Marifet iltifata tabi derler. Çok doğru. Ama nedense, eleştiri söz konusu olduğunda çok bonkör, iltifata gelince çok cimriyiz.
Hadi başkaları neyse ama eğitim ve bilim kurumları da bu konuda öncü olmaktan adeta kaçınıyorlar.
Oysa eğitimi, bilimi onore etmesi gerekenlerin en başında onlar geliyor.
Sokağa çıkın mikrofonu uzatın.
10 tane, 5 tane değil iki tane bilim insanın ismini söyleyin deyin, yüzde 90’ından tek isim bile alamazsınız.
Ama aynı kişilere, dizi starlarını, şarkıcıları, futbolcuları sorun, onlarcasını size saysınlar.
Peki, bu konuda kabahatli kim?
Hepimiz.
Eğer ille de bir çuvaldızı batırılacaksa, öncelikle biz medyaya, sonra siz okuyucu ve izleyicilere batırmak gerekiyor.
Niye?
Çünkü gazetelerde sayfalarca spor, magazin, televizyon, dedikodu bölümleri var ama eğitime, bilime yönelik tek satır yok.
Bunun gerekçesi de ne, biliyor musunuz?
Sizler öyle istiyormuşsunuz!..
Milliyet’te Eğitim Vitrini sayfasını işte bu yüzden açtık.
Eğitim ve bilim adına vitrine çıkmaya değer ne varsa bize gönderin onları paylaşalım dedik ve bunu sürekli yapıyoruz... Ama sanki artık en iyi bilim kurumlarını, en fazla uluslararası yayını olan hocaları, en vefakâr öğretmenleri, en üretken üniversiteleri ve daha nicelerini ödüllendirme zamanı geldi geçiyor.
Ne olur artık bunu birileri yapsın.
Eğer hiç kimse bu işe soyunmazsa, bu da artık boynumuzun borcu olur...
