Kara vicdanlılar!

Mavi Çarşı katliamında eşini yitiren Ahmet Ayyürek ilk kez yargıç karşısına çıkan dört sanığa böyle seslendi

Semra Pelek İstanbul


Göztepe'deki Mavi Çarşı'da 13 kişinin ölümüyle sonuçlanan molotof kokteylli saldırıyı gerçekleştirdikleri iddia edilen dört kişi, idam istemiyle dün ilk kez yargıç karşısına çıktı.
Sanıklar, duruşmada suçsuz olduklarını ve kendilerine komplo kurulduğunu iddia ederken, yangında hayatına kaybeden Öğretmen Ümit Ayyürek'in eşi Ahmet Ayyürek, saldırının insanlık suçu olduğunu belirterek, "Masum insanları katleden bu caniler yüreğimizde açılan yarayı nasıl telafi edebilecekler" dedi.
İstanbul 3 No'lu DGM'de görülen duruşmaya idam istemiyle yargılanan tutuklu sanıklar Metin Yamalak, Azime Işık, Abdullah Ünay ve Ergin Atabey katıldı.
Sanıklar, haklarındaki iddiaları kabul etmediklerini belirterek, kendilerine komplo kurulduğunu öne sürdüler. Sanıklar tutuklu bulundukları Kartal Cezaevi'nden Ümraniye Cezaevi'ne nakilleri yapılana kadar ifade vermeyeceklerini belirtirken, Azime Işık da Mavi Çarşı'da gerçekleşen saldırıyı kınadığını söyledi.
Sanıkların avukatlığını üstlenen İnsan Hakları Derneği İstanbul Şubesi Başkanı Eren Keskin, dernek olarak Mavi Çarşı'da gerçekleşen saldırıyı kınadıklarını ifade ederek, "Eğer ben sanıkların suçsuz olduklarına inanmasaydım bu davaya katılmazdım" dedi.
Duruşmada şikayetçi taraf olarak dinlenen Ahmet Ayyürek de, eşinin saldırıda yanarak hayatını kaybettiğini söyleyerek yüreğindeki yangının kimse tarafından söndürülemeyeceğini söyledi. Yangından kızı Sanem'in de yaralı olarak kurtulduğunu belirten Ayyürek, "Olay yerine herşey olup bittikten sonra yetiştim, Allah hiç kimseye böyle büyük bir kabus yaşatmasın. Bu katiller sürüsü hayatımızı allak bullak etti" dedi.
Saldırının insanlık suçu olduğunu söyleyen Ayyürek şöyle konuştu:
"Eşime övgü düzmek değil de size tanıtarak bazı gerçeklere ulaşmak istiyorum. Bayan Ümit Ayyürek eşim, annemiz ve herşeyimizdi. Eşimin ölümü bizim için olduğu kadar devletimizin ve insanlığın bir kayıbı olmuştur. Bir yanda dört lisan bilen, ülkesine son derece bağlı ve faydalı eşim toprak altındayken, diğer tarafta devleti habis bir ur gibi kemiren örgüt militanı bu dört caninin kıymeti harbiyesi nedir ki? Bu canilere ve avukatlarına soruyorum, bu nasıl kara bir vicdandır ki masum insanları diri diri yakabilmektedirler."
Yangında çatıya çıkarak kurtulan Ümit öğretmenin kızı Sanem Ayyürek de yaşadıklarını unutmadığını söyleyerek, sanıkların cezalandırılmasını istedi.
Duruşmaya müşteki taraf olarak katılan 12 kişi de saldırıda yakınlarının öldüğünü ve sanıklardan şikayetçi olduklarını söylediler. Mahkeme heyeti, sanıkların ifadelerinin alınabilmesi için duruşmayı erteledi.

Yürek dağlayan katliam

Göztepe'deki Mavi Çarşı'ya 13 Mart 1999'da PKK'lı teröristler tarafından molotofkokteylli saldırı gerçekleştirildi. Görgü tanıklarının ifadelerine göre, saldırganlardan biri kapıda beklerken diğer üçü ellerindeki molotoflarla mağazayı tutuşturarak kaçtı. Mağazadaki çalışan ve müşteriler ise, yangından ve dumandan kurtulmak için üst katlara kaçtı.
Olayda, mağazanın sahibi İbrahim Taslı, Genel Koordinatör Neşe Ruscuk, müşteri ve personelden Filiz Soydemir, İlknur Keleş, Ümit Ayyürek, Hüsnü Kenar, Meltem Özkılıç, Seval Balcı, Sonnur Atalay, Şen Yeşildağ, Zeynep Nezahat Beyazgül ve Ayşe Akın öldü. Beşinci kattan atlayan mağaza müdürü Fevziye Şahinöz ise, hastanede verdiği yaşam mücadelesini beşinci günün sonunda kaybetti.
Olayda ölen İngilizce Öğretmeni Ümit Ayyürek'in kızı Sanem Ayyürek ve iki kişi, itfaiye ekiplerinin yardımıyla çatıdan kurtarıldı. Kısa süre sonra saldırının sanıklarından Metin Yamalak, Nevruz için gittiği Mersin'de bir hücreevinde yakalandı, tanıkların kendisini teşhis etmesinden sonra da suçunu itiraf etti. Yamalak'ın ifadeleri doğrultusunda diğer failler Azime Işık, Ergin Atabey ve Abdullah Günay tutuklandı.