Sen kimsin ya önce haddini bil

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, eski Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun da katıldığı Konya Buluşması’nda Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı’nın (AGİT) oluşturduğu Sınırlı Referandum Gözlem Heyeti’ne sert tepki gösterdi. Erdoğan, “Bunlar kalkmışlar, ‘Türkiye’de ‘evet’ çıkarsa burada birçok sıkıntıların olduğu anlamına gelir’ diyor. Sen kimsin ya? Önce haddini bil haddini. Senin böyle bir görevin yok. Evet çıkarsa ne olur, hayır çıkarsa ne olur sen bunu konuşamazsın. Her yerde ‘evet’ varmış ‘hayır’ görmemiş; onu sen bu noktada çalışmayan partinin yetkilileriyle konuş. Böyle bir rapor veremezsin. Versen de vermesen de pazar akşamı bu millet Allah’ın izniyle ‘evet’iyle gereğini yapacaktır” dedi. Erdoğan, eyalet tartışmalarıyla ilgili sert eleştiriler yönelten MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’ye de “Eyaletmiş, federasyonmuş, şuymuş buymuş. Hiçbiri bizim gündemimizde yoktur, olmayacaktır. Bunların birçoğu zaten tarih olmuştur” dedi.
Erdoğan, Kılıçarslan Şehir Meydanı’ndaki Konya Buluşması’nda şunları söyledi:
BİLMEZSEN HADDİNİ PATLATIRLAR ENSENİ: Biz Konya’nın geçmişine ve bugününe sahip çıkarken CHP’nin Konya’daki vekilinin söylediği sözleri duydunuz değil mi? Neymiş, ‘evet’ verenleri İzmir’den denize dökeceklermiş. Samsun’dan gireceklermiş Sivas, Amasya, Sakarya. Ey gafil senin Samsun’a sokmazlar. Haddini bil haddini. Bilmezsen haddini patlatırlar enseni. Bunu böyle bil, sen ne zannettin bu ülkeyi? Bu milleti ne zannediyorsun sen. Bunca yıl Konya’nın ekmeğini yemiş suyunu içmiş birisi nasıl olur da böyle zırvalar bilemiyorum. Eminim Konyalı bu densize haddini pazar günü bildirecektir. Tabii onun şahsından aynı izde gidenlere de bildirecektir. Bu zihniyete ilk dersi Pazar günü sandıkta vereceğinize inanıyorum. Bu parti eski ve yeni genel başkanlarıyla, milletvekilleriyle tamamen pusulayı şaşırmış.
ÇILDIRIYORLAR: Bunların derdi büyük, Türkiye’nin yönetim sistemi değişince artık milletin önüne çıkacak yüzleri kalmayacağını çok iyi biliyorlar. Bu millete hakaret edip hem de ülkenin yönetiminde söz sahibi olma devri bitiyor. Bunlar ondan çıldırıyor. Milletin yarısından fazlasının gönlüne girerek ülkeyi yönetecek bir cumhurbaşkanının bu zihniyetten çıkması mümkün değildir.
PAZAR GÜNÜ TARİHİ DEVRİM: İnşallah pazar akşamı bu ülkenin bayramı olacak. Bu tarihi bir devrim. Tarihi bir değişim, dönüşüm bunu gerçekleştiriyoruz. Bunu anlamayanlar olabilir varsın anlamasınlar benim milletim anlıyor ya bu yeter.
AGİT’E SERT TEPKİ: Bakın şu anda size bir şey söyleyeceğim. Biliyorsunuz Avrupa’nın AGİT diye bir örgütü var. Bu daha çok seçimlerin yapıldığı ülkelere değişik ülkelerden seçilmiş temsilcilerden gönderilmiş heyetlerdir. Şimdi bunlar kalkmışlar, ‘Türkiye’de ‘evet’ çıkarsa burada birçok sıkıntıların olduğu anlamına gelir’ diyor. Sen kimsin ya? Önce haddini bil haddini. Senin böyle bir görevin yok. AGİT çıkarsa ne olur, hayır çıkarsa ne olur sen bunu konuşamazsın. Her yerde ‘evet’ varmış ‘hayır’ görmemiş onu sen bu noktada çalışmayan partinin yetkilileriyle konuş. Böyle de bir rapor veremezsin. Versen de vermesen de pazar akşamı bu millet Allah’ın izniyle ‘evet’iyle gereğini yapacaktır. Evelallah biz pazar akşamı itibarıyla bu işi milletçe bitireceğiz.

