SiyasetBahçeli: Malumun ilanı demek, gerçekleri görmezden gelmektir

Bahçeli: Malumun ilanı demek, gerçekleri görmezden gelmektir

10.06.2008 - 11:36 | Son Güncellenme:

Anayasa Mahkemesi'nin başörtüsü kararını 'malumun ilanı' diye yorumlayan askeri çok sert ifadelerle eleştirdi.

Bahçeli: Malumun ilanı demek, gerçekleri görmezden gelmektir

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada, Anayasa Mahkemesi'nin aldığı kararın Türkiye'de yeni bir dönemin başlangıcı olduğunu söyledi.

AKP'yi cılız ve ezik olarak tanımlayan Bahçeli, "Partilerin geleceği Türkiye'de demokrasinin geleceğinden daha önemli değildir" dedi.

AKP ve CHP'ye yüklenen Bahçeli, kararı malumun ilanı şeklinde yorumlanmasına da sert çıktı ve bu açıklamanın toplumun gerçeklerini görmezden gelmek olduğunu söyledi.


"Yakın siyasi tarihinin en karanlık ve bunalım yüklü döneminden geçmekte olan Türkiye, birbiri ardına yaşanan şok dalgalarının girdabı içine sürüklenmiştir" diyen Bahçeli, hükümetin Türk adaletini dışarıya ihbar ve şikâyet ederek hedef tahtası haline getirdiğini, yüksek yargı organları ile yürütmenin kamuoyu önünde sürdürülen bir kavganın tarafı haline geldiğini ve anayasal yargının yasama organının yetki alanına müdahale ettiği bir süreç yaşandığını söyledi.


Gelinen noktada Türkiye'nin önünde çok önemli riskler oluştuğunu kaydeden Bahçeli, Türkiye'nin rejim bunalımı ile karşı karşıya olduğunu ve toplumdaki cepheleşmenin de tehlikeli boyutlara doğru gittiğini ifade etti.



AKP'yi inanç hortumculuğu, CHP'yi ise laiklik rantçısı olarak nitelendiren Bahçeli sözlerini şöyle sürdürdü:
"Başörtüsü sorunu etrafında bugün yaşananlar, Türk milletinin inanç temelinde bölünmesinin ve manevi değerlerin istismar ve çatışma aracı olarak kullanılmasının sancıları ve sonuçlarıdır.
Türk milletinin inançlarını ve Cumhuriyetin temel değerlerini sürekli kavga, gerginlik ve çekişme konusu yapan ve bunun üzerinden kendisine siyasi yaşam alanı açmayı amaçlayan zihniyetler, bugün içine saplandığımız kör çıkmazın mimarları olmuştur.

Türkiye’ye bir gerilim ve çatışma denklemini dayatmak isteyen bu siyasi kutuplardan birisi, manevi değerler üzerinden siyaset yapan “inanç hortumcuları”, diğeri ise laiklik istismarını rant kapısı olarak gören siyaset misyonerleridir."


AKP'nin başörtüsü konusundaki tutumunu samimiyet ve güvenilirlikten yoksun olduğunu dile getiren Bahçeli, AKP'nin çeyitli tutumlarıyla ve beyanlarıyla toplumda oluşan endişeleri körüklediğini ve AKP ve MHP arasında varılan mutabakatın yasal kısmını uygulamaya koymaktan caymasının gerilimi tırmandırdığını söyledi.

Haberin Devamı

"Toplum vicdanının kabul edeceği çözümler bulunmalıdır"

Bahçeli sözlerini şöyle sürdürdü:

"Yetkisini aşarak yasama organının görev alanına giren anayasal yargı, siyasi tartışmaların içine çekilerek yıpranmış ve, 
- Marjinal bir azınlık grubu dışında, cumhuriyetin temel değerlerini yürekten benimseyen, hem cumhuriyeti ve demokrasiyi, hem de dini inançlarını birlikte yaşama ve yaşatma iradesine sahip olan kitleler rencide olmuştur.
Anayasa Mahkemesi kararlarının nihai ve bağlayıcı olduğu, herkesin buna saygı duyması gerektiği bir vakıadır.
Ancak, bu durum toplumsal vicdanda yankı bulan bu gerçekleri dile getirmemize mani değildir.
Bu konudaki anayasal düzenlemelerin iptal edilmesi sonucu, Türk toplumunun sosyolojik bir gerçeği olan başörtüsü sorunu ortadan kalkmamıştır.  Sadece kanayan yara daha da deşilerek kangren haline getirilmiştir.
Türkiye’nin sorunlarına çözüm aranacak yegâne yer Yüce Meclistir.
Sorunların çözümünde rehber olacak ilke de;
- Çözümsüzlüğü “malumun ilanı” mantığıyla kabullenmek değil,
- Toplum vicdanının kabul edeceği çözümleri “makulün ilamı” haline getirebilmek basiretidir.
Gelinen bu çıkmaz karşısında şimdi herkes, Parlamento’nun toplumsal bir sorunu çözme iradesinin hiçe sayılmasının Türkiye’ye ne kazandırdığını çok iyi düşünmelidir."

Haberin Devamı

Başbakan gölge oyununu bıraksın

"Anayasa Mahkemesinin yıpratılmaması, iç politikada tartışma malzemesi yapılmaması ve siyasi çekişmelerin aracı ve tarafı haline getirilmemesi, demokratik rejimin geleceği bakımından hayati önemi haizdir"  diyen Bahçeli, "Bu konunun AKP’ye yakın bazı çevrelerin savunduğu gibi anayasal yargıya “savaş açma”, yargıyı “vesayet altına alma” veya “siyasi iradeye ram etme” mantığı ve anlayışıyla ele alınamayacağı açıktır.  Burada herkes görev ve yetkilerinin anayasal sınırları içinde kalmanın, kendi meşruiyetlerinin sigortası olduğunu anlamak durumundadır" diye konuştu.

Bahçeli Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın bu süreçte sessiz kalmasını da eleştirerek,  "Her vesileyle her konuda konuşma alışkanlığı ve tutkusu çok iyi bilinen Başbakan Erdoğan, her nedense şimdi derin bir sessizliğe gömülmüş ve bugüne kadar kamuoyunun karşısına çıkmamıştır.  Bu konuda büyük bir Meclis çoğunluğuna sahip iktidar partisi olarak ilk önce kendilerinin ne düşündüğünü Türk milletine açıklamaktan kaçınan Başbakan, basın üzerinden tedavüle çıkardığı senaryoları diğer siyasi partilere tartıştırma fırsatçılığını seçmiştir.
Parlamento’nun kendi hukukuna sahip çıkması gerektiğini söyleyen ve bu yönde Meclis’e çağrı yapmaya hazırlandığı basına yansıyan Başbakan’a hatırlatmak isteriz ki, siyasi sorumluluğunun icabı olarak ilk önce yapması gereken şey; gölge oyununu bırakmasıdır" dedi.

KEŞFETYENİ
Sihirli Annem'in Çilek'i evlendi! Düğünden ilk kareler
Sihirli Annem'in Çilek'i evlendi! Düğünden ilk kareler

Cadde | 31.05.2025 - 22:34

Sihirli Annem dizisinde Çilek karakterini canlandıran oyuncu Zeynep Özkaya, pilot sevgilisi Oğulcan Can ile evlendi. Düğünden ilk kareler geldi. İşte detaylar...