Sırrı Süreyya Önder 18 günlük yaşam mücadelesini kaybetti
04.05.2025 - 07:01 | Son Güncellenme:
İSTANBUL AA
Kalp rahatsızlığı nedeniyle hastaneye kaldırılan ve ameliyatın ardından yoğun bakıma alınan TBMM Başkanvekili ve DEM Parti İstanbul Milletvekili Sırrı Süreyya Önder, tedavisinin 18. gününde çoklu organ yetmezliği nedeniyle hayatını kaybetti.
Sırrı Süreyya Önder, 15 Nisan akşamı İstanbul’daki evinde rahatsızlanarak Florence Nightingale Hastanesi’ne kaldırılmıştı. Aort damarında yırtılma meydana geldiği tespit edilen Önder, yaklaşık 12 saat süren zorlu bir ameliyat geçirmişti. Hastaneden yapılan açıklamada 18 gündür yoğun bakım ünitesinde tedavisi süren Önder’in dün hayatını kaybettiği belirtildi.
ORGAN YETMEZLİĞİ
15 Nisan’da Önder’e aort kapak değişimi ve çıkan aort değişimi ve tek damar by-pass ameliyatı yapıldığı kaydedilen açıklamada, “Hastamızın ameliyat sonrasında ECMO (kalp destek cihazı) ve yoğun tıbbi tedavi altında hemodinamik stabilitesi sağlanmıştır. Hayati tehlikesi giderek artan hastanın nörolojik tablosu ağırlaşmış, çoklu organ yetmezliğine girmiştir” denildi. Açıklamada, “Sayın Sırrı Süreyya Önder, çoklu organ yetmezliği nedeniyle bugün (dün) saat 16.10’da hayatını kaybetmiştir” ifadelerine yer verildi.
CENAZE TÖRENİ BUGÜN
Sırrı Süreyya Önder, bugün son yolculuğuna uğurlanacak. Önder için ilk olarak 11.00’de AKM’de anma etkinliği düzenlenecek. İkindi namazını müteakip Levent’teki Barbaros Camii’nde kılınacak namazın ardından Önder, Zincirlikuyu Mezarlığı’nda defnedilecek.
KAMYON ŞOFÖRÜ, YAZAR, YÖNETMEN, MİLLETVEKİLİ…
Meclis’in renkli siması
Sırrı Süreyya Önder, 1962 yılında Adıyaman’da Türkmen bir ailenin mensubu olarak dünyaya geldi. Türkiye İşçi Partisi (TİP) Adıyaman Örgütü’nün kurucusu ve il başkanı olan babasını sekiz yaşındayken kaybetti. Küçük yaşlardan itibaren siyasete ilgi duyan Önder, ilk kez 1978 yılında Adıyaman Lisesi’nde öğrenciyken Maraş Katliamı’nı protesto için düzenlenen bir gösteriye katıldığı için tutuklandı. Tahliye olduktan sonra Mülkiye’yi kazanarak üniversite eğitimi için başkente gitti. Bu dönemde de sosyalist grupların içinde yer aldı; 1980 darbesinden sonra hapse atıldı. Önder yedi yıl cezaevinde kaldı.
Sırrı Süreyya Önder, sinemacı kimliğiyle de biliniyordu. Birçok filmde senarist, yönetmen ve oyuncu olarak yer alan Önder, senaryosunu yazdığı ve yönetmenlerinden biri olduğu bol ödüllü Beynelmilel filminde oyunculuk da yapmıştı.
Sinema kariyeri
Cezaevinden çıktıktan sonra İstanbul’a giden Önder, geçimini sağlamak için kamyon şoförlüğü bile yaptı ama bir yandan da edebi metinler kaleme almaya başladı. 2006 yılında “Beynelmilel” filminin senaryosunu yazdı; yönetmenlerinden biri oldu. Bunu 2008’deki “O… Çocukları” filminin senaryosu izledi. Çeşitli filmlerde senarist, yönetmen, senaryo danışmanı ve oyuncu olarak yer aldı.
2011’de Meclis’e girdi
2010 yılında köşe yazıları yazmaya başlayan Önder, “her kesimle diyalog kurabilen” tarzıyla dikkat çekiyordu. 2011 seçimlerinde Emek, Özgürlük ve Demokrasi Bloku’nun bağımsız adayı olarak İstanbul milletvekili seçildi. Daha sonra BDP saflarında yer alan Önder, 2013’te HDP’nin kurulmasıyla birlikte etkin görevler üstlenmeye başladı. 2013-2015 arasında yürütülen “çözüm süreci”nin de önemli isimlerinden biriydi. 2018’de tutuklanan Önder, 4 Ekim 2019’da serbest bırakıldı.
