Siyaset AK Parti'den Kılıçdaroğlu'na sert tepki: Açıkça devlet memurlarını tehdit ediyor

AK Parti'den Kılıçdaroğlu'na sert tepki: Açıkça devlet memurlarını tehdit ediyor

16.10.2021 - 16:50 | Son Güncellenme:

Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun sosyal medya hesabından yaptığı açıklamalara AK Parti'den peş peşe sert tepki geldi. AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, 'Kılıçdaroğlu, son açıklamalarıyla açıkça devlet memurlarını tehdit ediyor. Böylece hukuk dışı bir düzen arayışında olduğunu ifade ediyor' dedi. AK Partili Ünal ve Dağ sosyal medya hesaplarından Kılıçdaroğlu'na tepki gösterdi. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu da, "Beceriksizliğini ve yetersizliğini sarhoş narasıyla kapatmaya çalışan Kılıçdaroğlu, "Heyyt!" demiş. Çok korktuk(!) Hesabı yol arkadaşların PKK’nın siyasi taşeronuna mı yoksa FETÖ'ye mi sordurursun." tepkisinde bulundu. Kılıçdaroğlu'nun üst perdeden tehdit ettiğini vurgulayan AK Parti Genel Başkanvekili Kurtulmuş ise "Hiç kimsenin bu insanlara, bu memur kardeşlerimize öyle parmak sallayarak tehdit hakkı da yoktur, haddi de değildir." dedi.

AK Partiden Kılıçdaroğluna sert tepki: Açıkça devlet memurlarını tehdit ediyor

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun, devlet memurlarını ve bürokratları işaret ederek söylediği, "Bu size son çağrıdır. ‘Emir almıştım' diyerek bu kirli işlerden sıyrılamazsınız. Size kanun dışı her ne yaptırılıyorsa, Pazartesi itibariyle durun." sözlerine AK Parti'den sert tepki geldi.

Haberin Devamı

İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU

Twitter'dan açıklama yapan Bakan Soylu, "Beceriksizliğini ve yetersizliğini sarhoş narasıyla kapatmaya çalışan Kılıçdaroğlu, "Heyyt!" demiş.
Çok korktuk(!) Hesabı yol arkadaşların PKK’nın siyasi taşeronuna mı yoksa FETÖ'ye mi sordurursun. Milletimiz senin "NE" olduğunu, çok iyi biliyor Kılıçdaroğlu..." dedi.

AK PARTİ SÖZCÜSÜ ÇELİK: BU ZİHNİYETİ KINIYORUZ

AK Parti Sözcüsü Çelik açıklamasında, "Sn Kılıçdaroğlu, son açıklamalarıyla açıkça devlet memurlarını tehdit ediyor. Böylece hukuk dışı bir düzen arayışında olduğunu ifade ediyor. Kendi partisi adına konuşarak, devlet görevlilerine emir vermeye kalkması hukuksuzluktur. Herhangi bir hukuki delile dayanmaksızın meşru hükümetin kanun dışı emirler verdiğini iddia etmek, bürokrasiyi seçilmiş hükümete karşı çıkmaya çağırmak vesayet siyasetidir. Bunun ülkemizdeki adı Yassıada zihniyetidir. Kendisini devletin sahibi zanneden bu zihniyeti tanıyoruz." ifadelerine yer verdi.

Haberin Devamı

"Sn Kılıçdaroğlu’nun sivil toplum örgütlerini aynı “28 Şubat” diliyle hedef göstermesi de asla kabul edilemez." diyen AK Parti Sözcüsü, "Türkiye’nin geride bıraktığı ilkel linç kültürü ile sivil toplum örgütleri hedef gösterilemez. Sivil toplum örgütlerine dönük bu linç siyasetine geçit vermeyiz." dedi.

Çelik sözlerini şöyle tamamladı: Sn Kılıçdaroğlu “kamu düzeni”ni tehdit etmeye son vererek “hukuk devleti” çizgisine dönmelidir. Tehditlerle kamu düzenine etki etmeye çalışmak ancak bir “paralel devlet” arayışıdır. Bu tamamen gayrı meşrudur. Sivil toplum örgütlerini hedef göstermek ise bir siyaset biçimi değildir. Siyasi muhalefet başka şey, tehdit ve tahkir başka şeydir. Kamu düzenini ve sivil toplum örgütlerini hedef almak meşru bir siyaset biçimi değildir. Sn Kılıçdaroğlu, Türkiye düşmanlarına söylemediği sözleri Cumhurbaşkanlığı makamına söyleyerek sadece yıkım siyaseti peşinde koştuğunu gösteriyor. Cumhurbaşkanımıza dönük söylenen bu sözleri mahkum ediyoruz.