‘Eyalet gündemimizde yok ve olmayacaktır’

Bir kaç gündür bir dedikodu var, aldı başını gidiyor. Üniter yapı meselesi. Türkiye’nin üniter yapısının en büyük savunucusu, en başta gelen müdafii daima şahsım başta olmak üzere biz olduk, biz olacağız. Eyaletmiş, federasyonmuş, şuymuş, buymuş, hiçbiri bizim gündemimizde yoktur, olmayacaktır. Bunların bir çoğu zaten tarih olmuştur. Artık siyaset güncelleniyor, yönetim sistemleri güncelleniyor. Cumhuriyetimizi üniter yapısı içinde ilelebet payidar kılma konusundaki kararlılığımızı buradan bir kez daha tekrar ediyorum.
CUMHURİYETİMİZLE İFTİHAR EDİYORUZ: Cumhurbaşkanlığı forsumuzda temsil eden tüm devletlerimizle gurur duyuyoruz. Özellikle de Anadolu’daki ilk devletimiz Selçuklu ile, cihan devletimiz Osmanlı ile ve şartların en zor olduğu bir dönemde kurduğumuz cumhuriyetimizle iftihar ediyoruz. Ve sesleniyorum, bizi sen sevgisiz, susuz, havasız ve vatansız bırakma Allah’ım. Böyle dua ediyoruz.

‘Beyaz, yani ak kahverengiyi de anlıyorsunuz...’

Artık Türkiye üzerinde operasyon yapmak kolay olmayacak. Allah’ın izniyle ülkemizin önünde aydınlık bir dönem başlıyor. 16 Nisan bu bakımdan tarihi bir dönüm noktası olacaktır. Bu seçimde oy pusulasında parti amblemi yok. Sadece beyaz ve kahverengiden oluşan bir kağıt var. Beyaz ‘ak’ yani, o ‘evet’. Kahverengiyi de anlıyorsunuz. O zaman demek ki beyazda, akta ‘evet’te buluşuyoruz.

‘Batıcı güçlere cevap olacak’

Türkiye’nin içeride ve dışarıda çok büyük saldırılara maruz kaldığı bir dönemden geçiyoruz. Terör örgütlerini kullanarak canımızı yakanlar bu milletin korkacağını, sineceğini, teslim olacağını sandılar. İşte pazar günü Batı’ya da cevap vereceksiniz. Türkiye’nin o batıcı güçlerine de bir cevap olacaktır.
HEDEFLERİMİZDEN ÇEVİREMEZLER: Terör örgütleri eylemleriyle canımızı yakıyor olabilirler. Ama bizi hedeflerimizden asla geri çeviremeyecekler. Umudumuzu kaybetmedik, kaybetmeyeceğiz. Yeni yönetim sistemimiz ülkemizin terör örgütleriyle ve arkalarındaki güçlerle mücadelesini daha etkili, daha kolay hale getirecektir.

‘Kılıçdaroğlu da beni çok seviyor ha’

Hani Kılıçdaroğlu diyor ya, ‘neyiniz eksikti, neyi yapamadınız da anayasayı değiştiriyorsunuz?’ diye soruyor ya. Soru doğru da soranın niyeti doğru değil. Beni de çok seviyor ha. ‘Recep Tayyip Erdoğan’dan sonrası ne olacak?’ diyor. Ne kadar da seviyor maşallah, muhabbeti bayağı iyi. Sürekli Meclis’i boykot ettiler, her fırsatta Anayasa Mahkemesi’ni yol ettiler. Kendi tıynetlerindeki meslek kuruluşlarıyla aracılığıyla mahkeme mahkeme dolaştılar. Sanmayın amaçları hukuku korumak, adaleti sağlamak. Kesinlikle öyle bir dertleri yok. Tek gayeleri hükümeti iş yapamaz hale getirmekti.
SP’Lİ HANIM KARDEŞLERİME ÜZÜLDÜM: Duydum ki ‘denize dökeriz’ diyen bir zat vardı ya. Saadet Partili bazı hanım kardeşlerim onu makamında ziyarete gitmişler, çok üzüldüm. Çünkü ben o kökeni, o menşei tanırım. Böyle zillet içindeki bir kişi nasıl oluyor da gidip ziyaret ediyorlar?