2023 genel seçimlerinde DEM Parti’den İstanbul Milletvekili seçilen Önder, TBMM Başkanvekili oldu. “Terörsüz Türkiye” sürecinde yeniden aktif görev alan Önder, İmralı heyetinde bulunuyordu. Önder, Meclis’in gergin atmosferinde “havayı yumuşatan” renkli üslubuyla hafızalarda yer etti. ● AYŞEGÜL KAHVECİOĞLU Ankara
Başsağlığı mesajları: ‘Terörsüz Türkiye’ vurgusu
Önder’in hayatını kaybetmesinin ardından siyasilerden başsağlığı mesajları yağdı. Bazı isimlerin, sosyal medya hesaplarından paylaştığı mesajlar şöyle:
■ Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan: İstanbul Milletvekili ve TBMM Başkanvekili Sayın Sırrı Süreyya Önder’in vefatından duyduğum üzüntüyü ifade etmek istiyorum. Malum Sayın Önder’i ve Sayın Buldan‘ı geçen ay Külliyemizde kabul etmiş, yürüttükleri temaslarla ilgili verimli bir görüşme yapmıştık. Kendisine Allah’tan rahmet, kederli ailesine sevenlerine ve DEM Parti camiasına baş sağlığı diliyorum. Merhum Önder’in de son dönemde büyük emek verdi. ‘Terörsüz Türkiye’ menziline vasıl olacağımıza yürekten inanıyorum.
Önder’in hastane önünde bekleyen yakınları vefat haberini alınca üzüntü yaşadı.
■ TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş: Siyasi nezaketi, duruşu ve mütevazı kişiliğiyle herkesin saygısını kazanmış değerli bir insandı.
■ CHP Genel Başkanı Özgür Özel: Suçsuz yere hapislere atılsa da zulümler görse de ömrünü barış yolunda harcadığına şahidiz. Türkiye’nin birliği ve kardeşliği için verdiği mücadeleyi başarıya ulaştırmak, hepimizin ona borcudur.
■ MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli: Hakikaten çok üzgünüm. Ayrı dünya görüşlerine sahip olsak bile aynı ülkenin barış ve huzur dolu geleceğine kilitlenmiştik. İnancım odur ki, terörsüz Türkiye’nin tezahürü Merhum Önder’e manevi bir armağan, milli birlik ve kardeşliğimize ebedi bir hizmet olacaktır.
■ MİT Başkanı İbrahim Kalın: Anadolu’nun bağrından çıkmış bir yüce gönüllüyü, bir akil kişiyi, bir sohbet ehlini, bir dostu, bir güzel insanı kaybettik. İyi, güzel ve doğruya olan inancını hiç kaybetmedi. Terörsüz Türkiye yolunda barış ve kardeşlik için mücadeleden hiç vazgeçmedi.
■ Adalet Bakanı Yılmaz Tunç: Samimi kişiliği, insani yönü, birçok konuda sergilediği uzlaşmacı tavrı ve terörsüz bir Türkiye idealine katkı sunma gayretiyle daima hatırlanacaktır.
■ Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum: Sanatla siyaseti harmanlayan duruşuyla; Anadolu insanımızın hikâyesine, derdine, sevincine tercüman olmuş, her zaman samimi duruş sergilemiş bir isimdi. Terörsüz Türkiye hedefimiz için büyük bir gayret göstermişti.
■ DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan: Barışın dili, halkların kardeşliği için çarpan cesur bir yürek sustu. Sırrı, sadece bir siyasetçi değil; Türkiye’nin hafızası, onuru ve neşesiydi. - ANKARA Milliyet
Öcalan’dan mesaj
Önder’in vefatının ardından terörist başı Abdullah Öcalan başsağlığı mesajı yayımladı, “Barış içinde bir arada yaşamak adına unutulmaz bir çalışkanlığı ve emekçiliği vardı. Barışın ve barış sürecinin hepimize kazandıracağını çok iyi biliyordu ve bu onun büyük özlemiydi. Bu umut asla yarım bırakılamaz” ifadelerini kullandı.