AK Partiden Kılıçdaroğluna sert tepki: Açıkça devlet memurlarını tehdit ediyor

AK Partiden Kılıçdaroğluna sert tepki: Açıkça devlet memurlarını tehdit ediyor

AK PARTİLİ ÜNAL: KİMİ TEHDİT ETTİĞİNE DİKKAT ET

AK Parti Grupbaşkanvekili Mahir Ünal da, "Bak bayım bu tür sufle tehditleri 11 yıldır yapıyorsun. Ateşle oynuyorsun şunu unutma biz tiyatro diye itibarsızlaştırmaya çalıştığın 15 Temmuz cehenneminden çıktık.Kimi tehdit ettiğine dikkat et.Türkiye Cumhuriyeti Devletinin şerefli bürokratlarından elini çek. Bu çağrıyı 15 Temmuzdan önce yapsaydın karşılık bulabilirdi, çünkü ortaklarınızın bürokraside amirlerinden değil abilerinden emir alan paralel mahrem yapılanması çağrına cevap verebilirdi. Artık yoklar. Dostlarına da güvenme, onlara güvenenlerin akıbetini Afganistan’da gördük." dedi.

Haberin Devamı

AK Partiden Kılıçdaroğluna sert tepki: Açıkça devlet memurlarını tehdit ediyor


AK Partiden Kılıçdaroğluna sert tepki: Açıkça devlet memurlarını tehdit ediyor

HAMZA DAĞ: VAR MI O CESARETİ?

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hamza Dağ ise, 'Kemal Bey'in maşallah yine cesareti yerinde. Bu sefer de Türkiye Cumhuriyeti’nin memur ve bürokratlarını tehdit etmiş. Ama nedense bu cesaretin binde birini FETÖ’ye, PKK’ya karşı göremedik. Bir gün mutfağından PKK’ya ve FETÖ’ye bu tehdit dilini kullanabilir mi? Var mı o cesareti?' açıklamasını yaptı.

AK Partiden Kılıçdaroğluna sert tepki: Açıkça devlet memurlarını tehdit ediyor

NUMAN KURTULMUŞ: 18 EKİM NEDİR?

AK Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun, bürokratlarla ilgili sözlerine ilişkin, "Sayın Kılıçdaroğlu, 18 Ekim nedir? Bana şu 18 Ekim'i bir anlat, acaba zihninizin arkasında, dilinizin altındaki baklada, acaba 15 Temmuz gibi, 28 Şubat gibi bir tarih mi var?" dedi.

Haberin Devamı

Kurtulmuş, Ordu'daki programının ardından Giresun'a gelerek Giresun Valiliği ve Giresun Belediyesini ziyaret etti.

Partisinin Gümrük Müdürlüğü binasındaki Genişletilmiş İl Danışma Meclisi Toplantısı'na katılan Kurtulmuş, burada yaptığı konuşmada, muhalefeti eleştirdi.

"Siyasi cinayetler" tartışmasına değinen Kurtulmuş, "Bir hafta boyunca siyasi cinayetlerden bahsedildi. Şunu söyledik, sayın Kılıçdaroğlu, Türkiye'de siyasi cinayetler AK Parti devrinde sona erdirilmiş ve bundan sonra da Allah'ın izniyle olmayacaktır. Faili meçhul cinayetler olmayacaktır." diye konuştu.

Kurtulmuş, bunların eski Türkiye'nin yöntemleri olduğunu vurgulayarak, şöyle devam etti:

"Korku salarak siyaseti baskı altına alarak bir taraftan terör örgütleriyle, bir taraftan derin çetelerle insanlara hayatı dar etmekti. Bunlar geride kaldı, bunlar bizim anladığımız, bildiğimiz yöntemler değildir. Bunlar hem de o eski dönemlerin, darbeci, vesayetçi dönemlerin usulleridir, çalışma şekilleridir. Onun için milletimiz rahat olsun, bir daha bu memlekette Allah'ın izniyle, Recep Tayyip Erdoğan iktidarda olduğu süre içinde, bu hükumet asla parlamentoda da milletvekillerimiz faili meçhul cinayetlere, siyasi cinayetlere asla meydan bırakmayacaktır."

Haberin Devamı

Kurtulmuş, "Savcılık soruşturmayı açtı, şimdi tanık olarak sayın Kılıçdaroğlu gidip orada ifade verir mi bilmiyorum, tekrarlamaya devam ediyorlardı. Savcılık soruşturmayı açtıktan sonra bu konu kapanmış oldu." ifadelerini kullanarak, "Yani bir daha bu konuyu duymadım, bunu söylemiyorlar, bir algı çünkü bitti, çöp tenekesine gitti. İki hafta sonra kimse bunu hatırlamayacak, kendisi de hatırlamayacak, ne konuşmuştuk? diye." diye konuştu.

Kılıçdaroğlu'nun şu anda başka bir şey söylediğine dikkati çeken Kurtulmuş, "Hem de çok üst perdeden, belli ki bazı bileşenlerinden aldığı desteklerle de bazı yerlerden aldığı suflelerle de üst perdeden bazı şeyler söylüyor. Öncelikle söylediklerini burada anlatacak değilim ama üç tane vahim hatasını buradan söylemek zorundayım." dedi.

