Siyaset ‘Ayasofya’da bir yanlışı düzelttik’

‘Ayasofya’da bir yanlışı düzelttik’

15.07.2020 - 07:00 | Son Güncellenme:

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ayasofya’nın ibadete açılmasına ilişkin, “Ayasofya’nın kiliseden değil müzeden camiye dönüştürüldüğünün altını çizmek istiyorum. Ayasofya’yı yanlış bir kararla müzeye biz çevirmiştik, onu yeniden camiye de biz döndürüyoruz. Bir yanlışı biz düzeltiyoruz. Olay, bu kadar basit” dedi.

‘Ayasofya’da bir yanlışı düzelttik’

Külliye’de düzenlenen Cumhurbaşkanlığı Kabine Toplantısı’nın ardından konuşan Erdoğan, özetle şunları söyledi:

ZİRVEYİ GERİDE BIRAKTIK: Salgının zirve dönemini alnımızın akıyla geride bıraktık. Dünyanın önemli bir bölümünde salgının hasta ve ölü sayısında rekorlar kırdığı bir dönemi biz gayet kontrollü ve sakin bir şekilde geçiriyoruz. Milletimizden ricamız bu güzel tablonun sürmesi ve daha iyiye gitmesi için dikkati, hassasiyeti, kurallara riayeti elden bırakmamasıdır. Geldiğimiz noktada ‘temizlik, maske, mesafe’ ilkelerine uymanın ötesinde alınabilecek bir tedbir yoktur. Vaka ve ölüm sayılarının yeniden aşağı yönlü bir eğilime girmiş olması sevindiricidir. Biraz daha gayret ve fedakarlıkla bu sayıları sıfıra yaklaştırmalıyız.

YENİDEN DEĞERLENDİRECEĞİZ: Ekonomide toparlanma ve yeni bir atılım için gereken her türlü adımı atıyoruz. Türkiye’nin yükselişi kimsenin önünde duramayacağı, engelleyemeceği, geri döndüremeyeceği bir ivmeye ulaşmıştır. Halen süren kimi kısıtlamaları bu çerçevede bir müddet daha ödememiz gereken bedeller olarak görmeliyiz. Salgının seyrine bağlı olarak bunları da en kısa sürede yeniden değerlendireceğiz.

HEDEFE ULAŞANA KADAR: Suriye’de, Kuzey Irak’ta ve Libya’da kendimizin ve dostlarımızın güvenliği için ortaya koyduğumuz iradenin salgın döneminde kesintisiz şekilde sürmesini sağladık. Bölgemizde ve dünyada dengelerin değişmesini sağlayacak derecede neticeler aldığımız bu faaliyetlerimizi hedeflerimize ulaşana kadar sürdüreceğiz. Artık bu bölgede Türkiye’nin içinde yer almadığı, muvafakat vermediği veya destek sağlamadığı hiçbir projenin yürüme şansı olmadığının kabul edildiğini umuyoruz.

MÜZEDEN CAMİYE DÖNÜŞTÜRÜLDÜ: Ayasofya’nın kiliseden değil müzeden camiye dönüştürüldüğünün altını çizmek istiyorum. Harap halde bir ana kubbe olarak teslim alınan Ayasofya; külliyesi, minareleri, kütüphanesi, şadırvanı, imareti, hamamı, sıbyan mektebi, sebilleri, türbeleri, muvakkithanesi, kasrı hümayunu, hünkar mahfili ve diğer eklemeleriyle tam anlamıyla Türkiye’ye ait bir eser haline dönüştürülmüştür. Tam 5 asırdır süren bu sahiplenişi yok sayarak burayı fetihten önceki haliyle tasavvur etmekteki ısrarın gerisinde gaflet yoksa başka şeyler aramak gerekir. Hiç kimse merak etmesin, Ayasofya’yı yeniden vakfiyesine uygun hale getirirken kültürel miras vasfını da ecdadın yaptığı gibi koruyacağız.

ASLINA RÜCU: Ayasofya konusu başta olmak üzere milletimizin varlığı, birliği, özgürlüğü ve haklarıyla ilgili konularda kararımızı kendimizi veririz. Ayasofya’yı yanlış bir kararla da olsa müzeye biz çevirmiştik, onu yeniden camiye de biz döndürüyoruz. 1934’te kimler müzeye çevirdi? Tabii ki bu millet. Şimdi de biz aslına rücu ettiriyoruz. Bir yanlışı biz düzeltiyoruz. Olay, bu kadar basit.

SEVİYE KAYBI: Türkiye’de devletin sahibinin, istiklal ve istikbalin teminatının millet olduğu 15 Temmuz’da bir kez daha görüldü. Tankların koruması altında o gece belediye başkanının evine giden; orada kahvesini yudumlarken Atatürk Havalimanı’nda neler oluyor onu seyreden bir ana muhalefet başkanı vardı. Kendisine sorulduğunda, ‘Haberim olsaydı ben de gelirdim’ diyebilecek kadar seviye kaybı olan bir ana muhalefet. Biz milletimizle beraber o gece darbecileri elhamdülillah bitirdik.

AZERBAYCAN’IN YANINDAYIZ: Dost ve kardeş Azerbaycan’a karşı Ermenistan tarafından yapılan saldırıları şiddetle kınıyoruz. Türkiye, kadim dostluk bağları ve kardeşlik ilişkilerinin bulunduğu Azerbaycan’ın hakkına, hukukuna, topraklarına yönelik her türlü saldırının karşısında yer almakta asla tereddüt göstermeyecektir.