Kariyer Başarılı İş Adamı Mustafa Yılmaz 'ın sıra dışı kariyeri

Başarılı İş Adamı Mustafa Yılmaz 'ın sıra dışı kariyeri

03.06.2014 - 17:35 | Son Güncellenme:

Başarılı İş Adamı Mustafa Yılmaz Rainbow’la Dünya Ligine Girerek sıra dışı bir kariyere imza attı.

Başarılı İş Adamı Mustafa Yılmaz ın sıra dışı kariyeri

Sıra dışı bir başarı hikayesi. 1990’da dünyanın en kaliteli markalarından birini Türkiye’ye getirdi. “Door to door” sistemini Türkiye ile tanıştırdı.1992 yılında Türkiye’nin ilk ‘Call Center’ını kurdu. Sektöründe 59 bin kalifiye insan yetiştirdi. 2008 – 2013 yılları arasında Rainbow markasının Türkiye başarısı dolayısı ile markanın 5 bölgesinden birinin başına getirildi ve birikimlerini dünyaya aktardı. TED Ankara Koleji mezunu Rainbow Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Yılmaz, Muhtar Kent’ten sonra adını 90 ülkede satışı yapılan global bir Amerikan markasının yanına yazmayı başardı. Üstelik bu başarıya reklamının tamamen yasak olduğu bir marka için özel marketing sistemleri oluşturarak ulaştı. Mustafa Yılmaz ‘a göre başarısının anahtarı 1990’lı yıllar Türkiye’sinde “doortodoor” gibi zor bir sistemi Türk insanının aile yapısına ve psikolojisine göre doğru adapte edebilmesi. 1992 yılında dünyada dahi sayıları çok azken geleceği görüp ilk Call Center uygulamasını başlatması.

Haberin Devamı


Mustafa Yılmaz’ın bir diğer özelliği ise yetiştirdiği başarılı çalışanlarının önünü açması. Başarılı çalışanlarına bölge distribütörlüğü vererek kazancına ortak etti. 23 yıllık süreçte kendi sektöründe çalışanların çoğunluğunu kendisi yetiştirdi. Rainbow Türkiye’de çalışanların tamamı sürekli eğitiliyor. Her şey eğitimle başlıyor ve devam ediyor. Tüm çalışanları için özel kariyer planlaması yapıyor ve markanın çatısı altına giren her kişi uzun vadede başarının yolunu görerek çalışıyor. Bugün çalışanlarının yüzde 25’i kurulduğu günden bu yana çalışıyor.


Rainbow Türkiye’nin hikayesi nasıl başladı?


Rahmetli büyük siyaset adamımız Sayın Turgut Özal’ın ithalatın kapılarını açması ile birlikte1990 yılının sonunda Amerika’dan Rainbow’u bulduk ve Türkiye’ye getirdik. O gün için door to door sistemi ülkemiz için çok yeniydi. Biz Rainbow’un mevcut sistemini Türk insanının hassasiyetlerine göre dizayn ederek yolculuğa başladık.

Haberin Devamı


Reklamının yasak olduğu bir üründe doortodoor sistemini Türkiye’ye nasıl entegre ettiniz?


Sistemin alt yapısını oluştururken memnuniyet ilkesini esas aldık. Birincil öncelik hem satış hem erişim hem de satış sonrası servis hizmetlerinde fire vermemekti. Biz sadece memnun müşterilerimizin referansları üzerinden başka müşterilere ulaştık. Bu da kişisel ve kurumsal güvene dayanan bir adaptasyondu. Zaten memnun olmayan müşterilerimizin referans vermesi mümkün değildi. Sistemin Türk aile yapısına uygun biçimde hayata geçmesini sağladık. Özellikle personel eğitimlerimizde bu konuda çok hassas davrandık. İlk iki yılda çok zorlandık. Bu konuda ürünün gücü ve sağlamlığı bizim elimizi oldukça rahatlattı. Yıllardır değişmeyen en önemli başlık müşterilerimizin ilgisiydi. Bugün 20 yıl önce sattığımız makinelerin dahi kullanıcıları var. Aynı makinelerin yedek parçaları bütün ofislerimizde ve servis noktalarımızda mevcuttur.