Numan Kurtulmuş, bunların birincisinin "Türkiye'de bir kişinin yönetimi var, Türkiye'de bir kişinin iktidarı var." söylemi olduğunu dile getirerek, şunları kaydetti:

"Sayın Kılıçdaroğlu, bir kişinin iktidarı dediğin milli şef zamanındaydı ve milletin oylarıyla geride bırakıldı, o dönemler geride kaldı. Türkiye'de halkın oylarıyla seçilmiş Cumhurbaşkanlığı sisteminin ilk Cumhurbaşkanı olarak seçilmiş Recep Tayyip Erdoğan var ve onun hükümeti var. Dolayısıyla halkın oyu arkasında yokmuş ve halkın kendisine verdiği görevi icra etmiyormuş gibi Türkiye'nin yönetimini suçlama altında tutamazsınız."

İkincisinin ise Kılıçdaroğlu'nun "Türkiye'nin bazı vakıf ve STK'larının mal varlıklarına gelince el koyacağız" söylemi olduğunu vurgulayan Kurtulmuş, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Biz bu zihniyeti de biliyoruz, 28 Şubat'çıların geldikleri zaman nasıl mallara el koyduklarını biliyoruz ama sayın Kılıçdaroğlu bir şeyi unutuyor, bu millet siddin sene Cumhuriyet Halk Fırkası'nın bu zihniyetinin önünü açmaz, bu zihniyete oylarıyla, demokratik yollarla iktidar olma imkanı vermez. Ama ne acıdır hem bir taraftan demokrasiden, haktan, hukuktan bahsedeceksin, hem bir taraftan yargı kararları olmadan uygulama olmaz diyeceksin, hem bir taraftan da diyeceksin, ki yasalara göre faaliyetlerini sürdüren vakıfların, derneklerin mallarına el koyacağım dersin. Hem de çarşıdaki ete soğan doğrayarak bunu dersin, öyle mi? Millet görüyor. Daha şimdiden çarşıdaki ete soğan doğruyorsun, ondan sonra da 'gelirsem ben bu bütün STK'ları kapatacağım, mallarına el koyacağım, 28 Şubat'ta yaptığımız gibi. Bunu söylüyor, dilinin altındaki bakla budur."

Kurtulmuş, üçüncü olarak CHP lideri Kılıçdaroğlu'nun memurlarla ilgili sözlerine işaret ederek, "Diyor ki 'sakın ha memurlar', memurlar dediğin kim? Senin babanın memuru mu? Senin şirketinin çalışanları mı? Bu memurlar dediğin bütün memur kardeşlerimizin tamamı, istisnasız tamamı, AK Parti hükümetleri zamanında işe girmiş olsun, önceki dönemlerde girmiş olsun, bu milletin şerefli memurlarıdır. Bu memur kardeşlerimizin hepsi kendi mesailerini millete harcayan kardeşlerimizdir, insanlarımızdır." diye konuştu.

Kılıçdaroğlu'nun bu insanları üst perdeden tehdit ettiğini vurgulayan Kurtulmuş, şunları söyledi:

"Hem de bir de tarih vererek, bundan sonra diyor sakın ha bu tek adamın söylediği şeylere uymayın, eğer diyor 18 Ekim'den sonra, yani önümüzdeki pazartesiden sonra onun söylediklerini uygularsanız hesabını verirsiniz, sizden de bunun hesabını sorarız diyor. Burada iki tane soru var, sayın Kılıçdaroğlu, 18 Ekim nedir? Bana şu 18 Ekim'i bir anlat, acaba zihninizin arkasında, dilinizin altındaki baklada, acaba 15 Temmuz gibi, 28 Şubat gibi bir tarih mi var? Onun için de 18 Ekim diye koyuyorsunuz, niye 18 Ekim? Niye insanları parmağınızı sallayarak tehdit ediyorsunuz? Bu tarihte bildiğiniz bir şey mi var? Bir şey olma ihtimali sizlere sufle mi edildi? Öyle mi? Niye mesela 20 Ekim demiyorsun da 18 Ekim diyorsun? Değerli kardeşlerim birincisi budur, zihinlerinin arkasında 28 Şubat'ların, 15 Temmuz'ların yer etmiş olduğu bir siyaset zihniyetinden ancak tarih vererek insanları tehdit etmek çıkar. İkincisi kusura bakma sen kimsin de bu milletin şerefli memurlarını tehdit ediyorsun? Bu memurlardan hesap sormaktan bahsediyorsun."

Numan Kurtulmuş, memurların devletin memuru olarak kendilerine verilen vazifeleri yerine getiren insanlar olduğunun altını çizerek, "Adı da onun için memurdur, bir üst makamının verdiği işleri yapan, o işlerle milletin hayatını kolaylaştıran kamu görevlilerine memur derler. Hiç kimsenin bu insanlara, bu memur kardeşlerimize öyle parmak sallayarak tehdit hakkı da yoktur, haddi de değildir." dedi.