75 yılın öyküsü

75 yıl, dünya tarihinde göz açıp kapayıncaya kadar geçen süre kadar bile önemli değil.

Ama insan hayatı söz konusu olduğunda bir ömür demek bu... Milliyet içinse 75 yıl kuşaklara seslenebilmek demek.

Düşünsenize, Milliyet Çocuk okuyarak büyüyen kuşaklar, bugün torunlarını seviyorlar.

Milliyet’in Liselerarası Halk Oyunları ve Müzik Yarışması’ndan çıkan gençlerden bazıları son 20 yıldır bu ülkenin en önemli sanatçıları arasında.

Geçen 75 yılda çok şey değişti. Genç kardeşlerimiz ne şehirlerarası bir telefon konuşması yapabilmek için saatlerce beklemeyi hayal edebilirler ne de internetsiz bir dünyayı.

Bugün internet erişimiyle çalışan beyaz eşyalar devrindeyiz, o dönemde çamaşırlar kazanda kaynatılarak yıkanırdı.

Piyasaya çıktığımız zaman, naftalin kışlıkları güveden korumanın en etkili yoluydu, bugün kanserojen madde sayılıyor.

Milliyet’in yayımlanmaya başladığı 1950’de, Türkiye’de sadece 364 ortaokul, 60 tane de lise vardı. ODTÜ daha kurulmamış, Esenboğa Havalimanı açılmamıştı.

O zaman yıllık ücretli izin diye bir uygulama da yoktu Türkiye’de. İlk Milliyet piyasaya çıktığında daktilo gazeteler için lüks sayılıyordu, bugün daktilo gören son kuşaklar çalışıyor gazetelerde.

Teleks tıkırtısına alışkın olan bizler için faks, insanın aya çıkması gibi bir durumdu, bizi emekli eder zannediyorduk, gençler bilmiyorlar bile ne olduğunu.

Fotoğraf dediğimiz şey bilgisayara aktarılmaz, karanlık odada yıkanırdı.

Bu fazla özet oldu, fotoğrafı çekenin, önce film rulosunu otobüse ya da varsa bir havalimanına yetiştirmesi gerekirdi.

Avrupa’dan bir haberin gelmesi iki gün sürer, Türkiye’nin büyük bölümü gazeteleri bir gün sonra okuyabilirdi.

Haber yaparken kullandığımız araçlar, gazete yaparken kullandığımız teknoloji, Milliyet’i size ulaştıran araçlar tamamen değişti.

Tüm bunlar değişti ama Milliyet’in ilkeleri değişmedi.

Cumhuriyet’e ve Atatürk devrimlerine bağlı, Türkiye ve demokrasiden yana taraf, “Basında Güven” sloganıyla  özetlenen “Milliyet yazıyorsa doğrudur” inancını korumak ve buna layık olmak.

Aldığımız ve bizden sonraki kuşaklara devredeceğimiz mirası budur Milliyet’in.