23 Yıllık süreçte ülke ekonomisine ve yaşananlara bağlı olarak zorlandığınız zamanlar oldu mu?


Deprem dönemi oldukça zorlandığımız zamanlardı. Kriz dönemlerini biz pozitife dönüştürdük. Kriz dönemlerinde doğru hamlelerle büyüdük. Ürünün sağlık yönü yani sadece temizlik değil sağlıklı temizlik figürü her zaman doğru anlaşılmamızı sağladı.

Haberin Devamı


Dolandırıcılığa da çok açık bir alanda çalışıyorsunuz. Bu konuda yaşadığınız zorluklar nelerdir?


Bugün sektörde yetişmiş bütün çalışanlar bizim yetiştirdiklerimizdir diyebiliriz. Bu sonuç bizden ayrılarak adımızı kullananları, kendi yeni markalar getirenleri doğurdu. Bu konuda müşterimiz ile markamız arasında çok doğru bir bilgi sistemi kurduk. Fazlasıyla hassas davrandık. Böyle olduğu için bizle ilgili sorunlar yaşanmadı. Markanın gücü bu konuda ki en büyük desteğimiz. Bugün herkes bilir ki yüzde yüz sağlıklı temizliği Rainbow sunuyor. Kendini ispatlamış ve global bir marka. Biz aynı zamanda bayilik vermiyoruz. Kendi yetişmiş insan gücümüzü kullanıyor ve onların önünü açıyoruz. Böyle olduğunda da Rainbow Türkiye kültürünü iyi bilen kurumsal yapıyı içine sindirmiş kişi ve kurumlar oluşturuyoruz.


Rainbow kendi sektörünün en pahalı ve kaliteli markası? Bunun avantaj ve dezavantajları nelerdir?

Haberin Devamı


Fiyat bir dezavantaj gibi görünse de aslında doğru anlatıldığında çok önemli olmadığı ortaya çıkıyor. Ürünün kalite açısından muadili yok. Hava temizleme ve temizlik konusunda Amerika Astım ve Alerji Vakfı’nın onayını alan bir ürün satıyoruz. Düşünün ki bugün 1990’lı yıllarda aldığı ürünü hala kullanan müşterilerimiz var. Ürünümüze o kadar güveniyoruz ki 4 yıl ürün 8 yıl motor garantisi sunuyoruz. Call Center üzerinden arandığımız anda 24 saat içinde geri dönüş yapıyoruz. Temizliği sağlık olmadan düşünmek imkansız. Rainbow’da bu konuda dünyada en büyük marka.


Rainbow’da bölge başkanlığı yaptınız? Bu başarı nasıl oluştu?


Türkiye’deki başarımızın ardından Rainbow merkezinden gelen bir teklifti. Biz uzun yıllar dünya birincilikleri aldık. Başarıyı nasıl sağladığımızı incelediler ve bu birikimi markanın dünyada ki birçok noktasına yaymak için rica da bulundular. Ben 2008-2013 yılları arasında Arap Ülkeleri ve Türk Cumhuriyetlerinin içinde olduğu bölgenin başkanlığını yaptım. Bu bölgelerde satış pazarlama eğitimlerini ben verdim. Benim baktığım bölgeler benim dönemimde Rainbow’da birincilikler aldı. Üstelik bu birincilikler kriz dönemlerinde gerçekleşti. Türkiye’de ki özellikle inşaat sektöründe yapacağım yeni yatırımlar için bu görevimi 2013 yılı sonu itibari ile bıraktım.
Global bir markada farklı coğrafyalarda çalışan biri olarak iş felsefesi anlamında Türkiye’nin dünyadan farkları nelerdir?
Türkiye işe çok duygusal yaklaşan bir ülke ama özellikle Amerika’da rakamlar duyguların önündedir ve bu da çok daha güçlü bir yapıyı doğurur.

Haberin Devamı


Türkiye’nin yeni girişimcilerine ne tavsiye edersiniz?


Öncelikle ticarette sabrı öğrenmelerini öneririm. Çok çalışmalarını öneririm. Marka yaratmak kolay değil. Müşteri memnuniyeti olmadan marka yaratamazsınız. Müşteri memnuniyetini her şeyin başına koymalarını öneririm. Arkasında duramayacakları hiçbir ürünü satmamalarını öneririm. Çalıştırdıkları insanlara saygı ve güven duymalarını öneririm. Sattıkları markanın önemini anlamalarını öneririm.