Abbas Güçlü

İyi bir gelecek için ille de fen ya da Anadolu lisesi veya kolej bitirmek gerekmiyor. Düz lise veya meslek lisesi mezun olup da bugün çok iyi noktalarda olan yüz binlerce gencimiz var. Katsayılar kalktıktan sonra, üniversiteye girişte artık bireysel hazırlıklar öne çıktı. Hele hele Ağırlıklı Orta Öğretim Başarı Puanı’nın yani AOÖBP’nin kaldırılmasından sonra, çok iyi yerleştirme puanı olan okulların önemi artık iyice azaldı.
Eskiden yerleştirme puanı hesaplanırken, mezun olunan okulun LYS ve YGS’deki puan ortalamasına da bakılıyordu. Bu yüzden de başarılı okullarda okumak bir avantajdı.
Ama artık böyle bir durum söz konusu değil. En azından bu yıl için. Bu yüzden, lise seçim kriterleri, bu yıl önceki yıllara göre çok farklı özellikler taşıyor. Gelen maillere bakılırsa, iyi liselerde okuyan öğrencilerde, bu okullara girmek ve mezun olmak için neden bu kadar eziyet çektik pişmanlığı var. İleride sizler de benzer pişmanlıklar yaşamamak için önceliklerinizi iyi belirlemelisiniz.
Eğer ille de üniversite demiyorsanız ya da benim için üniversiteye giriş kadar, hayata erken atılmam gerektiğinde meslek kazandıracak bir lise diyorsanız, mutlaka meslek liselerini de düşünmelisiniz.

Başbakan Erdoğan, eski bir futbolcu olduğu için çok iyi bilir: Maç ortasında, kurallar kesinlikle değişmez.
Bu durum, elbette kuralların hiç değişmeyeceği anlamına gelmez.
İlle de yeni kurallar getirilecekse, yeni sezonun açılması beklenir.
Bunun eğitime uyarlanması ise şu şekilde olmalıdır:
Öğrenci okula başladığında hangi kurallar geçerliyse, mezun oluncaya kadar o kurallar geçerli olmalıdır.
Yoksa, ne sisteme, ne okula, ne Milli Eğitim Bakanlığı’na ne de devlete güven kalır.
Ama maalesef bu durumu son yıllarda çok sık yaşıyoruz. Bu yüzden de hangi öğrenciye sorarsanız sorun ne MEB’e, ne de YÖK ve ÖSYM’ye güveni kalmıştır...

Aslında üniversite adaylarının sorunu gibi gözüküyor ama tam da lise tercihleri aşamasında SBS adaylarını da ilgilendiren çok önemli bir konu var. Üniversiteye girişte okul başarı ortalaması dikkate alınacak mı, alınmayacak mı?
Bugüne kadar, sadece adayın değil, okulun başarısı da yerleştirme puanına ekleniyordu. Bu yüzden gidilecek lise çok önemliydi. Yani bir fen lisesi, Anadolu lisesi ye da iddialı kolejde okuyor olmak önemli bir avantajdı. Puanlarının bu kadar yükselmesi de biraz da bu yüzdendi. Ama son düzenlemeyle, artık okul başarı puanı dikkate alınmıyor. Yani artık önemli olan diploma notu. İşte bu yüzden lise seçerken, okulun size kazandırdıkları kadar, hangi okulda çok daha başarılı olacağınız da çok önemli.
Konuya biraz daha açıklık getirmesi açısından aşağıdaki maile göz atmanızda sonsuz yarar var…

Fen lisesi avantajlı mı?
Ankara Fen Lisesi’nden bu sene mezun oldum. YGS ve LYS’ye girdim. Sonuçların açıklanmasına günler kala, AOBP kararını verdiler. Bunun üzerine dönüp geçmişi düşünmeye başladım. İlk geldiğimiz zamanlarda hocalarımız zor sınavlar yaparlardı. Örneğin biyoloji sınavına biz Campbell kitabından çalışırdık. Ya da ilk matematik sınavında en

Milli Eğitim Bakanı Dinçer, SBS’nin eğitimin niteliğini ölçmediğini söylemiş. YÖK Başkanı da YGS ve LYS için benzer sözler söylüyor.
Peki, o zaman bu sınavlar ne için yapılıyor?
Ortalamalar, felaket sayılabilecek noktada değil de, çok parlak olsaydı, yine aynı şekilde düşünürler miydi?
Ayrıca Avrupa ülkelerine yönelik PİSA sonuçları, SBS,YGS ve LYS’den çok daha mı iyi?..

