Abbas Güçlü

Abbas Güçlü

aguclu@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

SINAV maratonu 6 Nisan'da üniversite birinci basamak sınavı ÖSS ile başlıyor. Veli ve öğrencilerde heyecan dorukta. Bir an önce olsa da kurtulsak isteği giderek artıyor.
Bu arada, pek çok öğrencide bıkkınlık belirtileri çoktan kendini hissettirmeye başladı. Daha da kötüsü, "sınava girmeyeceğim" noktasına gelenler bile var.
Sizler bu sınav heyecanını, belki de ilk kez yaşıyor ve sanki, sadece kendinizin böylesine zor durumda olduğunu sanıyorsunuz. Ama, madalyonun öteki yüzü sizin tahmininizden çok daha farklı.
Herşeyden önce, paniğe kapılmaya hiç gerek yok. Sizdeki heyecan, bıkkınlık, yorgunluk ve "bir an önce olsun bitsin" stresi hemen hemen tüm öğrenci ve ailelerde var. Yani içerisinde bulunduğunuz durum, sizin için asla bir dezavantaj değil.
Yalnız, bu arada, özellikle şu günlerde, yorulanların kendilerine bir "ara tatil" vermelerinde sonsuz yarar var.
"Şimdi zamanı mı?" gibi bir yanlışa sakın düşmeyin. Sınava kadar, önümüzdeki her gün birbirinden daha zor olacak. Bu yüzden kendinizi iyi hissetmeniz açısından, sık sık birkaç günlük ara tatiller yapmanız sizi çok rahatlatacaktır.
Önceki yıllarda,"şimdi tatil zamanı değil" deyip, sınava girdiğinde kafasını toparlayamayacak kadar yorgun düşenlere fazlasıyla şahit olduk.
Çok başarılı olabilecekken, birkaç puan daha fazla alırım oburluğu ile kendini yiyip bitirenlerin hiç haketmedikleri kadar düşük puan aldıklarını çok gördük.
Gelin sizde aynı hataya düşmeyin. Eğer yorulduysanız kendinizi iyi hissetmiyorsanız, bugünden başlayarak birkaç günü kendinize tatil ilan edin. Bol bol uyuyun ve canınız ne istiyorsa onu yapın.
Göreceksiniz yeniden derse başladığınızda herşey çok daha farklı olacak. Siz derslerden değil, onlar sizden korkacak.
Evet, yüzdünüz yüzdünüz kuyruğuna geldiniz. Şu son birkaç haftayı da atlatırsanız önünüzde dilediğinizce değerlendirebileceğiniz daha çok uzun yıllar var.
Sakın unutmayın! Giriş sınavları tam bir maraton yarışına benzer. Sadece fiziki güç, bilgi, yarışmanın koşulları ve parkuru çok iyi bilmek yetmez. En önemli yönü "taktik" tir. İyi yapan kazanır.
Sevgili anne babalar ve öğretmenler, bu konuda sizlere de büyük görevler düşüyor. Çocuklarınızın, öğrencilerinizin eğer gerçekten başarılı olmalarını istiyorsanız, onlara lafla değil, birşeyleri paylaşarak yardımcı olun. Örneğin eksiklerini tespit edebilir, farklı bir deneme sınavıyla bilgilerini değişik bir kaynaktan çek edebilirsiniz. "Çalış çalış biraz daha fazla çalış" demekle onlara yarar değil, zarar verirsiniz. Yaşları küçük olsada herşeyin fazlasıyla farkındalar. Lütfen onlara güvenin!
Bu arada Anadolu liselerine hazırlanan miniklerin kafası, Bakan Sağlam'ın sayesinde karmakarışık. Sevgili çocuklar, siz ona bakmayın sınavların kaldırılacağı falan yok. Çalışmanıza devam edin. O bugün böyle konuşur, yarın farklı. Sizler için "güvenilir bir örnek değil ama ne yapacaksınız".