Abbas Güçlü

Abbas Güçlü

aguclu@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Türk-Amerikan ilişkileri ve Başkan Obama’nın Türkiye ziyareti, anlaşılan o ki, gençler arasında, devlet katında olduğu kadar etkili olmamış. Boğaziçi Üniversitesi öğrencilerinin Obama’ya ve ziyarete bakışı, dünya gençliğinden çok farklı. Kuşku ve kızgınlık dolu.
En büyük alkışı “ABD’nin dostluğu, düşmanlığından daha tehlikeli” sözleri aldı.
Sedat Ergin, İlter Türkmen ve Soli Özel’in konuk olduğu Genç Bakış’ta, SMS anketi, Ermenistan kapısının açılıp açılmamasına yönelikti. Yüzde 88 hayır çıktı.
İşte programdan satırbaşları:

Gençler Obama’ya soğuk


İlter Türkmen
-  Obama şu an küreselliğin sembolü tek lider. Kenyalı bir baba, Amerikalı bir anne ve zor bir hayat...
-  Obama hafife alınacak biri değil. Vaktiyle Bush’un giriştiği lüzumsuz savaşa genç bir senatör olarak karşı çıktı ve o zaman bunu yapan çok azdı. 
-  Konuşmalarında dürüst davrandı. Kaçamak cevap vermedi. Mesela Ermeni meselesinde. 
-  Bakü-Tiflis-Ceyhan boru hattından memnun muyuz? Türkiye’ye para getiriyor mu? Faydalı bir şey mi? Peki bunu kim destekledi, Clinton. ABD’yi eleştirirken biraz da neler olduğuna bakmak gerek. 
-  ABD’deki sistem, Bush’un tam antitezi olan Obama’yı seçebiliyorsa fena bir sistem değil demektir. 
-  Ermeniler hiçbir zaman soykırım iddiasından vazgeçmeyecek ve Türkiye de bunu asla kabul etmeyecektir. 
-  ABD’nin Irak’tan çekilmesini istemeyen öncelikle Irak hükümeti. Çünkü henüz bir orduları yok. 
-  Şunu aklımıza koyalım, ABD baskısıyla Türk ordusunun bir yere gideceği yok. Afganistan’a muharip kuvvet göndermeyeceğiz.
-  Heybeliada Ruhban Okulu meselesi çok büyük bir mesele değil, Türkiye ne zamandır bunu açmaya razı, fakat bürokraside kavga çıktı. Bir kısım diyor ki madem bu okul bir üniversite düzeyindedir, bunu bir fakülteye bağlamak gerekir. Hangisine? İlahiyat fakültesine. Patrik de diyor ki, “Ben eski statümden memnunum, Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlanmak istiyorum.” Mevcut yasalara göre bu da mümkün değil. Dolayısıyla bu anlaşmazlıktan dolayı açılamıyor.
-  Avrupa Birliği mi, ABD mi? diye bir tercih yok ortada. Hem AB içinde olup hem de ABD ile iyi ilişkiler sürdürmek mümkün.
-  İlk kez bir Amerikan Başkanı “Dünyayı nükleer silahlardan arındıralım” diyor. 
-  ABD hiçbir zaman İsrail’i feda etmez. 

Sedat Ergin 
-  Bush zamanında dünya çok kötüye gitti, o zamanları hatırlamak istemiyoruz. Obama’nın gelmesiyle tüm dünyada bir iyimserlik, umut ve sevinç havası belirdi. 
-  İlk denizaşırı ziyaretin Türkiye’ye olması hem Türkiye açısından hem de Türk-Amerikan ilişkileri açısından iyi oldu. Çok olumlu mesajlar verildi.
-  Ben Obama hakkında fazla şüpheci değilim. ABD’nin imajının Bush döneminde ne kadar kötüleştiğini kendisi çok iyi biliyor. Bu nedenle en hayati önceliğini ülkesinin imajını değiştirmek olarak görüyor. 
-  Bu ziyaret ABD’nin bölgede Türkiye’ye ne kadar merkezi bir rol biçtiğini gösteriyor. 
-  Obama çok dobra, lafı dolaştırmıyor. Ermenistan sınırını açın, Kürt sorununda daha geniş imkânlar tanıyın diyor. 
-  Obama daha çok yeni. Büyük bir kredi açalım demiyorum ama bir bekleme dönemi olması gerek. Yolun henüz başındayken Obama’yı mahkûm etmek, peşin hükümlerle davranmak adil bir tutum değil. ABD’nin günahları çok ama sonuçta yeni bir başkan gelmiş, bekleyelim ve görelim.
-  Mc Cain kazansaydı, yaşadığımız dünya daha mı huzurlu, daha mı emniyetli olacaktı? Biraz gerçekçi olalım.
-  Obama’nın gençlerle buluşmasında Çuval Olayı sorulmalıydı. Keşke sorulsaydı ve yeni başkanın bu konuya nasıl baktığını görebilseydik. Bu, Türk-Amerikan ilişkilerinde açık bir yaradır ve kolay kolay da kapanmaz. Obama’nın gelişiyle de kapanmaz. 
-  Davos’tan sonra Türkiye’nin bölgede arabuluculuk kabiliyeti hasar gördü.

Soli Özel
-  Obama’nın pembe bir tablo sunduğunu sanmıyorum. 
-  Asıl cevap aranması gereken soru: Biz Obama’nın öngördüğü dünya tablosuna katkıda bulunmayı istiyor muyuz, istemiyor muyuz? O zaman birçok soru cevabını bulur. 
-  Azerbaycan Türkiye için bugüne dek ne yaptı diye sormak gerek. Örneğin KKTC’yi tanıması talep edildi ama kendi çıkarlarına uymadığı için bunu yapmadılar.
-  ABD’nin 1992, 2002, 2004’teki kadar küstah olması mümkün değil ama yeni bir dünya düzeni yaratmak için yollar açabilecek başka bir ülke olmadığı için Obama’nın söylediklerine bir noktaya kadar inanmak zorundayız. 
-  Obama, ABD sistemi içinde radikal sayılabilecek birçok değişimi vaat etti. Yapabilir ya da yapamaz, bilemeyiz ama en azından beyanı hayırlı bir şey, desteklemek gerek.
-  Öğrencilerden gelen sorular genelde sol bir perspektiften. Fakat bu kadar sığ ve iki boyutlu sol düşünce olmaz. Irak Savaşı’na daha başlamadan karşı çıkmış bir adamı, Irak işgalinden sorumlu tutmak, geldiği gün Guantanamo’yu kapama kararına imza atmış adama, “Guantanamo’yu açık tutuyor” demek dürüst bir iş değil. 
-  ABD ile İsrail arasındaki ilişkiler geçtiğimiz 20-30 yılda görülmedik bir şekilde gerilecek. Şu anki Obama hükümeti ile İsrail hükümetinin olaylara bakışı çok farklı. 
-  Obama bence bütün bu belanın (küresel krizin) başında olan finans sistemine gereksiz yere çok taviz vererek ekonomi programını ortaya çıkardı ve belki de bu yüzden başarısız olacak.
Özetin özeti: Türkiye-ABD ilişkilerinde gençler kuşkulu, uzmanlar temkinli, politikacılar ise iyimser.