Metodolojik hataymış
Bakan Dinçer, SBS ile ilgili eleştirilere bakın ne demiş:

Puanların açıklanmasıyla birlikte tüm hesaplar altüst oldu. Çünkü bu yıl neredeyse, hiç kimse sonuçlardan memnun değil.
Şampiyonluk bekleyenler bile derin hayal kırıklıkları yaşadı.
Peki, bundan sonrası için nasıl bir yol haritası izlenmeli?
Özellikle de tercihler konusunda! Önümüzdeki süreçte ayrıntıları sizlerle paylaşacağız. Ama bu aşamada, bazı ön kararlar almak zorundasınız.
İşte, 1 Ağustos’a kadar kafanızda şekillendirmeniz gereken konular:
- Fen ve Anadolu liseleri mi? Yoksa özel Türk ya da yabancı kolejlerden birisi mi?
- Önceliğiniz iyi bir üniversite mi? Yoksa iyi bir yabancı dil mi?

Ortaöğretim Başarı Puanı’nın, üniversite giriş puanına nasıl ve hangi oranda ekleneceği, yıllardan beri en önemli sorunların başında geliyor.
Katsayı gerginlikleri de hep bu yüzden yaşandı.
Kime az, kime daha çok puan verilecek? Lisedeki başarı puanının yerleştirme puanına etkisi ne olacak? Daha da önemlisi, şişirilmiş notlara karşı ne önlem alınacak?
YÖK ve ÖSYM, yıllarca bu konuya kafa yordu. Ama ne yaptılarsa, hep eleştirildi. Yeni düzenlemeden sonra, tartışıma daha da alevlendi.

Sınav esas alınacak!
Katsayıların yarattığı gerginlik sonrasında, özellikle de Başbakan Erdoğan’ın talimatıyla, okul başarısı ya da farklı etkenler değil, sınavdaki başarının esas alınması görüşü ortaya çıktı. Bu yönde karar alındı. Ama yasalara aykırı olduğu gerekçesiyle, yargıya gidildi. Torba yasada yeni düzenleme yapıldı.

SBS sonuçları açıklandı ama her şey daha bir açıklığa kavuşacağına, tam tersi arapsaçına döndü.
Örneğin hala SBS 8 sıralamaları neden açıklanmadı belli değil.
Şampiyonları belirleme konusunda yaşanan kaosun çok daha fazlası, görünen o ki, tercihler döneminde yaşanacak! Tercihleri 1 Ağustos’a kadar erteleyip, kayıtları çok kısa süreye sıkıştırmanın mantığını anlamak ise mümkün değil.
Ayrıca ağustos ortasında Anadolu liseleri ile kolejlerin kayıtları üst üste bindiğinde ne olacak. Ve okullararası gel-git yüzünden, önceki yıllarda olduğu gibi bu yıl da çok sayıda kontenjan boş kalacak!
Bunu tahmin etmek için kâhin olmaya gerek yok. Ayrıca, kontenjanın üç katı olarak belirlenen yedek listeler de, yine önceki yıllarda olduğu gibi bazı okullarda yetmeyecek...
Bu konuda öğretmen ve velilerden mail yağmuru var ve hemen hepsi de çok önemli noktalara parmak basıyorlar. İşte konuyu enine boyuna inceleyen velilerimizden birinin tespitleri:

SBS sonuçları nihayet açıklandı. Ama ne anlama geldiği konusunda her kafadan bir ses çıkıyor. Aileler sevinsinler mi, üzülsünler mi bilemiyor. Çünkü şampiyonlar bile, tamam artık istediğimiz okula gireriz rahatlığı içerisinde değiller.
Örneğin SBS 8’e göre öğrenci alan kolejlere girme konusunda 100 sorunun 100’ünü de yapıp 500 tam puan alanlar dahi huzursuz. Çünkü Robert’in kontenjanı, kız-erkek toplam 198 olmasına karşın, şampiyon sayısı tam 677.
Şimdi ille de Robert diyenlerin en büyük beklentisi, bu şampiyonlardan bir bölümünün, Anadolu liseleri ya da başka kolejlere kaymaları. SBS’ye yönelik analiz ve puan dağılımlarını, hafta boyunca sizlerle paylaşmaya devam edeceğiz.
Örneğin geçen yıla göre puanlar düşecek mi yükselecek mi? Türkiye sırası ve il sırası ne anlama geliyor? Asil listeye giremeyenlerin yedekten girme şansları var mı?
Hemen her yıl, büyük sıkıntılara ve en az 7, 8 bin kontenjanın boş kalmasına neden olan Anadolu liseleri, fen liseleri ve kolejler arasındaki gel-git için bu yıl bir çözüm üretilecek mi?
Kolej için başvuru ve kayıt takvimi ne zaman açıklanacak?.. Kayıt dönemlerinin çakışması halinde ne gibi önlemler alınacak?..