı yok. Ancak ölü hayvanlarla bu gibi pozlar vermek çok çirkin. Birkaç beğeni fazla almak için bu pozları vermesi mide bulandırıcı" diyerek Lucy Rose Jaine'e tepkisini dile getirdi.
Bir başka sosyal medya kullanıcısı ise, spor için değil gıda temin etmek için avlandığı için Lucy'ye destek verdi.